Susuzluktan çatlayan topraklar gibiyiz.
Aynı mayadanız.
Aslımız toprak,
Susuzluktan sevgisizlikten,
Sevgilisizlikten dudaklarımız gibi, topraklarımız gibi çatladı toplumumuz.
İnternette çatlayan toprak fotoğrafı gördüm. Çatlağın arasına pet şişesi sığmış. Fotoğrafçının ismi yazılı olmadığı için yazamadım.
Pet şişesinin içinde su görünmüyor.
Olsa bile pet şişenin yalıtımı sayesinde su kenarında toprak susuzluktan ölebilir.
Su kenarında susuzluktan gerilen topraklar gibi bir birimize ağzımızı açmış duruyoruz.
Gerilenlerin ardından asılanlar, batılı ve doğulu Hıristiyanlar ile Siyonistler.
Bizi toprak gibi birbirimizden ayırıyorlar. Aramızda “İslam”, pet şişesinin içindeki su gibi.
Suyu seviyoruz, pet şişeyi öpüyoruz, susuzluktan ölüyoruz, öldürüyoruz.
Bahar geldi, çiçekler açtı. Çağlalar marketlere ulaştı.
Yakında “Kırk İkindi Yağmurları” başlayacak.
Havalar yumuşayacak. Yeraltında yatan güzeller gözlerini açacak ve dünyamıza gülecek, sebze ve meyveye dönüşecek, insanda ete kemiğe dönüşerek yükselecek.
Güneş, ay, gece, gündüz, toprak, bulut...boş durmuyorlar.
Biz de boş durmayalım.
Ar damarı çatlamış bir kaç kişinin kışkırtmasıyla, sabır taşımızı çatlatmamaya dikkat edelim.
Gökten rahmet yağarken “ben akrebin üzerine yağmam, bülbülün üzerine yağarım, dikenin üzerine değil gülün üzerine inerim” demez.
Hepsinin üzerine yağar ve hepsine rahmet olur.
Rahmeti bol olan yerlerin akrebi insanı soksa da öldüremez.
Rahmeti bol olan yerlerin dikeni sert olmaz.
Allah'ın rahmet ayetleri, içimizde pet şişenin içindeki su gibi kapalı tutuluyor.
Açalım ve açılalım.
Bu günden başlayarak komşularımızdan, daire arkadaşlarımızdan, kışla, karakol, üniversite, daire, gecekondu, köşk, saray, çadır komşularımız arasında ayırım yapmadan rahmet olup yağmaya başlayalım.
Daha önce yazılarımda anlattığım denemelerim vardır.
Özellikle vaiz arkadaşlarımın dikkatine sunarım:
Vaizlik yaptığım her ilçede bir sene içinde dükkanına girmediğim insan bırakmadım.
Cuma namazına başlattığım komünist başkanla şehrin bir ucundan öbür ucuna kadar kolkola gezdikten sonra Cuma namazına gittiğim gibi öbür Cuma namazı için de Masonluğun alt kademesinde olan derneklerden birinin başkanıyla gitmeye ve herkese göstermeye de dikkat ederdim.
Siz, suyun ağzını açacaksınız.
Açmazsanız viski vermeye, votka sunmaya hazır devletler var.
Biz, şanslıyız çünkü bütün insanlığın yapısının suya ayarlı olduğu gibi her doğan çocuğun da mayası İslama göre ayarlıdır.
Her dükkancı kendi sokağındaki esnafla ayırım yapmadan ziyaretler yapsınlar ve karşılıklı çay içsinler.
Terör üzerine konuşmasınlar, hırsızlık, soygun, tecavüz, gasp hikayeleri anlatmasınlar.
Soyanla soyulanı ziyaret ettikleri gibi tecavüz edene nasihat ediniz, tecavüze uğrayana yardım elini uzatınız.
Sohbetlerinizde birlik, beraberlik, dostluk, kardeşlik Ayetleri, Hadisleri, atasözleri, hikayeleri, masalları, efsaneleri anlatınız.
Bahar havası estirirseniz, her gönülde muhabbet çiçekleri açtığında bazı bölgelerde dolu yağmasının bahara zararı olmaz.