“Ülkü
uğrunda başını veren Karaman oğlu Mehmet beyin onun ülkü arkadaşlarının hatıralarını
saygı ile anarım.”
Feridun
Nafiz UZLUK - (Türk Yurdu Dergisi, Nisan1961, 295.Sayı, Sayfa 36-37-38)
* * *
Türk
Ocakları Türk diline, Karamanoğlu Mehmet Bey'in Türkçe Fermanına ve Türk Dil
Bayramına büyük önem vermiştir.
Yıl;
1961 yılıdır...
Ve
Karaman halkı Türk Dil Bayramını kutlayacaktır. Resmi yetkililer Dil fermanının
ünlendiğinin 700. yılı olduğunu söylemektedirler.
Zamanın
Türk Ocağı buna karşı çıkar. Bunun doğru olmadığını, 700. değil, 684. yılı
olması gerektiğini iddia eder.
K.Mehmet
Bey'in bu fermanı 10 Zilhicce 675'de yani Miladi takvimle 13 Mayıs 1277'de
söylediğini belgeleriyle ortaya koyar.
Karaman
halkı ve devlet erkanı, Türk Ocağı'nın belirlediği bu tarihi esas alır ve bu
güne kadar da bu tarih süregelmiştir.
Yani
bugün ifade ettiğimiz 743'üncü Türk Dil Bayramı kutlamaları yada 13 Mayıs 1277
tarihini 1961 yılında belirleyen Türk Ocakları olmuştur.
Tıp
Profesörü Feridun Nafiz Uzluk tarafından 1961 yılında Türk Yurdu Dergisinin
265.sayısında bu konu ile ilgili yazdığı makaleleri Ocağımızın internet
sayfasında yayınlanmıştır.
* * *
Gençler
bilmezler ama Karaman'da bir Mehmet Bey büstü var idi. Aktekke Camisinin
karşısında ve yönü Hatuniye Medresesine doğru bakar vaziyette idi.
Bu
büstün ilk yapıldığı tarih 1961 yılıdır. Yine o tarihte bu büstün altındaki
kaideye ne yazılacağına dair tartışma çıkar. Mehmet Bey bu fermanının Farsça mı
ünlettirmiştir yoksa Türkçe mi? Bu kaidenin altına yazılacak ferman Farsça mı
olacaktır, Türkçe mi? Veya her iki şekilde de mi?
Bir kaç
metin çıkar.
“Hiç
kes badel yevm der divan-u, dergâh-u, Barîgâh-u, Meclis-u meydan cüz be zebanı
Törk-i suhan ne Goyed”
Türk
Ocakları bu metne karşı çıkar ve kendi görüşünü bildirir, kaidenin altına;
“BUGÜNDEN
SONRA DİVÂNDA, DERGÂHDA, BARGÂHDA, MECLİSTE VE MAEYDANDA TÜRKÇEDEN BAŞKA BİR
DİL KULLANILMAYACAKTIR. 13 - 1277 MAYIS” yazılmıştır.
* * *
Türk
Ocağı yaptırılacak olan büstün Mehmet Beye benzemesini ısrarla istemiştir.
Yukarıdaki resimde o tarihte yapılan büst görülmektedir.
Mehmet
Bey'in büstü sonradan kaldırılmıştır. Yerine de başka bir büst yada heykel
konulmamıştır. Bugün ise nerede olduğu bilinmemektedir.
Belediye
Başkanlarımız Halil İbrahim Gülcan, Yaşar Evcen ve Ali Kantürk ile görüşmelerim
sonucunda kesin bir neticeye ulaşamamakla birlikte; Belediye Başkanı Kamil
Uğurlu tarafından bu büstün Üniversitenin bahçesine konulduğu, sonradan da geri
alındığı söylenmiştir. Şu anda kayıptır. Belediyenin depolarından birinde
olabileceği düşünülmektedir.
Yeni
Belediye Başkanımız Savaş Kalaycı’dan şayet bulunabiliyorsa bu büstün bulunup
Karaman’ın uygun bir yerine kaidesi ile birlikte konulması yerinde olacaktır.
