Emekli hayatı değerlendirebilenler için güzel. Değişik uğraşlar ve sosyal etkinlikler içinde olduğumuzdan emekli olduktan sonra hayatımız sanki biraz daha hareketlendi.
Şu dostlar yok mu şu dostlar. Tahrik ettiler, biraz da gaz verdiler. Lise çağlarından beri duygularımızı döktüğümüz satırların şiir oluğunu iddia ederek bizi de şair yapıverdiler.
1968 yılında daha çocuk yaşlardan beri makale yazarak zaten aşina olduğumuz bir ortamda, edebiyat ortamında buluverdik kendimizi. Makale konusunda iddialı olsak da şiir konusunda, hala çömez ve kalfa sayarız kendimizi ama yine de bine yakın şiir ve 5 kitap çıkıverdi ortaya.
O camianın en heyecanlı bölümü de kitap fuarları. Türkiye’nin en büyük edebiyat değeri olan İLESAM (Türkiye İlim Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) eserlerin tescili ve eser sahiplerinin dayanışması adına bizleri bağrına alıverdi. İLESAM ve çok sayıda kültür kurumu da bu fuarlarda bizleri davetle onurlandırıyor. Ayrıca kitaplarımızı basan ÇİMKE, CİMKİTAP vb yayınevleri de bizleri bu fuarlarda kadrolu elemen gibi yanında görmek istiyor. Elbette bunlar bizlere moral ve mutluluk kaynağı oluyor.
Bu fuarlar arasında Ankara Kitap Fuarlarının önemli bir yeri var. Zira bu fuar uluslararası ve çok kapsamlı. Ayrıca Ankara hatırı sayılır Karamanlı barındırıyor.
Bu fuarlara gittiğimizde uzun süredir görmediğimiz hemşerilerimiz lütfedip koşarak geliyorlar ve büyük bir kaynaşma oluyor. Hatta zaman zaman fuar alanının en kalabalık bölgesi oluyor bizim mekân. Öyle ki ilerlemiş yaşına ve hastalığına rağmen tüm gücü ile yanımızda olanlar bizi ziyadesi ile duygulandırıyor. Sağ olsunlar. Var olsunlar.
Bu yıl da yerimiz ve zamanımız ayrılarak davet edildik. Yol göründü. 4 Aralık Çarşamba günü öğle saatlerinde itibaren orada olacağız. Akşam da Karamanın Ankara’daki ayağı KAREV de Karamanlı öğrencilerimizle bir sohbet tertiplenmiş. Orada olacağız.
Bu fuarlar yayınevleri için ne ifade eder bilmeyiz, karışmayız ama şair ve yazarlar için kesinlikle ama kesinlikle maddi bir yönü olmayan faaliyetler. Belki de eksi yazan faaliyetler. Ama o fuarlarda oluşan kültür ve dostluk ortamı başka hiçbir bedelle oluşturulamaz. Hatta Ankara’da yaşayıp da uzun süre birbirini görmeyen Karamanlı dostlar bile bizim sayemizde orada buluşuveriyor.
Uluslararası niteliği dolayısı ile ileri gelen yazar ve fikir adamları ile buluşma, görüşme ve fikir alışverişine vesile oluyor.
En büyük kazanım da Karaman isminin böyle bir fuarda gündeme gelmesi ve Karamanın tanıtımı. Son yıllarda defalarca katıldığımız bu fuarda bu noktadan çok olumlu sonuçlar gördük, yaşadık.
4 Aralık 2024 Çarşamba günü Allahtan bir mani gelmez ise yine Ankara’da, ATO Congresium Salonlarında ve E-803 standında olacağız. Osman Nuri Koçak, Mestan Karabacak, Hikmet Elitaş ve ben… Akşam Da Veli Bozkır Beyin tertip ettiği KAREV öğrenci sohbeti için KAREV binasındayız.
Ankara’da yaşayan ve özlediğimiz Karamanlıları görmeyi umut ediyor, bekliyoruz.