Bir şelalenin çağlayışını andırıyordu gür sesi, salonda yankılanıyordu. Haykırıyordu, adeta kendinden geçmiş bir halde, coşkuyla gürlüyordu. Salondan çıt çıkmıyordu. Üzerinde geleneksel kıyafetleri vardı.
Altta şalvar, belinde saçaklı bir kuşak, üstünde keten bir gömlek ve onun üzerinde cepken. Başında keçe külah ve ince bir sarık. Âşık Abdülvahap Kocaman'dan bahsediyorum.
‘Konya Âşıklar Bayramı'ndayız. Atatürk Anıtının karşısında, Gazi Lisesinin yakınlarındaki halk kütüphanesi ( sonradan tiyatro) salonundayız. 1973 ya da 1974 yılı.13-14 yaşlarındayım. Mevlânâ Ortaoku'lunda okuyorum. Gazi Lisesi pansiyonunda parasız yatılı olarak kalıyorum.
Hatırladığım kadarıyla Cumartesi akşamıydı. Salon tıklım tıklım doluydu.
1966 yılında Konya Turizm Derneği Başkanı Şair Feyzi Halıcı'nın başlattığı, her yıl Konya'da düzenlenen Âşıklar Bayramı.
Sahnede Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelmiş 40' ı aşkın âşık/ozan vardı. Ağırlığını Karslı, Erzurumlu ve Çukurovalı ozanların oluşturduğu Türkiye'nin halk şairleri. Kimler yoktu ki, 20.Yüzyılın ülkemizdeki en tanınan, sevilen halk şairleri.
Âşık Murat Çobanoğlu
Âşık Şeref Taşlıova
Âşık Yaşar Reyhanî
Âşık Feymanî
Âşık Abdülvahap Kocaman
Âşık Mevlüt İhsanî
Âşık Hasretî
Sefil Selimî
Halil Karabulut
Âşık Rüstem Alyansoğlu ve diğer âşıklar.
Çeşitli dallarda yarışıyor ve Konyalılara müzik ve şiir ziyafeti sunuyorlardı. Yarıştıkları dallar; türkü, hikâyeli türkü, atışma, leb değmez( dudak değmez), şiir vs.
Yazının girişinde tasvir ettiğim Abdülvahap Kocaman “Vatan Destanı” şiirini okuyordu. Bu şiiriyle o yıl bu dalda birincilik almıştı. Çok etkileyici bir şiir okuma tarzı vardı. Bu şiir şu dörtlükle başlıyordu:
İstiklal Harbinde biz bu vatanı
Başı başa vere vere kurtardık
İnanmazsan git konuştur atanı
Göğsümüzü gere gere kurtardık.
Kendisini yıllar sora Karaman'da Türk Dil Bayramında görmüş ve konuşmuştum. Rahmetle anıyorum.
1991 yılında Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü yaptığımda, Karaman'da da Konya'daki gibi “Âşıklar Bayramı” yapmayı çok istemiş ama destek bulamamıştım. Konya bu güzel geleneği eski coşku ve etkisi olmasa da sürdürüyor. Nice halk şairlerimizin bu platformda kendilerini tanıtıp ünlendiklerini hatırlarsak, bu etkinliğin önemi daha iyi anlaşılır.
Bu vesileyle bu işin hamisi olan Şair Feyzi Halıcı'yı da rahmetle analım. Âşıklar Bayramından gelip geçmiş, bugün hayatta olmayan bütün âşıklarımız/ ozanlarımıza binlerce rahmet.