Varlıkları günden güne azalan serçelerin hikayesi aslında bizim hikayemiz. Bizlerin yaşam kalitesindeki düşüşün bir işareti belki de kuşların terki diyar etmeleri. Çünkü şehirler giderek daha da betonlaşıyor. Yeşil alanlar azalıyor. İnsanlar yaşam alanlarını genişleteyim derken, doğal alanları yok ediyor. Bir de Korona Salgını herhalde işin tuzu/biberi oldu sanki.
Her sabah onların sesiyle uyanmaya alışık olduğumuz şehirde son günlerde bir gariplik, daha doğrusu bir sessizlik olduğunu Ahmet abi fark etmiş. Bir sabah gazetenin penceresine bizleri çağırarak "Gelin çocuklar dışarıya bir bakın ve ne eksik onu söyleyin" dedi. Bizde merakla pencereden dışarıya baktık. Bizim Ofisin penceresi Hacıbeyler Camisinin bahçesine bakıyor. İlk baktığımda gözüme çarpan bir şey olmadı. Ama iyice dikkatli bakınca hiç kuş sesi duymadığımı ve ağaçlarda bir tane bile kuş olmadığını fark ettim. Acaba burada mı göremedik serçeleri diyerek eve giderken yolumun üzerindeki tüm parklara ve ağaçlara da baktım ama oralarda da tek bir serçe dahi göremedim.
Umarım gittikleri yerden biran önce dönerler. Zira serçeler olmadan Karaman pek bir sessizleşti.
Şiirlere, şarkılara konu olan serçelerin biranda ortadan kaybolmasıyla birlikte meydan güvercinlere, saksağanlara kaldı. Onlarda olmasa kuş seslerine hasret kalacağız.
Yorumlar
Kalan Karakter: