MİLLETVEKİLLERİMİZE AÇIK MEKTUP
Osman Nuri Koçak
Sayın Lütfi Elvan,
Sayın Mevlüt Akgün.
Milletvekili olarak sizlerin benim gönlümde saygın birer yeriniz vardır. Bunu samimi olarak ve kamuoyu önünde, bilir bilmez, kasıtlı kasıtsız yapılacak birçok eleştiriyi göze alarak yazıyorum. Kim ne derse desin, ona buna yaranma duygusu içinde düşüncelerimi saklama enginliği içinde yaşamayı reddettiğim içindir ki başım siyaseti kov ve dedikodudan ve bühtandan ibaret gören birçokları ile hiç hoş olmamıştır.
Onaylamadığım çalışmalarınızı ya yazıyorum, ya da telefon açarak veya denk gelirse de yüze yüz söylüyorum.
Fakat sizlere bu sütunlarda seslenmemin sebebi dorudan siyaset ile ilgili değildir. Ama dolaylı olarak her şey siyaset ile ilgilidir. Derdim ülkemizin kaynaklarının nasıl kullanıldığı ile ilgilidir. Bu gariban millet dişinden tırnağından artırarak vergi öder ve devletin çarkının dönmesini sağlar. Bir zaafı vardır. Parasının nasıl harcandığı ile pek yakından ilgili değildir. Devletini çok sever ve ona her durumda güvenir.
Geçenlerde de yazdım. Ama bir Allahın kulundan bilgilenme alamadım. Cumhurbaşkanı veya başbakana mektup yazmak için birkaç kez bilgisayarın başına geçtim. Ama sonunda size yazmayı uygun buldum.
Bu karayollarına neler oluyor?
Karaman Konya arasında atılan asfaltın mıcırının çok önemli bir bölümü yok oldu. (Özellikle K. Karabekir’ e kadar olan sahada) Karaman Mut arasına yapılan asfaltın da öyle…
Bu, yola bir türlü oturtulamamış mıcırların, arabaların camlarının kırılmasına, boyalarının zedelenmesine, kazalara vesile olmasına, yolların tırtırlarının arabalarımızı per perişan etmesine haydi eyvallah! Diyelim. Yola tutunamadığı için kenara süpürülenleri, yol kalitesini sıfırın altında kaldığını da görmezlikten gelelim.
Sayın vekillerimiz!
Bu yolun bir metrekaresi bu millete kaç liraya mal olmaktadır? Bu işleri verdiğiniz yükleniciler acaba evlerinde helâlinden ve gönül rahatlığı ile çoluk çocukları ile yemek yiyebiliyorlar mı?
Devletin denetim mekanizmaları böyle mi çalışıyor? Bu iş kabullerini kimler yapıyor? Bu yolları yapanların başka bazı illerin nüfuzlu milletvekilleri ile ilişkileri var mıdır?
Bu, yoldan çıkan ve yolları savaş alanına çeviren mıcırları sözkonusu yükleniciler tekrar yola tutundurmak için gelecekler midir? Yoksa zararı gene biz mi çekeceğiz?
Devletin bir camını kıran memur bunu çıkarıp cebinden öderken, milyonlarını sokağa atanlara diyecek bir çift sözümüz yok mu?
Sizler bizim vekillerimiz olarak bu durumun hesabını sormayacak mısınız?
Sizleri yakından tanıyan, kalitesine inanan bir insan olarak bu konu ile ilgilenmenizi ve üzerinizde atılı olan en büyük sorumluluğunuzun beytül-mal’ in son derece hassas kullanılmasını sağlamak olduğunu hatırlatmak üzere kalemimizi sağdık.
Yani bu kadarını da görmezlikten gelemedik.
Kaldı ki, AKP’ nin böylesi konularda kimseye ön vermediğini de biliriz.
Zararımızı, zarar verene ödettiriniz. Millete değil.
İnsanlar, adaleti ve hazineyi zedeleyen devlete saygı duymazlar.
İnşaallah olumlu gelişmeler olur ve biz de bilgi sahibi ediliriz.