* * *
Bir
husus ta şudur ki;
Gazi
Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk Dili konusundaki hassasiyeti hepimiz tarafından
bilinmektedir. Bu nedenle 1932'de devletten bağımsız olarak “Türk Dili Tetkik
Cemiyeti” kurmuştur. Dil kurultayları düzenlenmiştir. Türk dili ile ilgili ve
dilin sadeleştirilmesi, yabancı kelimelerden arındırılması gibi pek çok
faaliyetlerde bulunmuştur. Çünkü dil kültür demektir. Bir millet dili ile
vardır.
Resmi
düzeyde yani devlet olarak da her yıl 26 Eylül tarihinde Türk Dil Bayramı
kutlanmakta ve dil ödülleri dağıtılmaktadır.
Bu
tarih; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün katılımıyla 1932 yılında düzenlenen I.
Türk Dili Kurultayı’nın açılış günüdür.
Esasen
resmi olarak 88 yıldır kutlanmakta olan bu bayramın Karamanoğlu Mehmet Bey’in
Fermanını ünlettirdiği ve Türkçeyi bir resmi dil olarak ilan ettiği 13 Mayıs
tarihi haftasında kutlanması karışıklığı gidermesi yönünden önemlidir.
Bu
hususta Türk, Türkçe, Türk Dili, Karamanoğlu Mehmet Bey ve Karaman hassasiyeti
olan siyasi yetkililerin, Devlet erkanı olarak kutlanan bu tarihin 12 Mayıs
haftası olarak değiştirilmesi yönünde çalışmaları gerekmektedir.
* * *
Son
yıllarda okullarda “Farklı Lehçeler” adı altında seçmeli derslerinin konulması,
Kürdoloji Enstitülerinin kurulması, Kürtçe Kur’an yazdırılıp meydanlarda
sallanması, ana dilde eğitim isteyen unsurlara fırsat verilmesi, Türk
milletinin 36 etnik grubun bir parçası olduğu, “Ben Türküm dersen, biri de
çıkar ben de Kürdüm der” veya “Ne lüzum var dağa taşa Ne Mutlu Türküm Diyene!
yazmaya...”, “Kürdistan- Lazistan”, “Eyalet sisteminden korkmayalım”, “Mozaik”
gibi ifadelerle; farklı unsurlarla birlikte bir yumruk gibi birlik olmuş Türk
Milletini ayrıştırmakta, Türk milletine, Türk Milletinin inanç, kültür ve
değerlerine zarar vermekte, farklı unsurlarla birlikte bir olan milleti Türklük
hassasiyetinden uzaklaştırmaktadır.
Ne
yazık ki bugün Karaman insanında dil hassasiyetinin kalmadığını görüyorum. Türk
gençleri üzerinde yapılan bölücü, ayrılıkçı ve Türklükten uzak bir nesil
yetiştirme gayretleri başarıya ulaşmış gibi görünüyor.
İnşallah
yanılırım... Bu sene virüs nedeniyle yapılamasa da, bundan sonraki dil
bayramlarını, dil bayramının ruhuna uygun şekilde kutlayan, dil hassasiyetini,
bu ruhu taşıyan Karaman insanı ile birlikte bir bayram havasında hep birlikte
kutlarız.
“Türk
Dilinin Başkenti” isek buna göre Türkçe düşünmeli, Türkçe konuşmalı ve Türkçe
yazmalıyız. Bu topraklarda yaşıyorsak buna mecburuz.
Çünkü
dil kaybolursa millet olma vasfını da yitiririz.
Türk Dil Bayramınız Kutlu Olsun...
sayın Yunus Turan bu yazınıza tüm kalbimle katılıyorum. Alanya'da Karamanoğlu Mehmet Beyin heykeli dikilerek kadirşinaslık gösterirken Karaman'da yıllardır var olan heykelin kaldırılması uygun olmamıştır. Karaman Belediyesi en güzel yere Karamanoğlu Mehmet Beyin heykelini dikerek bu ayıbı kapatmalıdır. Prof.Dr.Kenan KAYNAŞ