Bu yıl ilki gerçekleştirilen Karaman'da Yunus Emre Günleri etkinlikleri için safları sıklaştıran herkese bir teşekkür borcumuz var.
Bizim gördüğümüz sahnenin ön yüzüydü ve her şey o kadar güzeldi ki... Bu tür etkinlikleri böylesi bir günde ayağa kaldırmanın hiç de kolay olmayan tarafı ise sahnenin arka yüzüdür. Sahnenin arka tarafında duran başta Kartap Ailesi olmak üzere, destek veren kıymetli iş insanlarımıza, Karaman vakıf ve derneklerine, elini taşın altına koyan, emek veren, kafa yoran herkese teşekkür ederiz. Gördük ki safları sıkı tutmanın adıdır "Yunus"
"Sorumluluğumuz" diye yola çıkan gönüllü bir ekip olan Kartap Ailesi dilerim hiç ara vermeden yola devam edebilsinler. Bunu bütün kalbimle diliyorum. O halde Karaman için safları sıkı tutmaktan başka çaremiz yok. Arayıp bulana, gönlü olana, gören göze, bilen dile her günümüz "Yunus"
Öyle incecik bir ifadesi var ki Yunus'un, hangimizin kalbinde bir kar tanesi gibi erimiyor... Bazen bir dizesi günlerce ağzımızda bir akide şekeri gibi duruyor.
Diyor ki Yunus Emre;
"Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır."
Bu sözü alalım ister ceketimizin iç cebine koyalım, ister boynumuzda bir muska gibi taşıyalım. Geçtim karıncayı, yanımızdan geçip gidene, karşımızda atan kalplere yüzümüzü çevirmez olduk. Yönümüzü bir eylemenin yolu, Karamanlı olmanın adıdır "Yunus"
Şimdi bir dem geldi, şâdan olduk hepimiz...
Gönlümüzdeki neşeyi söndürmeye kimsenin kem sözü yetmesin dilerim. Yunus Emre günlerinde kızım Elif, 1500 yıllık bir geçmişi olan doğu enstrümanı santuru ilk kez dinlediğinde 11 yaşındaydı. Etkinlikleri anlamlı kılan şeylerden birisi de budur; sanırım pek çoğunuz da benim gibi bu yaşınızda bu enstrümanı ilk kez dinlediniz çocuklarınız ile birlikte... Öğrenmenin ve bilmenin de adıdır "Yunus"
Hayat çok sıradan değil aslında! Bir şey daha paylaşmak istiyorum. Mebruke Tuncel Minyatür sergisinde kızımın en çok dikkatini şeylerden birisi de sanatçının "İmaret Kapısı" adlı eseri oldu. İnsanı bir ter basıyor 11 yaşındaki çocuğa bir şey anlatırken... Dilim döndüğünce, aklım erdiğince anlatmaya çalıştım anlatmasına da! Bundan sonra yapılacak etkinliklere bilmem ilham olur mu? Erbabı, bileni anlatsa misal...
Sorularımızın da cevabıdır "Yunus"
Mevsim kış iken, ılık ılık bir rüzgar esti memleketimde...
Bu meltemin adıdır "Yunus"
Kalbimizde bir kıpırtı, hecesi aşktır "Yunus"
"Kamu alem birdir bize" diye asırlar öncesinden adını koymaktır "Yunus"
Velhasılı, kendimizi ve kentimizi bilmenin ta kendisidir "Yunus"
Safları sıkı tutalım! Sevgili Karamanlılar
Unutmayalım ki; Ancak ve ancak "Hoş bağ ile bostan olur."uz.
Daha yapılacak çok şey, öğrenilecek çok bilgi, cevap bekleyen çok çocuk, tanınacak çok çalgı, görev alınacak çok vazife var; Sözüm bize, hepimize...
Öyleyse herkes iş başına.
Yine gönlün kadar geniş, özün kadar güzel bir yazı Yasemin... İşte her anne baba sizin gibi bilinçli, vatansever ve bilim, ilim meraklı çocuklar yetiştirmeli ki, imaret kapısının anlamını, Yunus un düşüncelerinin evrenselliğini, sevmeyi, sevilmeyi anlasın, dünyaya barışı aşılasın... İyi ki varsın, iyi ki varsın...
Nasıl da güzel dile gelmiş "Yunus", yüreginize sağlık