HAC YAPILAN YERLERDE YAPILANLAR YETERLİ Mİ?
Muzaffer CAN
Mekke şimdiye kadar hiç görülmediği kadar büyük bir inşaat sahası olmuştur. Bu yapılanlar şüphesiz ki Müslümanlara daha iyi hac ve umre hizmeti vermek içindir. Bu vesile ile oraya hizmeti geçen idarecileri ve diğer hizmeti geçenleri de kutluyoruz ve tebrik ediyoruz. Allah bu mübarek hizmetlerin bitmesini görmeyi nasip etsin.
Ancak bu hizmetlerin yürütülmesi sanıldığı kadar kolay olmamaktadır. Bunun bir çok nedeni vardır:
Burada yaşayan halkın çok farklı bir yaşayış tarzı vardı, kimi çölde bedeviliği, kimi kıyılarda denizde elde ettiği ürünü, bir bölümü şehirlere yerleşmiş ama kabileye dayanan hayatı, diğerleri şehirli fakat şehirlerin küçük oluşları ve seyrek oluşları, aynı zamanda diğer ülke şehirlerine son derece uzak oluşları ve geçmişinde büyük devletler ve uygarlıkların bulunmaması baş sorundu.
Hatta Arabistan yarım adası, halkın tümü ile temsil edildiği devleti ilk defa görmüştü. Kurulma aşamasında belki de dünyanın en fakir ülkelerinden biri iken, hükümettin istikrarlı oluşu ve en kaliteli petrolün arabistan da çıkması kısa bir süre içinde ülkeyi en zengin ülkelerden biri haline getirdi.
Fakat ilim, sanayi ve teknoloji, bunlara bağlı gelişimler bu petrole dayalı zenginliğe ayak uyduramayınca ülkenin bilime dayalı her meselesinde bir türlü istenen hedefe varılamadı, çok yavaş hareket eden ilim, bir türlü ivme kazanmadı. Hükümet eğitim için tam seferberlik ilan etti ve bunun için gereken parayı hiç bir zaman kısmadı. Yönetim baştan beri iyi yetişmiş bir ekipte idi, bu ekibinde yüzde itibarıyla en fazlası Melik Abdülaziz’in çocuklarından oluşuyordu, hepsi de dünyanın en saygın üniversitelerinde okumuşlardı.
Buna rağmen istenilen sonuç alınamamıştır. Çünkü halk bir türlü okulda okumaya yatkın değildi. İşte sonradan zengin olmuş, hata zenginliği tavan yapmış insanlar için öyle büyük çaplı bir inşaata başlamak kolay değildir. Onun içinde Mekke'de ki Kabe-i Muazzama ve diğer hac yerini akıl almaz paralar harcanarak büyük bir şantiyeye dönüşmüş olmasına rağmen iş kazalarında büyük ihmaller olmaktadır.
Elbette insan kusursuz değildir, yaptığı da insan yapısı olunca ne kadar itina edilirse edilsin, bir süre sonra o da yıpranıp kafi hizmet verememeğe başlayacaktır, denilebilir. Ama Kabeden söz ediyoruz. o halde ütün İslam ülkelerini ilgilendiren bir konunun planlanması bile çağlar üstü, onları aşan bir planlama olmalıdır. Devam edecek.