“YENİ TOLBUNAR YOLU”
Mükremin Kızılca
Bilindiği gibi Güneyyurtlular arabayla 30 - 40 senedir Güneyyurtla Tolbunar /Balkusan yaylası arasındaki 13 km tutan kısa yolu 50 km mesafe kat ederek Ermenek üzerinden gidiyorlardı. Neden 30 yıl önce? Zira daha önceleri şimdiki yol çalışmalarının yapıldığı Kuşakpınardan, İzvit kebeninden, Zicciden veya Boncuk çayırından dört saatte at, katır ve eşeklerle yapılıyordu ulaşım. Bu ulaşımı 40 yaşın üstündekiler gördüler ve yaşadılar.
Bilindiği gibi Güneyyurtlular arabayla 30 - 40 senedir Güneyyurtla Tolbunar / Balkusan yaylası arasındaki 13 km tutan kısa yolu 50 km mesafe kat ederek Ermenek üzerinden gidiyorlardı. Neden 30 yıl önce? Zira daha önceleri şimdiki yol çalışmalarının yapıldığı Kuşakpınardan, İzvit kebeninden, Zicciden veya Boncuk çayırından dört saatte at, katır ve eşeklerle yapılıyordu ulaşım. Bu ulaşımı 40 yaşın üstündekiler gördüler ve yaşadılar.
Yaylalarımıza ulaşımın neden zor olduğunu yani neden teknolojinin bizim yaylalarımıza ve oraların aydınlatılmasına erişemediğini bıkmadan yazdık ve dillendirdik. Elektrik idaresi Allaha şükür olaya el atmadan halkımız güneş enerjisiyle aydınlatma meselesini çözmeyi başardılar. 1990’lı yıllardan sonra ulaşım için traktör geçecek kadar yollar da açıldı ancak özel arabasıyla ve toplu taşıma araçlarıyla halkımız yine Ermenek üzerinden Tolbunar’a 50 km mesafe kat ederek ulaşmayı sürdürdü. Bu durum halka bıkkınlık verdi, devletin vakıf ilanı da tuzu biberi oldu ve yaylalardan üreticilerimiz soğudu. 2000’li yıllarda Kuşakpınar üzerinden bir yol yapıldı ancak dev kepirleri aşmak, arabaların altının kayalara sürtmesi tercih edilmesini yine sağlayamadı. Dindebol (Katranlı) yolu da aynı uzaklıktaydı ve zirveden sonrası aynıydı. Ama şimdi durum farklıydı çünkü vakıf dedikleri araziyi devlet sahiplerine satmaya karar vermişti veya kirayla da sahipleri işletebilecekti bu nedenlerle artık yeniden hareketlenen yaylacılığımızın önün aşmak için herkesin arabasıyla, patpatlarıyla 13 km’den sonra ulaşabileceği acil bir yola ihtiyaç vardı. İşte bu sıralarda Güneyyurt belediye başkanı Sayın Celil Yağız bir projeye daha imza atmıştı: Kızılin önünden Üssüze ulaştıktan sonra Tolbunar’a inmek. 26 Kasım 2015 günü Güneyyurt belediye başkanı Sayın Celil Yağızla beraber Güneyyurt Balkusan yaylası daha doğrusu Yarıkbunar ve Tolbunar arasını 13 km ye düşürecek yeni yol çalışmasının olduğu yeri gezmeye gittik.
Yolculuk esnasında sayın başkandan: yayladaki vakıf arazilerinin fiyatlarının bilindiği gibi bahçeler 850, kıraçlar 350 şeklinde bağlandığını ve altı ayda bir taksitle sekiz defada yani dört senede ödeneceğini ilave ettiler. Ayrıca sayın başkanımızdan her şey normal giderse ileriye dönük aldığım bir müjdeyi de sizlerle burada paylaşıyorum: Güneyyurt belediyesi bünyesine katılacak yayla arazileri ileride Güneyyurtlulara sulak hale getirilerek yazlık yapmak üzere biner metre parselle satılabilecek. Bu kategoride en büyük belediye hissesi Katran kebeni önünde yani Kocözde bulunuyor. Aslında yine belediyemiz Kuşakpınardan Tolbunara ulaşımı sağlayan bir yol yapmıştı daha önceleri hatta geçen yıl bu yolu yakından gördüm. Ancak devamlı takip edilmesi gereken ve oturtulmuş olması lazım geldiğinden halk traktör dışında arabalarıyla bu yoldan gitmeye rağbet etmediler. Boğaz ağzının kepirli dönmelerini onarmak ve oturtmak daha zor diyerek bu yola özel idareden donanım teminiyle başlanmıştır. O gün aynen Dua sekisinden sola dönerek Kuşakpınara varmadan Çarşağın ortasından Ardıçlı belene döndük. Bu yol Ardıçlı belene kadar daha önce orman tarafından yapılmıştı. Ardıçlı belenden tam da Kızılinin önüne yakın bir dönme yapılarak normal bir eğimle Çarşağın başındaki Kuşakpınardan gelen eski yola kavuşturmayı amaçlamış çalışmalar. Bir operatör hem taş kırıyor hem de sağına atarak yol açıyordu. Önceden gidebileceği alanı bir kırıyor sonra geri dönüp temizliyordu. Şimdi 4 metre boyunda bir kaya kütlesine gelip dayanmıştı, bu kayayı yakından inceledik: içi baştanbaşa fosil kalıntılarıyla doluydu. Operatör bunun işlerini kolaylaştırdığını söyledi çünkü hayvan fosillerinin olduğu yerler makineye kolaylık sağlıyordu. Burayı aştığımızda Çarşağın başına ulaşmaya 200-300 metre kadar bir ara kalmıştı. Ekip olarak güzergâhın belli işaretlerle belirlendiği bu arayı da gezdik ve gördük. Ardıçlı beleni de daha önce orman idaresi yolla parsellemişti. Bunun arıcılar için yapıldığını öğreniyoruz. Kasabamızın adeta bir teras katından izlenir gibi müşahede edilebildiği gölcükten sonra ikinci bir yüksek teras katıdır Ardıçlı belen. Başkanımız yol bittikten sonra burayı bir piknik alanı olarak donatabileceklerini ifade ettiler. Ayrıca yöreye bal ve fıstık ormanı projelerinin de uygulanabileceğini eklediler. İkindinden sonra Ahmet Koç merhumun yemeğinde Kadir Kızılca da vardı aynı masada. Bizim geziyi anlatmamız üzerine Kadir Hoca: birader dedi: sen bunu 6 sene önce “2014 te Güneyyurt” adıyla yazmıştın. Evet, şimdi onu “2023 de Güneyyurt” olarak değiştiriyoruz, dedim. Sonuçlanacağından inşallah emin olduğumuz bu kestirme Yayla yolunun halkımıza ve bölgeye hayırlı olmasını dilerim.