Kılbasan da eskiden ilkokul olan,kerpiçten yapılmış,iki katlı,taban tahtaları kara yağla yağlanan,2 -3 gün mazot kokusundan sonra,kitap kokan ortaokulumuz vardı...
Büyük avlu içinde,etrafı taş duvarla çevrilmiş, bahçesinde büyük ağaçları olan, karşıda 11 ayak geniş beton merdivenlerden çıkılan, İki çift kapılı Kılbasan ortaokulumuz.
Okulun avlusuna çift kanatlı demir kapıdan girilirdi.Kapıdan girince sol tarafta bir kaysı ağacı vardı.
Uzaktan akrabamız,çocukluk arkadaşım Sami ile aynı sınıftaydık..
Teneffüse çıkınca okul bahçesinde gezerken,
Kapının girişindeki kaysı ağacının altına oturduk.
Arkadaşım,”teyzeoğlu bu kaysı ağacını Mehmet dayım ilkokula giderken dikmiş biliyor musun” dedi.
Benim anneminde dayı dediği,arkadaşımın öz dayısı.
Genç yaşta vefat eden,bizim hiç görmediğimiz,bilmediğimiz Mehmet dayı.
Her kaysı ağacının yanına vardığımızda,sanki Mehmet dayıyı ziyaret eder gibiydik.
Gözlerimizle severdik,saygı duyardık kaysı ağacına.
*****
Kılbasanın iki bağları vardı.Biri Davda Dağı’nın kuzeyinde Davda Bağları diğeri Karadağ’ın güney eteklerinde İnönü Bağları.
Öylesine akıllıca yapılmış ki bu baĝlar.İklime göre Davda kuzey de soĝuk vurursa,İnönü güneyde muhakkak üzüm olur.Köylü üzümsüz kalmazmış.
Dedemin iki taraftada baĝları vardı.Ama Davda Baĝları bir başka güzeldi.bademler,kaysılar,engebeli bir arazide yemyeşil.
Dedemle hep giderdim.Dedemin annesi Manyanlı olunca, dayıları üzüm çubuĝunun en hasını getirmişler.Davda Baĝları,uĝruna şiirler,romanlar yazılacak kadar güzeldi.
Dedelerimizden sonra baĝlar bakımsız kaldı.Onların emekleri onlarla beraber bitti.
Kılbasanın Davda ve İnönü Baĝları dedelerimizle beraber öldü.Viran oldu.
*****
Gurbetçinin bedeni gurbette olsada,ruhu sılada gezer.
Bundan bir kaç yıl evvel dedimki,doĝduĝumuz topraklara,Ata yurdumuza bir şeyler yapalım.
Kılbasan Derneĝi kuralım.Benim olduĝum yerde çok Kılbasanlı yok ama Roterdam bölgesinde çok Kılbasanlı var.
Oradaki hemşerilerimle görüştüm.Derneĝi kurduk.
“Arkadaşlar ben uzaklardayım,yönetimin ana gövdesi bu bölgeden olsun.
Kılbasanlılar gününü falan siz ayarlayın.
Benim tek isteĝim, tek hayalimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Davda Daĝına Gurbetçi Ormanlıĝı yapalım.
Kılbasanlıların tapulu mülkü olan bu viran yerleri canlandıralım.
Tekke nin altında ki düzlüĝe pompa vurduralım.
Davda Daĝının eteklerini,eski baĝlara doĝru aĝaçlandıralım.
Damlama sulama sistemleri yaptıralım.
Ağaçlara numara verelim,girişe plaket yeri yaptırıp,numaraya göre aĝacı dikenlerin isimlerini küçük plaketlerle yazalım.
Yarın birimizin torunu geldiĝinde, dedesinin diktiği ağacı görsün,orası bir dinlenme yeri olsun.
Bütün gurbetçilerin çayını içip,dedesini,ninesini hatırladığı,anıların canlandığı,
Karamanlı bütün gurbetçilere açık olan, herkesin ağaç dikebileceği. Ailesiyle gelip oturup dinleneceĝi bir yer olsun”. dedim.
“Haftaya buluşalım.Bunu özellikle istiyorum” dedim ayrıldım.
7 günde 70 çeşit söz duydum.İnsanlar güzel olan her şeyi ,çirkin söz ile çirkinleştirir ya...
Her kafadan bir ses çıktı. Ağzı olan konuştu. Olmadı.Gurbetçi ormanlığını yapamadım.
*****
Vatana izine gittim,Karamana çevre yolu yapılıyordu.Kamyonları Davda Daĝından toprak çekerken gördüm.
Bunlar nerden alıyor bu topraĝı diye,sürdüm arabamı peşlerinden.
Vay Davda Daĝım vay,baĝları viran olan Davdam vay dedim.
Yarmışlar karnını Davda Daĝının,kafası,gözü yaralı trafik kazası geçirmiş gibiydi.
Kamyonlar,katarpiller,doldurucular harıl harıl yol yapmak için Davdayı yıkıyorlardı.
Sordum köylülere, noluyor? Davda Daĝının bu hali ne ?dedim.
Meĝer tapulu olan yerleri satmışlar,bazı yerlerde istimlak edilmiş.Davda Daĝını yok etmeye karar verilmiş..
*****
Ortaokulda,kaysı aĝacının altına oturduĝumuzda hiç görmediĝiz Mehmet dayıyı görmüş gibi oluyorduk ya.
Ben sadece bizi hiç görmeyen torunlarımızın, numarasından bulduĝu,hangi tarihte dikildiĝi yazan,dedesinin diktiĝi bir aĝacı gözleriyle sevsin,gölgesine otursun.Maziyi hatırlasın istemiştim.
Çok şeymi istemişim.
Yola oturdum,uzun uzun baktım,baktım....
Kamyonlar hayallerimi götürmüşler.Yollara dökmüşler.
Davda Daĝı,sende benim gibi öz vatanından ayrılmışsın,toprak olup yollara dökülmüşsün.
Geri gönemesin.gurbet ellerde ölmüşsün..
Yüreĝinden yara almışsın Davda Daĝı derken,eski halini,dedemi,dedemin baĝlarını hayal ettim, gözlerim dumanlandı.
Davda Daĝı bana ,ben Davda Daĝına aĝladık..
Kalemine saglık..Ali abi. Peki O KAYISI AĞACI.. O NE DURUMDA..?? NE OLUR, BALTA KESTI DEME..
Eline diline fikrine saglik. En azidan yureginden ,zihninden Gecenleri ,temennilerini Hayal ve gormek istediklerini Torunlariyin fatihalarini ......... Allah yar ve yardimcin olsun. Ama ben YASIN okuyup gecmislerimizin ruhunabagisladim bile......,. Selaaamlaaar
Kalemine yüreğine sağlık Aĺi abi