YAĞMA HASAN’IN BÖREĞİ
TALAT DURU
Ülkemizde yabancı yatırım adı altında büyük bir heves ve teşvik ile emlak satışları yapılmaktadır.
İstanbul, Antalya, Alanya, Bodrum gibi daha birçok güzide şehirlerimizin en müstesna yerlerinde yabancılar mahalleler oluşturmaktadırlar. İstanbul’da Arap Şeyhlerine Tepe’yi ve sahili falan vereceklerine dair söylentiler var. Belki de bu söylentiler gerçekleşmiş olabilir.
Daha yakın tarihte, Suriye, Türkiye hududundaki mayınların temizlenmesiyle, İsrail’e kırk küsür seneliğine kiraya verilmek üzere iken, muhalefetin ve bazı kaynakların müdahalesiyle geri dönüldü. Şeker Piliç’in iflası dolayısı ile bu kuruluş Banvit gibi İsrail’e sessiz sedasız verildi.
Peki ya Karaman da neler dönüyor. Yurdun birçok yerinde olduğu gibi Karaman’da köyler, Ayrancı’da 3 köy, Ereğli Akgöl yatağı İsrail’e, Nurettin Ünsay’ın meyve suyu fabrikası Almanlara, Şarap fabrikası İtalyanlara satılmış. Yabancılara verilen bu mülklerin tapuları aynen Türk vatandaşı olmuş gibi altındaki arsalar ile verilmektedir. Her lafın gelişinde bir karış toprağımızı kimseye vermeyiz sözünü sık sık kullanırız. Ama bir karış şöyle dursun şimdi fersah fersah topraklar gidiyor.
Peki dış devletlerde bu satışlar nasıl yapılıyor. İspanya’yı örnek alalım. Vatan Gazetesi 2 Şubat 2013 tarihli nüshasında bu konuya yer vermiş. Haberinde Türkler de dahil birçok yabancı devletlere konut satışı yapılmaktadır. Alış satış muamelesinde arsa payı yok. Ve 10 yıllık oturma izni var. 10 yıl dolunca evi terk etmek zorundasınız. Almanya’da satın alınan konutun arsa payı yok. Adamlar bir santim toprağını kimseye vermiyorlar. Bu kadar olumsuzlukların içerisinde sevindirici bir haber çıka geldi.
Türkiye Antartika’da bir üst kuruyormuş. Dağı Tepeyi alıp da Antartika’ya mı gideceğiz yoksa? Tası tavayı toplayıp yorgan simit yol Antartika…