İMÂN DENİNCE... 

İman nedir bilirsiniz. 
Akide, inanç, itikat demek. 
Sahabe peygamber efendimizin arkadaşları. 
İçlerinden birinin hayatını işledik bugün. 
KÂB BİN MÂLİK. 
Şuarâi nebiden biri. 
Yani peygamber sav.’min dört şairinden biri. 
Siyer hocam Murad GÖK bey, şair sahabe hakkında bir kitap yazmış. 
Geçen hafta kitabı anlatma görevi aldık dört arkadaş. 
Aşağıdaki resim o sunumdan. 
KÂB bin MÂLİK... 
Medine’nin yesrib olduğu dönemde doğmuş. 
Varlıklı bir ailenin tek oğlu. 
İyi yetişmiş, matematik dâhil bilgili bir kişi. 
Hicretten önce iman etmiş. 
Bedir ve Tebük hariç bütün haberlerde gazvelerde bulunmuş. 
Tebük Medine'ye 780 km uzaklıkta bir yer. 
Tam yaz ortası bir mevsimde tebük seferi vuku buluyor. 
KÂB bin MÂLİK, 
hiç bir mazereti olmadığı halde katılamıyor. 
Şair ve hatip olan KÂB BİN MÂLİK, sefer dönüşü efendimizin huzurunda. 
İçinden mazeret uydurma vesvesesi geçiyor. 
Sonra dobra dobra doğruya karar veriyor. 
Ve diyor ki:
Ey Allah'ın resulü, eğer karşımda sizden başkası olsa bir şekilde ikna ederim. 
Fakat size doğruyu söylemek borcundayım. 
Hüküm:
Hakkında Allah'ın hükmü gelinceye kadar hiç bir mümin seninle irtibat kurmayacak. 
Selamlaşmak dâhil yasak. 
Beraberinde iki sahabe daha var. 
Elli gün süren bu boykot boyunca, tek bir fert yönünü dönmüyor bu üç sahabeye.
Kırkıncı günde hanımından ayrı kalma emri geliyor Resulü Ekrem’den. 
Ona da uyuyor KÂB’ra. 
Bir ara amcaoğlunun bahçesine atlıyor. 
Selam veriyor. 
Ama ne mümkün. 
İşte mümin budur. 
İman etmek diye buna denir. 
Teslimiyet ancak böyle olmalıdır. 
Kendi kendime düşündüm. 
Sınıfta da söyledim. 
İman ve bağlılık buysa, bizimki nedir? 
Elli günün sonunda KÂB BİN MÂLİK diyor ki:
Damda sabah namazımı kıldım ama dünya dar geliyordu bana. 
Sel dağı tepesinden biri bağırmaya başladı. 
KAB'a müjdeler olsun. 
Allah onların tövbesini kabul buyurdu diyordu. 
Üzerimdeki kıyafetlerimi bu şahsa verdim. 
Allah'ın resulüne haberi sordum. 
Allah cc. Tövbe suresinin 117/118/119.ncu ayetlerini inzal buyurdu dediler. 
Ey Allah'ın resulü, bütün dünyalığımı tasadduk etmek istiyorum dedim. 
Bir miktar bırak buyurdular. 
Hayber hisselerim hariç, gerisini bağışladım. 
Yahu bu ne yaman bir sınavdır. 
Bu nasıl bir imandır. 
Bu ne çetin bir tövbedir. 
Bu KÂB BİN MÂLİK hazretlerinin uhud harbinde, 
17 yerinden yara aldığı kayıtlıdır kitaplarımızda. 
Ayetle müjde almak, 
böyle iman sahiplerine nasip oluyor demek ki. 
Bu yaşanmışlığın senaryolaştırılması gerektiğini söyleyen Hocama:
Mutlaka olması lazım geldiğini söyledim. 
İnşallah olur. 
Şu anda bu yazıyı okuma zahmetine katlanan arkadaşlarım dahil Rabbimden, 
KÂB ra. hın şefaatine nâiliyet dilerim. 
Esen kalın.