AKİL İNSANLAR TOPLANTISININ ARDINDAN
Osman Nuri Koçak
Bazı polemiklere konu olması açısından biraz da zorunlu olarak bu konuyu gündeme getirmek zorunda kaldım.
Toplantı günü bizzat Ankara’dan gelen heyet tarafından iki kez ve ısrarla bu toplantıya davet edildim.
Birincisi, bu sürece ilişkin çalışmaların nasıl yürütüldüğü konusundaki ilgim ve üstüme söz düşerse dağarcığımdaki bazı şeyleri paylaşabilmeyi umut ettiğim için; ikincisi de aldığım siyasi ve aydın terbiyesi gereği çağrıya mukabele edilmesini düşündüğüm için bu toplantıya katıldım.
Gazetelerde ve çeşitli sitelerde pek yer bulamayan konuşmamda özetle şunları söyledim.
Bu gün geldiğimiz noktayı dünün parametreleri ile değerlendiremeyiz ve sorunları da o parametreler ile çözemeyiz. Artık yeni şeyler söyleyebilmeli ve parçalanmayı önlemeliyiz.
Çözüm asli olarak siyasi bir konu olsa da salt bir partinin üstüne vazife olan bir konu değildir. Çözüm bir vatan ve millet sorunudur ve büyük uzlaşma ile olmalıdır. Bu konuda kredi açmaya hazır olduğunu söyleyen bir lidere, krediye kendin muhtaçsın gibi ayrıştırıcı sözler söyleyerek ortamı gerer ve çözümü bilerek veya bilmeyerek çıkmaza sokarsınız.
CHP ve MHP ye karşı öfkeli ve tahrikkâr tutumdan başbakan vazgeçmeli ve daha kucaklayıcı olmalıdır. Muhalefetin öfkesi kendinse zarar verir, iktidarın öfkesi tüm millete zarar verir. O öfkeden vazgeçilsin. Edebali’ nin Osman Bey’e öğüdünü başbakana iletiniz.
Çözümü herkes istiyor.
Ama bu süreci Anayasa değişiklikleri ve başkanlık sistemi gibi gizli pazarlıkların bir uzantısına ve Cumhuriyetin değerleriyle bir hesaplaşma ortamına çevirmemek gerekir.
Süreç konusunda kristalizie edilmiş bilgilerin CHP ve MHP ye verilmesi gerekir. Elbette provakasyon ve manipülasyonlara açık bir detaydan kaçınılmalı ama çözümün pahası konusunda diğer siyasi partilerin de bilgisi olması hakkıdır ve iktidar da buna zorunludur.
Hükümet sorunu çözülmeyecek bir hale getirip muhalefeti de bunun sorumlusu ilan etmeye uğraşıyorsa ve bundan siyasi bir gelir elde etmeye çabalıyorsa bu çözüm sürecine yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Şu aşamada kimseye samimiyetsiz dememeliyiz. Bu çabanın hayırla sonuçlanmasına katkı vermeliyiz.
Bu görüşlerimin CHP’nin görüşleriyle örtüşmesine rağmen CHP adına değil kendi adıma konuştuğumu beyan ederim.
Lütfen bu kaygılarımızı ve önerilerimizi başbakana iletiniz.
Dedim.
Katılımcı sayısı veya organizasyon bozukluğuna takılmadım. Ben üstüme düşeni yapmaya çalışırım. Gerisi lâf…