Mustafa UYSAL
Emekli İmam Hatip
Elli yıldır tanışırdık.
Akran sayılırdık.
İHL.den arkadaşımdı.
Okuldan sonra seyrek görüştük.
Zihnimde gülümseyen yüzü yer etti kaldı.
En son altı yıl kadar önce görüşmüştük.
Hayırlı bir iş vesilesiyle ziyaret etmiştik işyerinde.
Eski mahallem İbrahim Hakkı Konyalı da şeyh Şamil camiinin çelik kapı borcunu üstlenmiştim.
3500 TL. borçtu toplamı.
Allah aklıma getirmiş olacak.
Atilla ya açayım istedim konuyu.
Bir esnaf arkadaşımla gitmiştik mekanına.
Hocam ben söyleyemem demişti arkadaşım giderken.
Zordu tabii'ki yüz kızartmak.
Tamam ben söylerim dedim.
Petrol istasyonunda güler yüzüyle karşılamıştı biz'i.
Yarım saatlik çay kahve faslından sonra:
Yahu ATİLLA bey nasıl söylesek bilmiyorum diyerek söze başlıyordum ki;
Hafiften terlediğimi,
Telaşlandığımı,
farketmiş ve,
Hocam ayıp oluyor ama, bugüne kadar en ufak bir isteğini hatırlamıyorum.
Lütfen direk söyle gücenirim demişti.
Üstümden bir dağ kalkmıştı.
Meramımızı söylerken, adresi ver lütfen demişti.
Verdik...
Teşekkür faslına girerken:
Bunları biz'im bulup yapmamız lazım ama,
Allah sizden razı olsun vesile oluyorsunuz biz'de bir işe yarıyoruz demesi biz'i ziyadesiyle memnun etmişti.
Şehir dışında olduğum için namazına katılamadım.
Döndüğümde kabrini ziyaret borcumdur.
Biz'i borçtan kurtaran arkadaşıma.
Birgün arkasından merhum diyeceğimiz aklımıza gelmeyen arkadaşlarımız tek tek gidiyorlar.
Mekanları cennet olsun inşallah.
Biz'de İnşallah birgün imanla göçmeyi umuyoruz.
Mevlâm taksiratını affeylesin merhum ATİLLA nın.
Nas ailesinin acısını paylaşıyorum.
Rabbim sabr-ı cemil lutfeylesin.
Sağlıcakla kalın.