Seçim kampanyasında
sona geldik. Karaman son yıllarda siyasete bir adab kazandırmayı başarmış bir
il oldu. Dilerim ve isterim gelecek yıllarda bu olgun duruşuna başka
güzellikler de ekler. Tüm siyasi parti teşkilatlarına ve adaylarına bir
Karamanlı olarak bende müteşekkirim.
Belediye Başkan
adaylarının her biri seçim kampanyası boyunca canla başla çalıştı. Bu gayretin
ve çabanın karşılığını seçmen pazar günü sandık başında oylayacak. Her
Karamanlı gibi dileğimiz, duamız Karaman kazansın.
Her seçim
kampanyasında yırtılıp atılan seçim afişleri ve broşürleri nedense hep gözüme
battı. Hep bunun daha başka bir yolu olmalı diye kalbim sızladı.
En son sokakta seçim
afişlerini yerden eğilip toplayan 7 yaşlarında bir kız çocuğu gördüm. Seçim
afişlerinin hızla önüne arkasına bakıyordu. Dedim tanıyor musun?
" Yok tanımıyorum. Arkası boşsa toplayacaktım. Eve
götürüp resim yapacaktım" dedi. O sırada annesi bağırdı "Ziynet topla gel o kağıtları, ekmek
yaparken tandırda yakarız" ...
Bir çocuk ve
annesindeki seçim afişlerinin karşılığı buydu.
Muhtemelen akşam eve yorgun argın dönen baba da eşiğe atılan o
broşürlerin farkında bile olmadan
üzerine basıp geçecekti.
Seçim ve geçim hep
kol kola gezdi bu topraklarda. Geçime katkı sağlayan ( Çay, şeker, kahve,
makarna vb) kampanyalar kâğıtta yazılı olandan hep daha çok kıymet gördü (En
büyük sorun da bu oldu!)
Değişmesi elbette
zaman alır. Ama daha akılda kalan bir seçim harcaması yapan şüphesiz hem
akılda, hem de kalbimizde kalacak. Sonuç ne olursa olsun gönüller kazanacak!
Ne bileyim bir
devlet okuluna alınan bir top resim kağıdına iliştirilmiş bir özgeçmiş gibi...
Bir başka okulun kütüphanesine alınan yeni kitaplar ve teneffüste çocuklara
hitap eden bir Belediye başkan adayı gibi... Yada liseli gençlerle halı saha da
küçük bir futbol turnuvası düzenlemek sizi daha iyi anlatamaz mıydı? Yırtılıp
atılan onca kağıt arasında daha kıymetli olmaz mıydı? Seçimi kazanamasanız bile
kalpteki karşılığı en azından bir hayır işlemek olmaz mıydı? Bal gibi olurdu.
Çokta güzel olurdu. Dilerim bu ezberi önümüzdeki ilk seçimde Karaman bozar.
Ziynet kız getirdi
bütün bunları aklıma. O çizdi bu resmi bana. Yazmak elbette Ziynet'e ve bütün
çocuklara borcumdu.
Çocuk deyip geçmeyin
beyler... Kim bilir Belediye başkanı olabilmek belki de çocukların, gençlerin
kalbinden geçiyordur. Karşılaştığım her
orta okul ve lise öğrencisine Belediye
Başkan adaylarının isimlerini sordum. İmamoğlu diyen de oldu, Tayyip Erdoğan
diyen de! "Ben Savaş Bahçeli'yi tutuyorum abla" diyeni de herhalde
hiç unutmam.
Kızım Elif, Lütfi
Elvan’a ‘Lütfi Amca’ Milletvekili Atakan Ünver'e ‘Atakan ağbi’ Belediye Başkanı
Ertuğrul Çalışkan'a ‘Ertuğrul amca’ diyor. Belki bir ya da iki kez
karşılaştılar. Bir çocuğun kalbinin seviyesine eğilip hal hatır sormanın bu
topraklarda ki karşılığı ağbi olmak, kardeş olmak, amca olmak, mahallenin
çocuğu olmak... Hep akılda ve gönülde
kalabilmek elbette mühim mesele!
Velhasılı benim oyum
çocukların ve gençlerin kalbini kazanana olacak. Çünkü anayım ben...
Ziynet kız resim
çizmek için kendine kağıt ararken, kocaman bir resim çizip tutuşturdu aslında
elime. Bu resmi kim kalbinin duvarına asarsa o kazansın.
Hangi görüşten
olursa olsun birinin yüzüne bakmak önemlidir. Ziynetlerin yüzüne bakabilmeyi
önemseyenler hep bir adım önde olacaklar.
Evet anayım ben, bu pazar vereceğim kararla yarın çocuklarımızın yüzüne bakabileceğim bir tercih yapacağım. Utanmayacağımız bir pazar günü olması dileğiyle, mührümü Ziynet'in resmine basıyorum.
Ziynetin. Resmini. .Çerçeveleterek..Şehrin..En Güzel..Köşesine. Asma. zamanı...hep beraber bunu yapmaya ne dersiniz. ..En güzel Resim. Olarak..Ziynetimize bir armagan verelim..mi
Çoban Ateşi bu gün zineti yazmış baştan sona okudum....zinet aslında baştan sona...ince ince analiz edilirse...bizi..memleketi...insanımızı...velhasılı hepimizi anlatıyor....derim ki..hepimiz yaptıgımız...çizdigimiz resimleri sandıkta oy olarak kul***dığımızda bu eşi..benzeri..dünyada bulunmayan..olmayan..memleketimiz de HANGİ PARTİ..kazanırdı acaba....işte ben oy vermek için o partiyi arıyorum diyor du....bir kenarda oturmuş kaldırım taşına...boş..boş..etrafına bakınan..herkes onu görüyor..ama o kendisinin seyredildiğinin farkında olmayan...adam gibi adam...bu kadar yeter bir nisanda NİSANBİR demek ümidiyle herşey gönlünüze göre olsun dileklerimle.....