Başkent her bölgeden, her ilden insanların eğitim ve iş umudu başta olmak üzere diğer başka saiklerle gelip, bir daha memleketine dönmeyenlerin nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu kenttir.
Ankara 1980’lere kadar memur kenti olarak adlandırıldı. Her semtte, o yılların ekonomik ve sosyal koşullarına göre yapılmış lojmanların çokluğu dikkati çekerdi.
Etek, ceketli kadınlar, kravatlı, takım elbiseli erkekler, diğer türlü kıyafetleri giyenlerden fazlaydı.
Resmî üniformalıların da en çok görev yaptığı il, sanırım Ankara idi.
Devlet kurumları makbul yerlerdi, bugün olduğu gibi. Devlet memurluğuna girmek, uzmanlık gibi, nitelikli alanlar hariç, kolaydı. İltimas ve torpil işe yerleşmenin öncelikli yoluydu.
1980’lerden sonra çok şey değişti. Türkiye dünyaya kapılarını, pencerelerini açtı.
Yeni dönem Ankara’nın atmosferini de kökten değiştirdi. Her açılımın merkezi Ankara oldu.
1980-2000 yılları ülke genelinde olduğu gibi Ankara’ya yeni kazanımlar getirirken kayıplara da sebep oldu.
Memur sayısı 1980’lerden günümüze 3 kattan fazla arttı. Bu artışa rağmen Ankara artık memur kenti kimliğini yitirdi.
Hizmet ve sanayi sektöründe çalışanların sayısı memurları geçti.
Ankara’da memuriyet görevinde bulunan çok sayıda Karamanlı vardı. Şimdi de öyle. Genç bürokratlarımız da çok, asker, polis, ve bakanlıklarda çalışan hemşehrilerimiz de.
Sanayicilerimiz de var, avukattan mali müşavire her alanda yetkin hemşehrilerimiz de. Ankara’da aslında çok kalabalığız.
12 Eylül darbesiyle kapatılan dernekler 1983’den sonra yeniden açılmaya başladı.
ANKARAMANDER de bunlardan biri oldu. Bugün derneğimizin Kocatepe Cami yakınında Meşrutiyet Caddesinde çok güzel bir dairesi var.
Binlerce hemşerimizin yaşadığı Ankara’da geleneksel iftar yemeğimiz Cuma akşamı bu binada verildi. Katılımın 80 kişi olacağı tahmin edilirken 120 kişi olduk.
Derneğimizin kıdemlisi sevgili Feridun Erdoğdu, her zaman olduğu gibi yemek işini üstlendi.
Kocatepe’den ezan sesi duyulunca bir davetlimiz de ezan okudu. Çifte ezan arasında oruçlar açıldı.
Çorba, kavurma, nohutlu pilav, lokma tatlısı ve iftariyelikten oluşan menüden herkes memnun kaldı.
Dernek Başkanımız Veli Bozkır kısa konuşmasında, ikinci dairenin bu yıl hizmete gireceğini söyledi.
Dernek yöneticilerinden Doç. Dr. Ali Güler, 19.20.21. Dönem Ankara milletvekili, “Anne tarafından Karamanlıyım” diyen Uluç Gürkan, CHP Karaman milletvekili adayı Dr.Hakan Akbulut kısa konuşmalar yaptılar.
Derneğimizin emektarı Hikmet Edalı ile fahri hemşehrimiz, her işimizde yanıbaşımızda yer alan Ahmet Şinasi Çalı’nın, yemek düzeninde ne ara fırsat bulup hazırladığına şaştığımız çaylarımızı yudumladık.
TRT Sanatçısı Hasan Eylen yönetiminde, derneğin koro elemanlarından iftara katılan sanatçılarımızın ilahileriyle güzel bir geceyi tamamladık.
O kalabalıkta bürokratlarımızdan İlhan Hatipoğlu, Mustafa Akıncıoğlu, Ayhan Akgöz, eski belediye başkanımız Özcan Genç, eski dernek başkanımız Cevdet Gökyer, Çankaya eski belediye başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, Kadir Tan, Şerafettin Güç ve Hüsnü Cicibıyık, görüp hal hatır sorabildiklerimdi.
Göremediğim ve adını buraya yazamadığım hemşerilerimden özür dilerim. Şerafettin Güç yine iftar ve iftar sonrası fotoğraf çekme işini keyifle yaptı.
Karaman Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan, dernek binası önünde karşılaştığı Başkan Veli Bozkır’ın iftar davetine, İnşallah gelirim” demesine rağmen gelmeyenlerdendi. Protokoldeki yeri boş kaldı, ezandan sonra davetlilerden biri tarafından dolduruldu.
Bir hemşehri iftarını daha geride bırakırken, herkesin ortak dileği, derneğe daha sık uğrama yönünde oldu.