İşçi bir ailenin pısırık çocuğuyum. Gittiğim Alman okulunda azınlığım 7 yaşıma ağır bir yük taşıyorum. Büyüdükçe ne demek olduğunu anladığım.
Alman çocukları ile ilk tartışmamda "Sen Türk'sün defol" dediklerini hiç unutamam. Bir kenara çekilip içimi çeke çeke ağlamıştım. En sevdiğim Afrika kökenli arkadaşım Andy teselli etmeye çalışmıştı beni... Beni ağlarken gören ilk öğretmenim Ute Waldman dizlerini yere çöküp bana " Siz Türkler çok iyi insanlarsınız, çalışkansınız, temizsiniz, büyüksünüz, sakın korkma.." demişti. Ben büyük bir millet olduğumuzu ilk kez, gözlerimin içine baka baka konuşan bir Alman öğretmeninden öğrenmiştim.
Kararan ve korkan kalbim bu bilgiyle aydınlanmıştı. Bugün bir kez daha anlıyorum ki, dünyanın neresinde olursa olsun bilginin ışığını karanlığa taşıyanlar yalnızca ve yalnız Öğretmenlerdir.
Bu bilgi şiarım, varlığıma anlam katan öğretmenlerim hep kıymetlim oldular.
Türkiye'ye kesin dönüş yaptıktan bir yıl sonra ilk öğretmenim Frau Waldman (1985/Berlin) bana arkadaşlarımla birlikte bir kartpostal gönderdi. Baktıkça içimde bir çocuk koşuyor Seyit Onbaşı gücünde, çünkü biz büyük bir milletiz.
İlk öğretmenim Frau Waldman şimdi nerededir, hayatta mıdır? bilmem ama... Ağlayan bir çocuğun tebessümünde ve cesaretinin hep baş köşesinde olduğunu biliyorum.
Türkiye'ye kesin dönüş yaptıktan sonra ilkokula 3. sınıftan sonra Gazi İlkokulu'nda devam ettim. İlkokul öğretmenim Kadriye Sevim bize gazete okuyalım diye gazeteden ev ödevleri verirdi. Büyük milletin zafere giden yolunda, atalarımızın cephelerde gazete okuduğunu anlatırdı uzun uzun...
Biz! Sizlerle büyük bir milletiz Öğretmenim. Bunu tüm dünya da biliyor! 39 yıl önce ilkokul Öğretmenim söylemişti. Bu ülkenin kuruluş ve kurtuluş ayarlarından birisi okumak! Kadriye Öğretmenim öğretmişti.
Büyük Türk milletinin; aklı hür, fikri hür, vicdanı hür bir evladı olarak hem okudum hem de yazdım öğretmenim. Memleket gazetesinde yaktığım tüm çoban ateşlerinde, başta Başöğretmenim Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, varlığıma anlam katan tüm öğretmenlerime sonsuz sevgi ve minnetle...
Bütün bunların hepsi...
"Sayenizde Öğretmenim"
Öğretmenliğin, insanın insani özelliklerini ortaya çıkaran bir meslek olduğunu, sevginin, ulusal ve evrensel insani değerlerin okulda kazanıldığını, hayatımızın bütün evrelerini mutlu yaşayabileceğimiz alışkanlıkların öğretmenler sayesinde kazanılabileceğini çok güzel anlatmışsınız. Kaleminize, yüreğinize sağlık, Teşekkür ediyorum Mahmut DEMİR Emekli Eğitim Müfettişi