FETİH SURESİ
BİSMİ-LLAHİ- R-RAHMANİ-R- RAHİM
Muzaffer CAN
1-Şüphesiz biz, fethin gayet anlaşılır olanı ile fetih yapıverdik ki sana;
2-(böylece) Allah, günahından, önceki yaptıklarını ve sonra yapacaklarını bağışlasın, sana verdiği nimetini tamamlasın ve doğru yolu göstersin sana.
3-Allah yardım edecek, değerli bir zaferle sana.
4-Müminlerin gönüllerine, inançlarına rağmen imanları gürleşsin diye güveni indiren Odur. Ona aittir göklerin ve yerin orduları, Allah her şeyi bilendir ve almıştır her şeyi hükmü altına.
5-Müminleri ve mümineleri, sonsuza kadar kalacakları cennetlere koysun, onlardan günahlarını kaldırsın. İşte bu, büyük bir kazanç olmuştur Allah katında.
6-Allah hakkında tahminlerin en kötüsünü yapan münafıkları ve münafık kadınları, müşrik ve müşrike kadınları da (böylece) azap etsin. Kötü düşündükleri gelsin başlarına. Allah bunlara öfkelenmiş, la’net etmiş, Ne kötüdür varacakları yer, cehennemi hazırlamıştır onlara.
7-Allahındır göklerin ve yerin orduları. Allah izzetli ve her şeyi almıştır hükmü altına.
8-Biz gönderdik seni şahitliğe, müjdelemeğe ve uyarmağa.
9-(Bn surette siz) Allaha ve Rasül’üne inanacak, ululayacak, ağırlığını anlayacak ve sabah akşam tesbih edeceksiniz Ona.
10-Sana biat için el verenler, -gerçekte- Allah’a-el vermekteler, Allah’ın eli-yse- ellerinin üstündedir. Kim el verdiği anlaşmayı bozarsa, acak kendi aleyhine bozmaktadır. Allahla anlaşmasına vefa gösterirse, yakında büyük bir ücret verecek ona.
11-Bedevilerden -yola çıkmayıp- geri kalanlar sana; “Bizi, “mallarımız ve çocuklarımız oyaladı, sen bizim bağışlanmamız isteyiver” diyecekler ve gönüllerinde bulunmayan şeyi dilleriyle söylerler. De ki; Eğer Allah- size bir zarar vermek istese ve ya bir fayda vermek istese sizi Allah’tan kurtarmaya kimin gücü yeter? Belki Allah haberdardır yaptıklarınıza.
12-Üstelik Peygamber ve müminleri bir daha ailelerine dönemeyecek sandınız. Bu kalplerinizde güzel göründü de kötü bir tahmınde bulundunuz ve öyle Bir toplum oldunuz ki ölü sayıla.
13-Biz kafirlere bir alev hazırladık kim Allah ve Rasülüne inanmıyorsa.
14-Göklerin ve yerin hükümranlığı Onundur, dilediğini bağışlar dilediğini de azap eder, Allah bağışlamağa ve acımağa.
15-Siz ganimeti almaya gidince, Allahın kelamını değiştirmeyi arzulayan bu geride otorup kalanlar; “bırakın da sizi takip edelim” derler. Sen “asla bizi yakap etmeyeceksiniz” de. Keza Allah’ta önce böyle demişti. Onlar “belki bizi kıskanıyorsunuz” diyecekler. Aksine, onlar pek az anlıyorlar.
16-Bedevilerden geri kalanlara; “Siz yakında şiddetli harbi iyi bilen bir kavme “ya öldürülecek ya da müslüman olacaksınız” diye davet edileceksiniz. Eğer itaat ederseniz Allah size güzel bir ücret verektir, eğer bundan önce yüz çevirdiğiniz gibi kaçarsanız, -o zaman- size azabeder sizi can yakan bir azapla.
17-Harp için köre sıkıntı yoktur, hastaya da sıkıntı yoktur. Kim Allah ve Rasülüne itaat ederse onu aşağısından ırmaklar akan cennetlere koyar, kim yüz çevirirse azap eder, can yakan bir azapla.
18-Ağacın altında sana biat edildiğinde, Allah mü’minlerden razı olmuştur, kalplerinde ne olduğunu bilmiş, üzerlerine sükuneti indirmiş, onları yakın bir fetihle müjdelemiş,
19-daha ele geçecek çok ganimetlerle de (mükafatlandırdı). Allah izzetlidir hakimdir -kendi sırrına-.
20-Allah size alacağınız çok ganimet vaat etti, sizi buna acele ettirdi, müminlere delil olsun diye sizden insanların ellerini çektirip, çıkardı dosdoğru yola.
21-Takdir edemediğiniz bir diğeri var, Allah onu kuşatmıştır. Ve Allah her şeye kadirdir.
22-Kafirler sizinle çarpışmış olsalardı, arkasını döner kaçıp giderlerdi. Ne dost, ne de yardımcı bulurlardı sonra.
23-Önceden geçen sünnetidir Allah’ın. Allahın sünnetinde değişiklik bulamayacaksın asla (23).
24-Kafirlere karşı size zafer veren, ardından Mekke vadisinde onların sizden, sizin ellerinizi onlardan çektiren Odur. Allah ne yaptıklarınızı görendir.
25-Onlar iman etmeyen, sizi mescitten kovan ve kesim yerine gitmeyi bekleyen hedy kurbanınıza engel olanlardır. Senin bilmediğin Mümin erkekler le mümin kadınları çiğneme korkusu olmasaydı olardan size ilimsiz bir sıkıntı dokunacaktı, bu Allahın dilediğini rahmetine koyması için böyledir. Eğer ayrışmamış olsalardı, elbet içlerinden kafirleri azap ederdik elem veren azapla.
26-İnkar edenler kalplerindeki taassubu, cahiliye taassubunu uydurduklarında, Allah’ta sekinesini Rasülüne ve müminlere indirdi, zaten ehli oldukları takva kelimesine bağladı Allah her şeyi bilendir.
27-Yemin olsun ki Allah, “inşallah kesin mescid-i Harama, güven içinde, başları kazınmış olarak veya kısaltılmış olarak kokusuzca gireceksiniz diyen Rasülünün rrüyasını doğrulamış, kalplerindekini bilmiş, ayrıca yakında gerçekleşecek (Mekke) fethiyle müjdelemiştir.
28-Rasülünü hidayet ve hak din ile bütün dinlere meydan okusun diye göndermiştir. Yeter Allah şahit olarak.
29-Muhammed Allah Rasülüdür, Onun beraberindekiler kafirlere karşı çok şiddetli, kendi aralarında çok merhametlilerdir. Sen onları çokça ruku ve secde ederken görürsün, Allahtan daha fazlasını ve kendilerinden razı olmasını dilerler, yüzlerindeki simâları secdenin alametidir. Bunun Tevratta örneği, İncilde de örneği; “Tıpkı filizini çıkarmış, seviyesini /boyu köküne uygunlaşmış, kafirleri kızdırmak için ziraatçileri sevindiren” bir ekindir. Büyük bir ücret ve bağışlanma vadetti Allah, iman edenlere ve içlerinden yararlı amel yapanlara.
FETİH SURESİ SONU