Nasrettin Hoca (605-1208-683/1284) komşu köye gider, birkaç gün orada müsafir olarak kaldıktan sonra tam evine dönecek, bir de bakar ki, eşeğin semerinin üstünde heybesi yok.
Ararlar tararlar, bulamazlar.
Hoca, tehdide başlar ve, “Eğer bu heybe bulunamazsa ben yapacağımı biliyorum” der.
Hocanın tehdidinden korkan köylüler, her tarafı ararlar ve bulup getirirler.
Hoca eşeğine biner, “deh” deyip eşeği süreceği sırada sorarlar, “Sayın hocam, eğer bulamasaydık ne yapacaktın?” derler.
Hoca, “Evdeki çuvalı kesip biçip heybe yapacaktım” der.
Nerden aklıma geldi bu fıkra?
ABD Başkanı Trump, ikinci başkanlık seçimini kazandığında da, “Esirleri bırakmazsanız cehenneme çeviririm” demişti.
Şimdi yine aynı teraneyi tekrarlıyor.
HAMAS, bu tehdidi de kabul etmezse ne olur?
Nasrettin Hoca’nın dediğini der: “Netanyahu’yu görevinden alır, yerine daha azılı birini atarım” diyebilir.
İslam âlimi, hikmet pınarı, bilge, kadı/Akşehir hâkimi, asırların unutturamadığı Nasrettin Hoca’yı, Trump’la aynı makalede yer verdiğim için Rabbimden af, sizlerden özür dilerim.
Fireni olmayan, bela yüklü tırın, ehliyetsiz şoförüyle şoför mahallinde anlaşma yapmaya benzer bu anlaşma metni.
İki bin yıldır, kendilerine acıyıp sığınacak yer verenlere verdikleri zararlarla bu günlere gelen, binin üzerinde sürgün yemiş bir grubun her bir sözleşmeye imza atarken bile çapulcu askerlerinin adam öldürmeye devam ettiğini bütün milletler ve devletler bildiği için bu eşkıya devletin orada kalmasını ve dünyaya dağılmamasını, böylece kendi ülkelerine dağıtılacak belayı önlemeye hatta bütün dünyadaki Siyonistleri de bu kutunun içine kalmak için Filistin’i, Siyondaranın/Pandoranın kutusu yapmaya çalışıyorlar.
ABD, AB, Rusya, Avustralya, Yeni Zelanda ve tüm devletlerin İsrail’e yardımı, kutunun açılıp dünyaya yayılmaması içindir.
Geçen hafta, Birleşmiş Milletler de Netanyahu kürsüye çıkınca, bütün milletlerin temsilcilerinin salonu terk etmeleri, bunları sevmemelerinin göstergesidir.
Aynı devletlere, “Bunlar Filistin’de kalsın mı, dağıtılsın mı?” diye sorulsa “kalsın” diyenler kazanır.
“İşgale devam etsin mi?” diye sorulsa, vicdanlarının sesini dinlerler ve “Etmesin, kutunun içinde kalsın, bize de bulaşmasın” derler...
Geriye ne kaldı?
Tek çare kaldı…
Yorumlar
Kalan Karakter: