Ülkesi
için savaşmış askerler, isabetli karar vermiş politikacılar, hatta kritik bir
son dakika golü atıp maçın kazanılmasını sağlamış futbolcular kahraman deyince
aklımıza gelen ilk örneklerdir.
Bunlar
fark etmesi kolay kahramanlardır. Onları her gün televizyonlarda görürüz,
radyolarda duyarız, gazetelerde fotoğraflarını görürüz. Ama ya sessiz
kahramanlar? Adsız sansız olsa da, en büyük kahramanlık hayatın içinde yaşanmış
olan kahramanlıktır. İşte Fadim Üçbaş Marangoz Hanım bu hayatın içinde kahramanca
yaşamış insanlardan biridir.
Çok
eskiden bir hikâye okumuştum, o hikâye, yaşına başına bakmadan kilometrelerce
yolu tek başına alan bir büyükanneyi anlatıyordu. Bu büyük anne torununun hastalığının devası
bir ilaç için aşar bu yolu. Bunu kahraman olmak için yapmaz, kahramanlık
aklındaki son şeydir belki fakat bu onu ‘kahraman’ yapar. İşte o bir sessiz
kahramandır. Kendinin farkında olmadığı gibi toplumun da haberi olmaz ondan.
İşte
böyle sessiz bir kahramandır Fadim Üçbaş Marangoz Hanım.
Fadim
Üçbaş Marangoz Hanım, toprağımızın insanı, soylu şehrimiz Karaman’lı…
Karaman’ı
adeta bir kültür eliçisi gibi tanıtan, önemli dizilere, filimlere kostümler
tasarlayan, bu yüzden o dizi ve film nerede çekiliyorsa oraya koşturup giden ve
o şehirde bile Karaman ismini, kültürünü
bir bayrak gibi dalgalandıran bir Karamanlı kardeşimiz. Ayrıca zorda kalan kim olursa olsun onun
için yardım kampanyaları düzenleyip ona yardımcı olmaya çalışan iyi bir
hemşerimiz. Hem insanlara yardımcı
olmaya çalışıyor hem de elinden geldiği kadar örfümüzü, kültürümüzü öğretmeye
çalışıyor. Çalışmalarında Türkçe 'ye, edebiyata ve kültüre değer vererek
öğretiyor.
Emeklerine,
ellerine ve yüreğine sağlık…
Bundan
sonraki çalışmalarında bu değerli Karamanlı hemşerimize başarılar diliyorum
efendim ve Türkiye’nin her yerinde soylu şehrimiz Karaman’ımızın ismini ve
kültürünü ve insanlığını bir bayrak gibi dalgalandırmasıını kutluyorum.
Bu
kıymetli kardeşimiz gibi değerli insanların kadrini kıymetini bilelim...
Böyle
değerli insanlar kolay yetişmiyor…