Yılın Annesi olarak: Özel Harekat Polisi Şehit Hakan Yılmaz’ın eşi Tuba Yılmaz’ı ve Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Büro-Sen Karaman Şube Başkanı merhum; Güngör Koraş’ın eşi Fatma Koraş’ı seçti. Tuba Yılmaz’a Yılın Annesi plaketini Türk Eğitim-Sen Karaman Kadın Kolları Başkanı Ayşe Türk verdi…
Geçirdiği rahatsızlık neticesi yaklaşık 5 yıl cihaza bağlı olarak, Güngör Koraş’a en büyük vefa ve fedakarlık örneğiyle gözü gibi bakan, destek olan, can dostu, hayat arkadaşı eşi Fatma Koraş’a Yılın Annesi plaketini de Şube Başkanı Zİya Hotamışlı verdi.
Şehit eşi Tuba Yılmaz: “Böyle anlamlı bir günde bizi onurlandıran, acımız paylaşan, manevi ve moral veren bu nezaketten dolayı Türk Eğitim-Sen Şube Yönetim Kurulu, Başkanı ve Kadın Kollarına çok teşekkür ederim. Bu ödülü tüm şehit eş ve anneleri adına alıyorum” dedi.
Fatma Koraş: “Merhum Eşim Güngör Koraş’ın Karaman’a ve Türkiye Kamu-Sen ailesine yaptığı hizmetin takdir edilerek, vefa ve kadirşinaslık gösteren Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı, Yönetim Kurulu ve Kadın Kollarına çok teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun” dedi.
Kadın Kolları Başkanı Ayşe Türk: “Türk kadını son yıllarda giderek tehlikeli bir artış oranıyla taciz, şiddet, katliam ve tecavüz olaylarına maruz kalmaktadır. Kadına yönelik suçlara karşı daha caydırıcı önlemler ve yasal düzenlemeler istiyoruz.
Anneler Günü’nü kutladığımız bir günde ne yazık ki TBMM’den köle pazarı ve karın tokluğuna çalıştırmaya yol açacak “Özel İstihdam Bürolarının Açılmasının ” yasası çıkmıştır. Bundan böyle; kadrolu işçi ve memur yerine, mevsimlik işçi ve memur çalıştırılması dönemine girmiş oluyoruz... Türk Eğitim-Sen olarak bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Milyonlarca gencimiz işsizken ana-babalarından harçlık isterken Türk Anası nasıl mutlu olur?
Başta şehit, gazi eş ve anaları olmak üzere tüm analarımızın gününü kutluyorum. Bizi doğurup yetiştiren annelerimizden vefat edenlere rahmet, yaşayanlara sağlık ve huzur içinde nice yıllar diliyorum.” dedi.
Ziya Hotamışlı da yaptığı konuşmada; “bu anlamlı günde başta şehit ve gazi eşi ve anneleri olmak üzere; tarlada, fabrikada, okulda, hastanede, kamu kuruluşlarında, evde, çalışan, üreten tüm anne ve anne adaylarının Anneler Günü kutlu olsun.
Bu günü; neşe, eğlence ve coşku içinde kutlayamadığız için üzgünüz. Her gün ülkemizin dört bir yanına şehit cenazeleri gelirken, Kilis roket bombaları altında perişan ve bitkin vaziyetteyken biz nasıl gülüp eğlenebilirdik? Onların acısı hepimizin acısıdır…
Analar ağlamasın diye çıkılan yolda ülkemiz ne hale geldi?
Analar ne zaman ağlamaz? Eşleri bol kazanç sahibi ise, faturalar ödenebiliyorsa, mutfakta aş kaynıyorsa, çocukları iş bulabiliyorsa, evde ve ülkede huzur, barış ve emniyet varsa ağlamaz. Her gün şehit cenazelerinin geldiği evlerin haline bakınca her şey apaçık ortada…
Rehberlik Öğretmeni Hatice İncekara Aslan: “Annelik bambaşka bir duygu ve sorumluluktur. Toplumun ve milletin temelidir. Annelerimizi, geleceğin anne adaylarını; bilgi, kültür, sanat ve mesleki açıdan daha da yükseltmeliyiz. Annelerimizden çocuklarına daha çok zaman ayırıp ilgilenmelerini, onlara sevgi, şefkat ve merhamet kanatlarını daha çok açmalarını istiyorum.
Çocuklarımızın ruh, akıl ve gönül dünyasını şekillendirecek olan annelerimizdir. Evlatlarına Türk kimliğini, İslam ahlak ve faziletini nakış nakış işleme görevi anneliğin en temel vazife ve sorumluluğudur. Güzel Türkçemizi bizden öğreniyorlar… Masal, ninni, mani, şiir ve türkülerimizi onların ruh ve hayal dünyalarına itina ile kazıyalım” dedi.
