Çoban Ateşi/ Yasemin KÜÇÜKCİCİBIYIK
8 Mart Dünya Kadınlar Günü, emekçi kadınların haklarını elde etmek uğruna can verdikleri bir mücadeleyi simgeler. 8 Mart bir kutlama günü değil, kadınların hak mücadelesini anma ve farkındalık oluşturabileceği özel bir gündür. Bu nedenle kutlama demeye dilim de elim de varmıyor.
Kadının sorunlarına, aklına, ruhuna ve emeğine yatırım yapabilecek her türlü program ve etkinlik alternatifi varken nedense çaylı matineli etkinlikler ile yasak savmayı seçiyoruz. Galiba biz kadınlar da bunu seviyoruz. Elbette hayat şartlarının ağırlaştığı bir dünyada azıcık neşelenmek hakkımız. Lakin o gün bugün değil! 8 Martlar kadınların birbirine arka çıkacağı özel bir gündür. Birbirimizi anlama, duyma ve yükünü hafifletme günüdür. İlla bir hediye alınacaksa sağlık taraması hediye edebilirsiniz, bir spor merkezine kayıt yaptırabilirsiniz, çevremde o kadar çok kadın destek almak isteyip de maddi imkânsızlığı nedeniyle bir psikoloğa gidemiyor ki! Bu liste uzaar gider böyle... Kırmızı karanfil ve hamasi kadın övgülerinden sıkılan bir ben değilimdir diye düşünüyorum.
Sende öyle düşünüyorsan!
Şu an bulunduğun yer neresi olursa olsun fikrini yüksek sesle söylemene, sorunlarımızın görünür olmasına vereceğin katkı ve desteğe hepimizin ihtiyacı var.
Elbette tüm manzara bu değil, bilgiyi yaymaya, üretimi ile hayata anlam ve değer katmaya, eylemiyle farkındalığı arttırmaya gönüllü o kadar çok insan var ki! Çok şükür ki var, varlar, var olsunlar.
8 Martlar kadınlara allı pullu kozmetik ya da elektrikli ev aletleri, tencere tava hediye edilen bir gün hiç değildir. 8 Martlar da kadınlara verilecek en güzel hediye; küçük de olsa bir sorununun çözüme kavuşmuş olması, hayat refahlarına katkı sağlanması, üretimlerinin değere dönüşmesi ve ilerleme kaydetmesi olacaktır. Bu kadın için 365 gün kıymetli bir hediye olacaktır. Kadın o gün istediği çiçeği kendisine kendisi alacak, en neşeli şarkılarını avazı çıktığı kadar söyleyecektir.
Bu arada çiçekçi esnaflar lütfen alınmasınlar. Hani şair diyor ya "Yolunmuş çiçeklerin ahına bulaştırma beni" Aynı gün solup atılacak karanfiller yerine eminim daha şahane bir fikrin vardır. Bu farkındalık senin en büyük hediyen olacaktır.
Sevgili kız kardeşlerim bu yazıyı buraya kadar okuduysanız eğer, bu yıl Çoban Ateşi olarak benim size verebileceğim 8 Mart hediyesi küçük bir soru olacak. Soru şu "Karaman Belediye Başkan adaylarına hangi sorununu iletmek İstersin?"
Sorunlarımızın görünür olması açısından varlığınız da vereceğiniz cevaplar da önemli! İçinde yaşadığımız çağın en büyük gücü bilgi, hiç bir bilginin boşa gideceğini düşünmüyorum. Bu bilginin sağlığımız ve sağlamlığımız açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Tâbi bu benim düşüncem. Birbirimizi duymak için senin düşünceni de merak ediyor ve önemsiyorum.
İki Kadın Adayımız Var.
31 Mart seçimlerinde demokrasimiz için varlıkları kıymetli iki kadın belediye başkan adayları Nihal Tümene ve Elif Çeliktaş'a başarılar diliyorum. Aynı başarı dileklerimi seçim beyannamelerinde kadınlara yönelik projelerini satır satır okuduğum erkek adaylara da iletiyorum. Kadına yönelik her türlü proje, düşünce, yatırım ve hizmetleri kuşkusuz siyasetin çok üzerinde olacaktır.
Evet, "Kadın gülerse toplum güler"
Ancak bunu klavye başında değil eylemlerimizle değerli kılabiliriz. Başta kahraman Türk kadınlarımız olmak üzere, el kadar yüreğine; cesareti mücadeleyi, sevgiyi emeği, aşkı, direnişi, acıyı, umudu sığdıran tüm kadınları kucaklıyor ve bir fabrika yangınında hayatını kaybeden kadınları saygıyla anıyorum.
Yazarın notu!
Bu yazı birilerini aklamak ve karalamak için yazılmamıştır. Aynı hassasiyeti göstereceğinize dair kadın umudum en çok da kadınlara emanettir. Sevgimle.
Kadınlarımızın özgürlüklerini kısıtlamayalım onlar her koşulda başlarını dik tutarlar.empeyalizminde istediği bu bol yönet.halbuki birlik olsalar ne güzel günler yaşanır.kadinlarimizi köle olarak görmeyelim.kadinlarimiz meta değil-dir.bu uğurda canlarını vermiş kadınlarımızı saygıyla anıyorum.
Allah'ın erkeklerden daha fazla değer verdiği kadınlarımızın 'Kadınlar Günü' kutlu olsun!