Kitap okumayı çok severim ve sayısını hatırlayamadığım kadar çok kitap okudum.
Bu gün okuduğum kitabın bir bölümünde AHİ"lik ten bahsediliyor. AHİ'likEmevilerin Arap milliyetçiliği gütmelerine bir tepki olarak Horasan’da doğan Melamilik hareketinin Anadolu’daki uzantılarından biriymiş. AHİ sözcük anlamıyla '' erkek kardeş, arkadaş, cömert ve yiğit'' anlamına geliyor. Ünlü gezgin İbniBatuta ahiler hakkında' ' Anadolu da Türkmen kavimlerinin oturduğu her il, ilçe ve köyde var idiler. Bunların yabancı misafirleri ağırlamada, eşkıyaları takip ederek yok etmede ve halka zulmedenlere karşı koymada eşi ve benzeri yoktur' 'der. Ahi' ler daha sonra sosyal alanda büyük etkinliklere sahip olmuş ve esnaf birliklerini bünyesine dâhil etmiş. Bu nedenle Ahi denince Anadolu'da esnafların sevgiyi, barışı ve doğru ahlakı ilke edinen topluluğu akıllara gelir olmuş. Ahilik organizasyonuna kabul edilenler inisiyatif eğitimin yanı sıra sanat, savaş ve ahlak eğitimlerinden de geçirilirlermiş. Temiz, sağlam mal yapıp satmalarıyla ünlenmişler. Organizasyonlarında eşitlik ve adalet esas olmakla birlikte edebe dikkat etmişler üst ve astlarını gayet iyi bilmişler.
Bu organizasyona katılabilmek için bazı şartlar varmış bu şartlara uygun olmayanlar alınmaz hatta daha önce kabul edilip hataları olanlarda ahilikten çıkarılırlarmış. İnsanlara nezaketli olmayanlar, kaba ve küfürlü konuşanlar, yalan söylediği tespit edilenler, başkaları hakkında dedikodu yapanlar, İnsan ve hayvan öldürenler kesinlikle bu organizasyona alınmazmış.
Organizasyona girecekler için tören düzenlenir törende beline kuşak bağlanır, organizasyonun kuralları anlatılır ve bu kurallara kesin itaat edeceğine dair şahsa yemin ettirilirmiş. Şahıs bir üst aşamaya yani kalfalığa geçmeye hazır olduğunda birtakım sınavlardan geçirilir kalfalık sonrası ustalığa kadar yükselirmiş.
Usta olacak kalfaya peştamal bağlandıktan sonra Üstadın önüne getirilirmiş. Üstad kalfanın kulağını tutarak:
"Harama bakma, haram yeme, haram içme. Doğru, sabırlı ve dayanıklı ol. Yalan söyleme. Büyüklerinden önce söze başlama, kimseyi kandırma, kanaatkâr ol. Dünya malına tamah etme. Yanlış ölçme, eksik tartma. Kuvvetli ve üstün durumdayken karşındakini affetmesini bil, kızgınken yumuşak davranmasını bil. Kendin muhtaçken bile başkalarına verecek kadar cömert ol" diye öğüt verdikten sonra kulağını çekerek, ensesine sembolik bir tokat atıp ustalar meclisine "Ne ola, icazet verelim mi" diye sorarmış.
Ahilik ahlakına göre Açık olması gerekenler:
1-Alın: Alnı açık ol, yaptığın bir işten dolayı sana leke gelmesin
2-Kalp: Kalbi açık ol, herkese sevgi göster
3-Kapı: Kapısı açık ol. Sana uzanan elleri geri çevirme. Herkese verici ol, insanları asla geri çevirme.
Ahilik ahlakına göre Kapalı olması gerekenler:
1-Kimsenin hakkına hukukuna el uzatma
2-Bel: Kimsenin namusuna göz dikme
3-Kimsenin hakkında dedikodu yapma ve sır saklamasını bil.
Bundan bir kaç yıl önce arkadaşlarımla Cuma günü fotoğraf amaçlı günübirlik gittiğimizde Mudurnu ilçesindeki son ahilerinin 3 yıl önce vefat ettiğini ve onun işyerini esnafın halen işlettiğini öğrenmiştik. Düzenli olarak Cuma günü sala okunurken esnaf yolun iki yanına diziliyor, esnafın ortak olarak aldıkları ekmek helva orada olanlara dağıtılıyordu. Bu arada Camii minaresinden bolluk, bereket ve esnafın bol kazancı olması içinde dua ediliyordu O töreni fotoğraflama imkânımız olmuştu. Karaman'da bizim mahallemizin adı da AHİ OSMAN mahallesiydi Kim bilir belki Anadolu’muzda hâlâ bir yerlerde Ahi’ler vardır.
NOT: Oğlum Dr. Cengizhan Emre'nin sayfasından alıntıdır.