İNSANA, HAYVANA VE EŞYAYA BU SÖYLENİR Mİ?
Mahmut TOPTAŞ
Ayırımcılığa karşı olanlar “İnsana bu söylenir mi” dememeli.
Kötü söz, insana, hayvana, denize, yıldıza, çiçeğe, çocuğa, taşa, kuşa.. söylenmemeli.
Kötü söz söyleyenler için söylemiş ata sözlerinden incinenler olur diye onları yazmadım.
Bir söz, kötü anlamlı ise o söz erkeğe de kadına da söylenmemelidir.
Benim adamım da söylememelidir, senin adamın da onun adamı da söylememelidir.
Hatta sevgili peygamberimizin hadisine göre hayvanlara bile kötü söz söylenmemelidir.
Sevgili peygamberimiz, bindiği hayvana sözlü hakarette bulunan bir kadının bu kötü sözünü duyanca ceza olarak:
“O kadını o bineğin sırtından indirin, o kadın Allah'ın rahmetinden uzak kalmıştır” buyurmuş. (Müslim, Bir, bab 24, hadis, 2595, Ebu Davud, Cihad hadis 2561)
Müslim hadisinin hemen arkasında yine devesine lanet okuyan kadının bu sözünü duyunca devesinin üzerinde lanet okuyan bu kadın bizimle beraber olmasın” buyurmuş. (Müslim, Birr, bab 24, hadis 2596)
Hayvanına hakaret edene o anda hayvandan inip yaya yürüme cezası verilmiş.
İffetli kadın ve erkeklere fuhuş, zina iftirasında bulunanlara ispat edildiği takdirde seksen deynek cezası verilmesini Rabbimiz emretmiştir.
وَالَّذِينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَأْتُوا بِأَرْبَعَةِ شُهَدَاءَ فَاجْلِدُوهُمْ ثَمَانِينَ جَلْدَةً وَلَا تَقْبَلُوا لَهُمْ شَهَادَةً أَبَدًا وَأُولَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ )
“İffetli kadınlara (zina iftirası) atıp, sonra da dört şahit getir¬meyen¬lere seksen değnek vurun ve onların şahitliğini ebediyen kabul etme¬yin. İşte onlar fasıkların ta kendileridir.”
إِلَّا الَّذِينَ تَابُوا مِنْ بَعْدِ ذَلِكَ وَأَصْلَحُوا فَإِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ )
“Ancak tevbe edip islah olanlar hariç. Şüphesiz Allah Ğafur'dur, Rahim'dir.” (Nur süresi ayet 4-5)
Hayvanları da geçelim, kötü kelimenin suyu bile kirleteceğine işaret etmiş sevgili peygamberimiz:
Hazreti Aişe annemiz, peygamberimizin yanında yine annelerimizden olan Safiyye (Allah onlardan razı olsun) hakkında “Cüce, kısacık, bacaksız” anlamlarına gelebilecek “Kasır” kelimesini kullandığında sevgili peygamberimiz:
لَقَدْ قُلْتِ كَلِمَةً لَوْ مُزِجَتْ بِمَاءِ الْبَحْرِ لَمَزَجَتْهُ"
“Aişe, öyle bir kelime söyledin ki, eğer bu kelime, denize karışsaydı orayı bulandırırdı” buyurmuş. (Müslim, Sahih, K. Birr, Bab 24, Hadis 2595, Ebu Davud, K. Edeb, bab 40, hadis 2562)
Yolda giderken biri üzerinize tükürse kızarsınız veya yolda giderken biri camdan üzerinize evinin çöpünü döküp sizi kirletse üzülür haklı olarak tepki gösterirsiniz. Halbuki kirlenen bedeninizin dış tarafıdır. Temizlemeniz mümkindir.
İffetinize yapılan iftira ise iç dünyanızı kirletir. Asıl olanda içinizin süsü olan iffetinizdir.
Şeyh Galib'in:
"Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdum-i dide-i ekvan olan ademsin sen."
dediği gibi alemin özü, evrenin gözünün gözbebeği olan iffetli insan kirletilmemeli.
“Ama benim söylediğim bu sözü şaibeli olduğu iddia edilen sabık bakanın biri de söylemişti” sözü de geçerli değildir.
Kötülediğin adamın kötü sözüne dilini dayama.
Kötü sözü en iyi bildiğin adam bile söylese sen söyleme.
Hazreti Ali: “Ünzur ila ma kal, vela tenzur ila men kal/Söylenene bak, söyleyene değil” buyurmuş.
Ağıza alınamayacak ata sözlerimiz vardır.
Atalarımız söylemiş diye, biz söylememeliyiz.
Rabbimiz buyurur:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لَا يَسْخَرْ قَوْمٌ مِنْ قَوْمٍ عَسَى أَنْ يَكُونُوا خَيْرًا مِنْهُمْ وَلَا نِسَاءٌ مِنْ نِسَاءٍ عَسَى أَنْ يَكُنَّ خَيْرًا مِنْهُنَّ وَلَا تَلْمِزُوا أَنْفُسَكُمْ وَلَا تَنَابَزُوا بِالْأَلْقَابِ بِئْسَ الِاسْمُ الْفُسُوقُ بَعْدَ الْإِيمَانِ وَمَنْ لَمْ يَتُبْ فَأُولَئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ
“Ey iman edenler, hiçbir topluluk bir başka toplulukla alay etme¬sin. Belki onlar kendile¬rinden daha hayırlıdır. Kadınlar da kadınlarla (alay etme¬sin). Belki o kadınlar kendilerinden daha ha-yırlıdır. Kendi¬nizi ayıpla¬mayın. Birbirinizi kötü lakaplarla ça¬ğırma¬yın. İmandan sonra fasıklık ne kötü bir isimdir. Kimde tevbe etmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Hucurat süresi ayet 11)