Yayınlanma :
13.05.2015 08:44
Güncelleme
: 13.05.2015 08:44
Mahmut Toptaş
Dünyanın en gelişmiş ülkesi diye kabul edilen ülkelerin en seçkin hukuk adamlarını bir araya getirseniz.
İnsanlığın geleceği için kafa yoran kuruluşlarda görev yapan uzmanları da onlara destek vermek için görevlendirseniz.
Bunların maddi olarak bütün isteklerini yerine getirseniz ve onlara: "Sizin göreviniz, yedi milyar insanın tenine ve canına, bireyine ve toplumuna, yaşlısına, gencine, can taşıyan her yaratığa ve tabiata uyumlu, bütün insanlara faydalı olan kanunlar koymaktır. Bunun için bin ay zamanınız var" deseniz, onlar da çalışmaya başlasa, ortaya koydukları kanunlar daha çıktığı andan itibaren dökülmeye başlayacaktır.
Nereden biliyoruz? Derseniz, Sümerlerden bugüne kadar insanlık tarihi kanun mezarlıklarıyla doludur.
Roma hukuku hâlâ hukuk fakültelerinde kadavra olarak kullanılıyor.
En son yazılan Birleşmiş Milletler Evrensel Beyannamesi'nin de kimlere hizmet ettiğini bilmeyen kalmadı.
Kanunu yazdıranların çıkarlarından başka kimseye yar olmuyor.
Ben veya sen yazmış veya yazdırmış olsaydık, o kanunlar bu sefer de bana ve sana hizmet ederdi.
Partilerin, milletlerin isteklerine bakıverdiğimizde anlıyoruz ki herkes kendinden tarafa yontuyor.
Onun için Allah celle celalühü, yedi milyarın ve kıyamete kadar gelecek her insanın faydasına olabilecek kuralları belirlemiştir.
Kadir gecesinde inmeye başlayan bu kurallar bugüne kadar insanlık, hayvanlar alemi ve tabiat için ne kadar uyumlu olduğunu tarihin şahitliğiyle sabit olmuştur.
Kadir süresinde "Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır" buyurmuş Rabbimiz.
Arabın dilinde "Bin" rakamı çokluğu ifade etmek için kullanılır.
Türkçe de "kırk" "yetmiş" rakamının çokluğu ifade etmesi gibi.
Yani milyon sene sonra bile sahasında uzman binlerce inkarcı insanların koyacağı kurallar, Allahın ayetlerinden bir tanesine denk olamaz.
Kömürden, sudan, rüzgardan elde edilen elektrikle evlerimizi, sokaklarımızı aydınlatan ampullerden milyarlarcasını gündüz vakti yaksanız güneş karşısındaki ışığı ne kadarsa milyarlarca insanın akıl ve fikir kıvılcımları da Allah'ın bir ayeti karşısında o kadardır.
İnkarcıların aklını da Allah'ın yarattığını unutmamak gerekir.
Kadir gecesinin kadrini yücelten, her şeye Kadir olan Allah'ın ayetlerinin bu gecede inmesidir.
Onun için asıl yüceltilmesi gereken Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerim'dir.
Onun yüceltilmesi ise güzel çantalara koyup en yüksek yerlere konulması değildir.
Harflerinin çıkış yerlerine dikkat ederek okumak,
Manasını anlayarak okumak,
Anladığı manayı hayatına uygulayarak okumak ve bu güzellikleri gücü yettiğince çevresine tebliğ ederek onların da faydalanmasını sağlamaktır.
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: