ABD VE AB BİZİ BİRLEŞTİRİYOR
Mahmut TOPTAŞ
Geçen hafta bir gazetenin 42 ilde yaptığı ankete göre parlamentoda bulunan dört partinin seçmenlerinden AKP lilerin yüzde 75,7 si, CHP lilerin yüzde 77,1 i, MHP lilerin yüzde 78,7 si, HDP lilerin yüzde 60,8 i terörün destekçisinin Amerika olduğunu söylemişler.
Geri kalan yüzde 25 civarındaki insanlarımızda İsrail, Avrupa Birliği, Rusya gibi ülkeleri göstermişler.
Bu güne kadar benim savunduğum fikri desteklemiş bu anket.
Ben bu güne kadar bu ülkede doğup büyüyen, anası, babası Müslüman olan herkesin şuur altında gezinen şeyin İslam olduğudur.
Gavurluğa özenenlerimizin bile şuur altında yüzde kırk civarında İslam kültürü onu etkilemektedir.
Yıllardan beri Amerika’da yaşayan, üzerinde İslam’dan hiçbir şey bırakmadığını iddia edenlerimiz bile, meyhanede Viskinin en kalitelisini ister de “Aman domuz eti gerime” der.
Zinayı yapar da, banyo yapmadan dışarı çıkmaz.
Annesi veya kız kardeşiyle evlenmez.
Gerçi “Ben ateistim” diye yazan ünlü biri, boşandığı hanımının kızıyla evlendi ama seksen milyonda bir.
Batı bize iki yüzlülük yapmıyor.
Batı hayranlığımız, bizi yüzsüz yapıyor.
Adamlar, “Sizi almayacağız” diyorlar ve biz kapının önünden ayrılmıyoruz.
Kapının önüne bizden sonra gelenleri alıyorlar, “Sen bekle” diyorlar.
“Sen bekle” sözünü bile altmış yıldır iltifat olarak kabul ettik, içeri alınacağımızı umut ettik.
Bizden sonra gelen 22 ülkeye “Sen gir” diyorlar, bize “Sen bekle” diyorlar.
Maça bilet alırken bile sıra sizde iken arkadan beş kişiyi sizin önünüze geçirseler ne yaparsınız?
Adamlar, iki yüzlülük yapmıyorlar.
Biz, yüzsüzlük yapıyoruz.
“Biz” derken altmış yıldır, kapıda bekleyen etkili yetkili “Pişkinlğe vuran” kişileri kastediyorum.
Yoksa, ankete cevap veren halkımızın yüzde 99 dokuzu, aslında sıra beklerken 22 kişiyi kendi önüne geçiren sorumluya haddini bildirir.
Hukukçularımız, Lahey Adalet divanında Türkiye’nin hep kaybettiğini, Yunanistan’ın hep kazandığını bilirler.
Yüzlerce değil binlerce teröristin iadesini yıllardır yapmazlar.
Çuvaldızı tek taraflı saplamayalım.
İğneyi de kendimize saplayalım bakalım.
Karşı devlet, mikrop üretip ülkemizde saçıyor.
Biz de bu mikrobu batıdan geldi diye ciğerlerimize çekiyoruz.
Toplum bünyesinde terör çıbanları çıkınca hemen çare olarak yine mikrop üreticisinden ilaç istiyoruz.
Toplum bünyemizi sağlam tutacak gıdalarımızdan halımızı uzak tutmak için kanunlar çıkarmış ve acımasızca uygulamış bir milletiz.
Uzaklara gitmeyin. Son Ecevit’in koalisyon hükümeti, gelişme çağındaki çocuklarımızın inkar mikrobuna karşı alması gereken gıdasını engellemek için kanunla Kur’an yasağı getirildi bu ülkede.
Umutsuzluk yok. Bünyemiz sağlam. Şuur altımızı dışa vuracak çalışmalara destek verelim.
Parti, mektep, meşrep, ırk, renk ayırımı yapmadan:
كُلّكُمْ مِنْ آدَمَ وَآدَمُ مِنْ تُرَابٍ وَأَكْرَمُكُمْ عِنْدَ اللّهِ أَتْقَاكُمْ
Ey insanlar, İlahınız bir, atanız Adem bir. Hepiniz Adem’densiniz, Adem ise topraktandır. Allah katında en değerliniz takvada en ileri olanınızdır” buyurmuş. (Vakıdi, Meğazi, Ebu Davud, Sünen, K. Edeb, Babüttefahur) hadisine sarılalım ve Adem’in çocuklarını, bütün evreni yaratan Rabbimizin evrensel değerlerinde birleştirelim.