BENİM BAŞKA KİMSEM YOK KARAMANDAN VE KARAMANLILARDAN BAŞKA
Hasan BARAN
Ne kadar farklı karakterler olsak da Karamanlılar olarak bir bütün olduğumuzu, gelecek kadar geçmişimize ve hatta en uzak Karamanlıya bile sahip çıkmamız gerektiğini Karamandan öğrendim.
Kendimiz olunca aklımızı, ikili ilişkiler olunca kalbimizi dinlemeyi Karamandan öğrendim.
Terleyene kadar çalışmamız gerektiğini ama bir kaşık havası duyduğumuzda kalkıp oynamayı, eğlenmeyi, sevinci de ihmal etmemeyi Karamandan öğrendim.
Pratik zekâyı, çalışma sabrını, kıvraklığı, güvenilir ve borcuna sadık olmayı, maskesiz olmayı ve şükretmeyi Karamandan öğrendim.
İyi yazmayı, söz etmeyi, şiiri, gönül almayı, halden anlamayı Karamandan öğrendim.
İnsanlar arasında sevgi önemli ama güven daha da önemli. Bunu da karamandan öğrendim.
Dostluk, müthiş bir duygu! Dost olursun, dostluğu dibine kadar yaşarsın. Ama bir gün dostluk biter. Ve dost gider… Ama doğduğun şehir her zaman yanında olur. Memleketin önemini de Karamandan öğrendim.
Bayramlarda, kandillerde, doğum günlerinde aramayı, sevinçler düğünler kadar cenazeleri de atlamamayı, bağışlamayı, geçmişle, hayatla barışık olmayı, başkalarını, içimizdeki çocuğu ortaya çıkarmayı hep Karamandan öğrendim.
Sitem etmeyi de Karamandan öğrendim.
Ben bu yüzden bazen kendi şehrime, kendi şehrimin insanlarına da sitem ederim. Derdimi anlatırım, sıkıntımı paylaşırım. Nazım sözüm geçer sanırım doğduğum şehre ve hemşerilerime.
Benim başka kimsem yok Karaman’dan ve Karamanlılardan başka.
Bir babam vardı Gönüller Sultanı Muammer Baran, onu da kaybedince Karamandan ve Karamanlılardan başka hiç kimsem kalmadı.
Bu yüzdendir bir çocuk gibi bazen sitem etmelerim efendim. Ben bazen sitem edersem kusuruma bakmayın. Özür dilerim.