Kara, kapkara bulutların ufkumuzu
sardığı günlerdi. Ülke işgal edilmiş, silahlar teslim alınmış, ordular
dağılmıştı. Ümitler kırılmış, geleceğimiz kararmıştı.
Fiili
durumu kabul eden, kadere razı olanlar az değildi. Bir de kanına, genine,
tarihine ve milletine güvenenler vardı. Allah, asırlarca kendisine hizmet etmiş
böyle bir milleti dar gününde yüzüstü bırakmaz, kaderine terk etmez diyenler
vardı.
İşte
onlardan bazıları, öyleyse biz de bir şeyler yapmalıyız bu acı sonuca rıza
gösteremeyiz diyorlardı. Kendi aralarında toplantılar yapıp durumu
değerlendiriyor ve hal çareleri arıyorlardı. Bir süre sonra anlaşıldı ki bir
yolbaşçı, bir önder, bir lider gerekliydi. Öne çıkacak, yol gösterecek bir
“Bozkurt” gerekliydi.
Ve o
“Bozkurt” 19 Mayıs 1919’da kurtuluş için Samsun’a ayakbastı. Zor ama kutlu bir
mücadelenin bayrağını açtı. Büyük Türk Milletini, uçurumun kenarından alıp,
yarınlarına ümitle ve kararlılıkla bakacak bir noktaya o “Bozkurt” getirdi. Biz
O’na Atatürk diyoruz. Mustafa Kemal Atatürk…
Evet,
bundan tam 100 yıl önce gün bugün, saat bu saatti. Karar verildi, mücadele
başlatıldı. Planla, programla, kararlılıkla, engelleri aşa aşa devam etti.
Yakın
arkadaşları, silah arkadaşları ve milleti o “Bozkurt”un peşine düştüler.
Biliyorlar ve inanıyorlardı ki, bu yol düze çıkacak, aydınlığa çıkacak, çıktı
da. Zorluklar aşıldı, bedeller ödendi, gelgitler oldu, karamsarlıklar oldu. Ama
mücadele asla terk edilmedi.
İşte bu
mücadele başlayalı 100 yıl oldu, yani bir asır. Bizi bugünlere getiren yolu
gösteren o “Bozkurt”tu ve o yolu açanlar; O “Bozkurt”, arkadaşları, askerleri
ve kendisine çok güvendiği asil milletiydi.
Bu
şanlı mücadele başlarken Milli Mücadelenin yiğit öncüleri tarihinin ve milletin
kendi omuzlarına yüklenmiş olduğu yükün ve sorumluluğun farkındaydılar. Bu işin
sorunun nelere, nerelere varabileceğini gayet iyi biliyorlardı. Ancak, ölümden
ötesi yoktu. Bir kere “Ya İstiklal Ya Ölüm” demişlerdi. Silah yetersiz, para
yok, ortada teşkilat yoktu. Ama ölümü göze almış bir insandan daha tehlikeli
silah ne olabilirdi ki…
Ve her
şey planlanarak, özenle, dikkatle ve imanla yürütüldü. Her adım bir sonraki
adımı takip etti. Her geçen gün ümitler arttı. Milli Mücadeleye ve öncülerine
inananların sayıları da her geçen gün arttı. Zafere olan inanç güçlendi. Tarihi
yeniden yazdığını bilen yiğitler imanla direndiler, mücadele ettiler ve
savaştılar.
Bugün
bir takım kansızlar ve soysuzlar inkâr etseler de, görmezlikten gelseler de bu
mücadele bir ölüm-kalım mücadelesiydi.
Sonuçta
kazanan tarihin asil evladı, Türk Milletiydi. Tarihimizin her zor döneminle,
her karanlık anında olduğu gibi, bizi zafere götürecek bir “Bozkurt” düşmüştü
önümüze, biz o’na Atatürk diyoruz.
Biz
şimdi, bağımsızlığımızı, kimliğimizi, devletimizi bize kazandıran şeyin, o
büyük yürüyüş ve Milli Mücadelenin olduğunu biliyoruz.
100 yıl sonra, bu şanlı mücadeleyi başlatarak başarıya ulaştıran “Bozkurt”u ve yol arkadaşlarını minnetle, özlemle saygıyla anıyoruz. Bu mücadelenin önemini, değerini bilerek, bir asır öncesinin asil öncülerini selamlıyoruz.
Allah onlardan ebedi razı olsun mekanları CENNET olsun..Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşları....Evet Rahmetli Dedem Abdülaziz Kürekçi sabahlara kadar anlatırdı bizler pür dikkat dinlerdik uyku fa*** yanımıza yanaşamazdı..Aldığı İSTİKLAL madalyası ve Kılınç'ı bizlere ebedi armagandı..Dedemin vefatından Sonra Babam Hikmet Kürekçi'de idi..Babam Rahmetli olunca..Kıbrıs Gazisi o*** ortaca kardeşim Sedat Kürekçi hepimizin adına Gaziler Derneğine hediye etti..Anlatırdı Rahmetli Dedem..Savaş günlerini...buralara yazmak satırlar yetmez ki..Cümlesi Nur içinde CENNET'in köşklerinde....ve bizler iftihar ile şimdi torunlarımıza anlatıyoruz..Dedemden dinlediklerimizi..teşekkürler ederiz hocam bizleri aldın cepheden..cephelere götürdün..
RUHLARI ŞAD, MEKANLARI CENNET OLSUN. BU VATAN VE EVLATLARI ONLARA KIYAMETE KADAR MİNNETTAR OLACAKTIR.
Sayın Hocam, duygularımıza tercüman o*** yazınız i..Sayın Hocam, duygularımıza tercüman olan yazınız için teşekkür ederim. Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve milletimizin kurtuluşu için mücadele eden bütün şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Allah onlardan razı olsun.
O herhangi bir Bozkurt Degildir.benzeri yoktur..