“HİÇ BİR SÜS EDEP KADAR GÜZEL DEĞİLDİR”
HZ. ALİ
ADAB-I MUAŞERET
Özden Mısırlıoğlu UYSAL
Okumuş cahil olur mu? Olmaz demeyin! Ahlak, onur, haysiyet, sorumluluk, tevazu, hoşgörü vb. gibi konuları bilmeyip sadece para, diploma ve meslek olarak okul bitirilirse oluyor maalesef. Eğitimde: Düşünen, üreten, çağdaş bireyler değil, hangi meslekte daha çok para kazanırım derdi var. Diploma sadece bir kâğıt parçası… Ahlaklı toplumlarda saygılı nesiller yetişir. Öyle bir zamandan geçiyoruz ki; bilgi, görgü her şey yerlerde.
Belki gençlerimize yabancı gelebilir. Adap kelimesi incelik ve terbiye ile eş anlamlı edebin çoğunluğudur. Muaşeret kelimesi ise beraber yaşayan insanların iyi geçinmesi, birbirlerine nazik davranmaları demektir. Adab-ı Muaşeret bir yaşam tarzıdır, insanını değerine değer katar ve biz buna “görgü kuralları” diyoruz.
60’lı, 70’li, 80’li yıllarda Hayat Bilgisi dersinde:
Büyüklere saygı, küçüklere sevgi göstermek
Temiz ve düzenli olmak, çevreye zarar vermemek
Hasta ve yaşlılara yardım etmek, ziyaret etmek
Selam vermek, yerinde ve zamanında teşekkür etmek ve özür dilemek
Emaneti vaktinde geri vermek
Yardımsever olmak… Hak, hukuk ve adalet gözetmek
Kişilere onur kırıcı konuşmamak, alay etmemek
Kimseyi makam ve mevkisi için büyütüp veya küçültmemek
Konuşurken göz teması kurmak, başkasının sözünü kesmemek
Sigara ile bir yere girmemek
Kendini övmemek, mütevazı olmak… vb gibi.
Toplum içinde yapmamamız ve yapmamız gereken erdemli davranışları anlatan “Adab-ı muaşeret” konuları işlenirdi. O yıllarda donanımlı, bilgili bir nesil yetiştirildi.
Neden bilinmez bir anda kaldırıldı müfredattan… Bizler o dönemin öğrencileriydik. O yıllarda cep telefonu, internet yoktu ama yine de birbirimizle çok güzel haberleşirdik.
Küfürlü konuşulmaz, efendilik bozulmazdı. Kitap okumak en büyük vazifemizdi. Saygılıydık, edepliydik. Biz çok güzel öğrencilerdik. Hayat zordu belki o zaman ama şimdiki gibi kayıp bir kuşak değildik. Hayatın çok güzel bir anlamı vardı ve bizim çok güzel hayallerimiz…
Nitekim iyi bir terbiye ile eğitim aldığımız için özümüz hiç değişmedi ve bozulmadık.
Günümüzde ise maalesef kimsenin kimseye vakti yok, tahammülü yok, ihtiyacı yok. Herkes yoğun ve tek başına… Ellerindeki cep telefonları onlara öğretilen yapmacık sahte yaşantılarla beyinlerini yıkıyor.
Ve bir de madalyonun öteki yüzü var. Emek çekmeden bir şeylere, bir yerlere ulaşma çabası… Yalakalık. Menfaat umduğu kişiyi veya kişileri kendi onurunu ayaklar altına alarak, ikiyüzlülükle yere göğe sığdıramama durumu.
İnsanoğlu bir bozulsun hele bozulduğu zaman insandan tehlikelisi yoktur.
Ne oldu da biz böyle olduk? Bizim değil alınan bu kültürler, hayatlar… Reklamlarla desteklenen internet ile beyni ele geçirilmiş insanlar olduk. Birbirimize yabancı, yalnızlıklarımızla yaşar olduk.
Biz mi istemiştik yoksa birileri mi böyle olsun istedi. Bence hemen tekrar “Hayat Bilgisi” derslerine geri dönelim. Bir an evvel okullarda önce adap okutulmalı. Akademik dersler daha sonra verilmelidir. Yoksa sadece kendini düşünen sorumsuz ve saygısız robot gibi bir nesil yetişiyor.
Allah karşımıza haddini, kendini ve edebini bilen güzel insanlar çıkarsın. Zira “hiçbir süs edep kadar güzel değildir”
Not: Bu yazının konusu yazı editörüm sevgili Yasemin Cicibıyık ile güneşli bir kış ikindisi sohbetimizden… Kendileri “Sevgili yazarım tane tane ne güzel anlatıyorsunuz, bunu bir yazıya dökmenin vakti gelmedi mi sizce de…” dedi.
Sanırım hepimiz aynı konudan mustaribiz! Hatırlatmayı vazife sayan tüm insanlığa armağanımız olsun.
Konu seçimleriniz gerçekten mükemmel. Kaleminize sağlık hocam
Her şey eskiden daha güzeldi ne büyük belli ne küçük gelenek görenek kalmadı
Sorumsuz ve sorunlu bir nesil çıktı ortaya Eski eğitim sistemi daha güzeldi.
İnsanoğlu bir bozulsun hele ondan tehlikelisi yoktur
Edep unutulunca etraf arsızlarla doldu. lütfen bu konuları daha çok yazın. .. Emeklerinize sağlık.
Bizler iyi bir eğitim aldik şimdiki gençlere acıyorum ömürleri telefonla geçiyor
Yazılarınız harika Özden Hanımcığım. Sizi canı gönülden tebrik ediyorum.
Kalemine sağlık Annem..
İlim geride kaldı ille edep ille edep demiş YUNUS EMRE
Ne oldu bize demişsiniz..gerçekten ne oldu bize de böyle olduk. Bizi anlatmiş yazınız
Kaleminize sağlık. .anlayana anlamak isteyene
Çok güzel anlatmışsın Arkadaşım Seni Alkışlıyorum Selamlar
Edep başka bir mevzu azizim,okumakla olmuyor... Yüreğinize sağlık...
Eskiye döndüm bir anda...
Ne güzel anlamışsınız.kaleminize sağlık özden hanım
ah nerde o eski günler