YENİ YILIN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Osman Nuri KOÇAK
Yeni sözcüğü tabiatı gereği irticai bir anlam taşımaz. Yani “yeni” dediğimiz zaman birbirini mütemadiyen tekrarlayan olguların dönüp dönüp kapımızı çalması belki “yeniden” olabilir ama “yeni” olamaz.
“Yeni” bir dönüşümü, “Yeniden” ise biteviye bir tekrarı ifade eder.
Her yeni, acaba gerçekten yeni mi?
“Yeni”, gelişmenin hem tohumu, hem de meyvesi değil mi?
Hz. Mevlana’ nın dediği gibi; “Dün dünde kaldı cancağızım, bu gün yeni şeyler söylemek lâzım.”
Diyoruz.
Diyoruz da???
Acaba nasıl bir şey söyleyelim veya yapalım ki gerçekten yeni olsun.
İnsanı mevcut durumundan daha fazla özgürleştirmeyen,
İnsanların kardeşliğine ve barış içinde yaşamalarına hizmet etmeyen,
Kapitalizmin şeytanlaştırdığı maddenin çıkarlarıyla özdeşleşmiş köleler yaratan,
Savaş ve gözyaşından başka bir şey vadetmeyen,
İnsan diye sürekli bir kalıbı tarif eden bir yeni ne kadar yenidir ki?
Bunlar zaten insanlığın başının belası ve eskimiş fenomenlerdir. Yeni, bunları ters yüz edebilene denilmelidir.
Keşke her yeni, bir yeni yıl kadar masum olsa…
Özellikle on dördüncü yüzyıldan sonra dünyaya dayatılan yenilerin toplamına bir bakmak gerek. Her gün yok olan insan, kendi ruhunu, varoluş gerekçesini yok ederken, müthiş bir çıkar hırsıyla dünyayı da santim santim yok ediyor.
Ama bütün bunlar iyi yenilermiş gibi allanıp pullanıp gelin ediliyor. Dokunduğu her şeyi soysuzlaştırarak yenileyen ve yenilenen bir sistem…
Bir süre sonra karşıtlarını bile kendisine benzeten ve özüne yabancılaştıran bir sistem.
Ruhumuzu ve dolayısı ile de insani hasletlerimizi, sanatı, edebiyatı, doğayı, aileyi ve dahi tüm güzellikleri bayağılaştıran bir para sistemi.
İnsanlık debeleniyor.
Bize müthiş sabır gösteren var belli.
Acaba nereye kadar?
Bu kadar çok yeni beni rahatsız ediyor.
Yeni yıllara yeni demiyorum artık.
Acaba nesi yeni diye düşünürüm…
Sene-i devriye desek daha mı iyi acaba.
En azından yüzünde bir yenilik şirinliği maskesi yok.
Bazen içimdeki ben’ e diyorum ki;
Sana ne be adam, sen de herkes gibi şirin şirin laflar ederek kutlasana şu yeni yılı…
Ama elimde değil.
Bu insanın sürekli ütüldüğü üçkâğıtçılık düzeni beni rahatsız ediyor.