Uzun
ve soğuk kış gecelerinin vazgeçilmezi olan bu çorbanın adını evvela gelin bir
koyalım. Araaşı mı? Arabaşı mı? Sosyal medyada, halk arasında, çeşitli
illerdeki yazışma ve konuşmalarda, sivil toplum örgütlerinin davetiyelerinde
adı ağırlıklı olarak arabaşı olarak geçmektedir. Geçenlerde Mestan KARABACAK ve
Osman ÜLKÜMEN hocamla bu konu hakkında uzunca bilgi paylaşımında bulunduk.
Araplara has arabaşı diye bir çorbanın olmadığı, ayrıca Arap yemek kültüründe
böyle bir çorbanın yer almadığı konusunda hem fikir olduk. Diğer bir konu Arap
ülkelerinde soğuk da pek yoktur, kış da çok nadirdir, hadi çorbası her ortamda yapılabilir
ama bunun hamurunu kış aylarında 30-35 dereceye varan sıcaklarda ve o zamanın
şartlarında nasıl donduracaksınız bu imkansız bir şey. Sadece bir yerde Veysel
Karani yemeği diye anlatılmakta. Güya Hz. Peygamber efendimizin Uhud’da dişleri
kırılınca Veysel Karani hazretleri tüm dişlerini çektirir, anneside rahat
yiyebilsin diye böyle bir çorba-yemek yapar. Böyle bir diş katliamına evvela
dinimiz cevaz vermez, Veysel Karani de böyle bir işe kalkışmaz, külliyen
uydurma bir hikayedir. Demek oluyor ki; Araplara ait (arabaşı) diye ne bir
çorba nede bir yemek var. Gelelim bizim ülkemizdeki duruma.
Araaşını
benim bu üçüncü defa kaleme alışım. Özellikle 1980’lerden itibaren yurt dışında
kaldığım dönemlerde yurdumuzun çeşitli şehirlerinden, Yozgat’ından Van’a
insanlarla beraber oldum. Yapılışı ve içilmesi dahil bir çok ailelerin
davetlerine katılarak araştırmalarda bulundum.
Bu
çorba, tarihte Anadolu’ya gelen Karamanoğulları Beyliği sınırları içerisinde
yer alan, öz be öz Türkmenlerin yaptığı bir yemektir.
Bugün
iç Anadolu bölgesinin tamamında; Konya, Karaman, Niğde, Sivas, Kayseri, Yozgat,
Kırşehir, Ankara , Isparta, Burdur, Aksaray gibi şehirlerde araaşı meşhurdur.
Zamanla, son elli yıldaki yaşanan büyük göç hareketleriyle araaşı ülkemizin
değişik coğrafyalarında bilinen ve içilen bir çorba özelliğini kazanmıştır.
Konyalı
yazar Mükremin Kızılca hocamız da 11-01-2018 tarihli yazısında bunun bir
Karamanoğlu aşı olduğunu yazmıştır. Yozgat Belediyesi elini çabuk tutmuş, 2012
yılında TSE başvurarak yöresel yemekleri olarak “arabaşı”nı tescil ettirmiştir.
TC Kültür ve Turizm Bakanlığı 06.08.2014 verilerinde arabaşı, ikinci ad olarak
da araaşı geçmektedir.
Bu
vesile ile şunu da belirtmek isterim ki, bu tarihi ve geneksel yemeğimizin
adının bundan sonra “araaşı” olarak doğru teleffuz edilmesi son derece
önemlidir. Tüm halkımızın bu konuya duyarlı olmasını hassaten rica ederim.
Tarihte bize, Karamanoğulları’na ait olan bu yemeğin gelin bizde “ARAAŞI”
olarak tescilini, yaptıralım. Bu iş öncelikle belediyemiz başta olmak üzere
mutfak kültüyle ilgili olan kişi kuruluşlara düşer.
Böylelikle
Arabaşı Yozgat’ın, Araaşı da Karaman’ınımızın olsun vesselam.
Not:
Gelecek yazımız ara aşının yapılışı ve içilişi hakkında olacak.
Arabasindegil ARAAŞI olarak Karaman adına teacillnenme konusuna katılıyorum. Teşekkürler gardasim.
çobanın bulduğu bir yemektir.çoban dağda aniden tipiye tutulunca köpeğin yalından ısıtmak suretiyle hamur vurduğu kuş veya tavşan ilede çorbaya benzer bir şey yaptı.ve karısına bu şekilde aç kalmadığını ve bunun çok güzel bir yemek olduğunu anlattı.karısından böyle bir yemek yapmasını istedi karısı hamuru aynı şekilde çorbayıda kümes hayvanından salça tereyağı ve miyane yaparak taçlandırdı.komşularınada böyle bir aşı tanıttı isim olarakta arabaşı dediler. Keza anadoluda karma karışık işlere' arapsaçı gibi'. deyimi kullanırlar.hem hamur hemde çorbadan oluşan bu aşa arapsaçı gibi manasında arabaşı dediler.Ara aşı ise komşular sıra ile kışın arabaşı yaparlar.evden eve sıra ile dolaştığından ara aşı denildi.
Muhittin bey çok yeşekkür ediyorum ilgi duyup sizde o*** bu bilgiyi paylaştığınız için.