Program okunan şiirler ve slayt gösterisiyle duygu dolu anlarla sona erdi.
Geçirdiği rahatsızlık neticesi yaklaşık 5 yıl cihaza bağlı olarak, Güngör Koraş’a en büyük vefa ve fedakarlık örneğiyle gözü gibi bakan, destek olan, can dostu, hayat arkadaşı eşi Fatma Koraş’a Yılın Annesi plaketini de Şube Başkanı Zİya Hotamışlı verdi.
Şehit eşi Tuba Yılmaz: “Böyle anlamlı bir günde bizi onurlandıran, acımız paylaşan, manevi ve moral veren bu nezaketten dolayı Türk Eğitim-Sen Şube Yönetim Kurulu, Başkanı ve Kadın Kollarına çok teşekkür ederim. Bu ödülü tüm şehit eş ve anneleri adına alıyorum” dedi.
Fatma Koraş: “Merhum Eşim Güngör Koraş’ın Karaman’a ve Türkiye Kamu-Sen ailesine yaptığı hizmetin takdir edilerek, vefa ve kadirşinaslık gösteren Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı, Yönetim Kurulu ve Kadın Kollarına çok teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun” dedi.
Kadın Kolları Başkanı Ayşe Türk: “Türk kadını son yıllarda giderek tehlikeli bir artış oranıyla taciz, şiddet, katliam ve tecavüz olaylarına maruz kalmaktadır. Kadına yönelik suçlara karşı daha caydırıcı önlemler ve yasal düzenlemeler istiyoruz.
Anneler Günü’nü kutladığımız bir günde ne yazık ki TBMM’den köle pazarı ve karın tokluğuna çalıştırmaya yol açacak “Özel İstihdam Bürolarının Açılmasının ” yasası çıkmıştır. Bundan böyle; kadrolu işçi ve memur yerine, mevsimlik işçi ve memur çalıştırılması dönemine girmiş oluyoruz... Türk Eğitim-Sen olarak bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Milyonlarca gencimiz işsizken ana-babalarından harçlık isterken Türk Anası nasıl mutlu olur?
Başta şehit, gazi eş ve anaları olmak üzere tüm analarımızın gününü kutluyorum. Bizi doğurup yetiştiren annelerimizden vefat edenlere rahmet, yaşayanlara sağlık ve huzur içinde nice yıllar diliyorum.” dedi.
Ziya Hotamışlı da yaptığı konuşmada; “bu anlamlı günde başta şehit ve gazi eşi ve anneleri olmak üzere; tarlada, fabrikada, okulda, hastanede, kamu kuruluşlarında, evde, çalışan, üreten tüm anne ve anne adaylarının Anneler Günü kutlu olsun.
Bu günü; neşe, eğlence ve coşku içinde kutlayamadığız için üzgünüz. Her gün ülkemizin dört bir yanına şehit cenazeleri gelirken, Kilis roket bombaları altında perişan ve bitkin vaziyetteyken biz nasıl gülüp eğlenebilirdik? Onların acısı hepimizin acısıdır…
Analar ağlamasın diye çıkılan yolda ülkemiz ne hale geldi?
Analar ne zaman ağlamaz? Eşleri bol kazanç sahibi ise, faturalar ödenebiliyorsa, mutfakta aş kaynıyorsa, çocukları iş bulabiliyorsa, evde ve ülkede huzur, barış ve emniyet varsa ağlamaz. Her gün şehit cenazelerinin geldiği evlerin haline bakınca her şey apaçık ortada…
Rehberlik Öğretmeni Hatice İncekara Aslan: “Annelik bambaşka bir duygu ve sorumluluktur. Toplumun ve milletin temelidir. Annelerimizi, geleceğin anne adaylarını; bilgi, kültür, sanat ve mesleki açıdan daha da yükseltmeliyiz. Annelerimizden çocuklarına daha çok zaman ayırıp ilgilenmelerini, onlara sevgi, şefkat ve merhamet kanatlarını daha çok açmalarını istiyorum.
Çocuklarımızın ruh, akıl ve gönül dünyasını şekillendirecek olan annelerimizdir. Evlatlarına Türk kimliğini, İslam ahlak ve faziletini nakış nakış işleme görevi anneliğin en temel vazife ve sorumluluğudur. Güzel Türkçemizi bizden öğreniyorlar… Masal, ninni, mani, şiir ve türkülerimizi onların ruh ve hayal dünyalarına itina ile kazıyalım” dedi.
Program okunan şiirler ve slayt gösterisiyle duygu dolu anlarla sona erdi.