TÜRK VE KÜRT KARDEŞLERİME
Mahmut TOPTAŞ
Samimi Türkleri ve Samimi Kürtleri birleştiren tek şey İslam dinidir.
Terörü iş haline getirmiş, bundan sonra yapacak bir şey yok kanaatine varmış bürosuna, fabrikasına, tarlasına gider gibi silahına sarılıp “bu gün nereyi vuracağız” diye “Alt akıllı” patrondan emir alan insanlarımıza da söylemek isterim.
Bizi birbirimizle tokuşturan, kırılan her kafadan akan kanla beslenen, bu günlerde adını söylemekten korktuğumuz ama “Üst akıl” diye işaret ettiğimiz “Alt akıllılara” “Üst akıl” demekle değer vererek düşmanlığımızı açıkladığımız insan müsveddelerine hala inanmaya devam etmemiz bizim yine de saflığımızı aldatılma hastalığına tutulduğumuzu gösterir.
Amerika, İngiltere, Avrupa birlikte hareket ederek Siyonistlere, Filistin’de bir devlet kuruverdiler ve kemdi içlerinde yaşayan Siyonistleri de gemileriyle, uçaklarıyla oraya taşıyarak bunlardan kurtulma tarafına gittiler.
Birleşmiş Milletlerde devlet olarak kabul edildikleri günden bu güne kadar seksen küsur yıldır derin uykuya dalan bir tek Siyonist olmamış.
Akıttığımız kanlar gece boğar bizi endişesiyle yaşamaya devam ediyorlar.
Çünkü oturduğu villa, daha önce oarada oturan evin sahibini yakarak yok etmişti ve gece rüyalarında yanık adamın seslerini duyduğu gibi gündüzleri o yaktığı adamın çocuklarının saldıracağı endişesini yaşıyorlar.
Dünyanın en eski tarihine sahip bu insanlar, dünyanın en az nüfusuna sahipler. Neden?
Suriye’nin kuzeyinde evinin damına Amerikan bayrağı çeken Kürt kardeşlerim!
Size “Kardeşlerim” diyorum ama İstanbul’da, boğazda viski içip gönlüne Amerikan bayrağı çekenlere “Kardeşim” diyemiyorum.
Bu çekilen bayrak torununuza sorunlar yumağı örecek, üç nesil sonrası torunlarınız, yetim olarak büyüyecek, ana olduğu dönemde gözlerinden kan akıtacak olayların işaretidir.
Türk ve Kürt kardeşlerim, bizi birleştiren Kur’an’ımızda Rabbimiz bütün Müslümanlara topluca:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاءَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَإِنَّهُ مِنْهُمْ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
“Ey iman eden¬ler, Yahudi ve Hıristi¬yanları (idareci) dost edinme¬yin. Onlar bir¬birlerinin dostudur (idarecisidir.) Sizden kim onları (idareci) dost edi¬nirse muhakkak o, onlardandır. Allah za¬lim toplum¬lara yol göstermez.” Diyor.(Maide süresi ayet 51)
İsrail’i destekleyen batılılar, hiçbir zaman onlarla dost olmadılar.
İslam sınır boyunda batının jandarması olsun, ölürse de kar, öldürürse de kar” dediler.
Dindarlığı dillere destan iki Amerikan cumhurbaşkanı Bush ve oğlu Bush’un inandığı ve kiliselerinde okunan muharref İncil’in Matta 23/33-36 bölümünde Yahudiler için bakın ne diyor:
“Siz ey yılanlar, siz ey engerek nesli! Cehennem hükmünden nasıl kaçacaksınız? Bunun için işte, size peygamberler, hikmetli adamlar ve yazıcılar gönderiyorum; siz onlardan bazılarını öldürecek ve haç’a gereceksiniz; ve bazılarını havralarda dövecek ve şehirden şehire kovacaksınız ki, salih olan Habil’in kanından, ma’betle mezbah/kesimhane arasında öldürdüğünüz Barahiya oğlu Zekariyya nın kanına kadar, yeryüzünde dökülen her salih kan üzerinize gelsin. Doğrusu size derim: Bütün bu şeyler bu neslin üzerine gelecektir.”
Kilisesinde böyle diyen adamlar, sınır boyunda görev yapan ve onun adına ölen ve öldürenlerin sırtını sıvazlayanlara kanmayalım.
Dünyadaki bütün Müslümanlar olarak, dinimize düşman olanlar, bize domuz derisi içinde yağlı koyun peyniri gönderse yemeyelim.
Dışına Kur’an resmi basılmış koliler ve konteynerlerle Müslüman öldürmek için silahlar gönderse kabul etmeyelim.
Üzerinde haç olan altından yapılmış dolar gönderse elimizi kirletmeyelim.
İslam Nimetiyle Gerçekleşen Kardeşliğimize Devam Edelim.