Sevgili dostlarım; bir kalenin üç bölümü vardır. En dış bölümüne DIŞ KALE, orta kısımda bulunana ORTA KALE ve en içte ve en yüksekte bulunan kısmına da İÇ KALE denir.
Bunları şunun için yazdım. Türk milletinin yapısı ve kuruluşu tıpkı Kalenin yapısına benzer.
En dışta bulunan kısmına KÖYÜMÜZ denir. Orta kısmına MAHALLEMİZ denir. En içte bulunan ve milletimizin özü olan AİLEMİZDİR.
İşte son 50 yılda yöneticilerin ihmali ve milletimizin gafleti ile el birliğiyle bu kaleyi yıkıma terk edip, özümüzü ve değerlerimizi kaybetmeye başladık.
Bunları sırayla dıştan içeriye doğru sizlere sunmaya çalışacağım.
K Ö Y Ü M Ü Z
Hani şairin " Gitmesek de gelmesek de o köy bizim köyümüzdür " dediği OBAMIZ, büyük ailemiz son yıllarda o şekilde ihmallerin, gafletlerin daha ilerisini yazmak istemiyorum kurbanı yapıldı ki!
Son açıklanan rakamlara göre tam 20 bini aşkın köy boşalmış burada yaşayan köylülerimiz, şehirlerde yaşamaya, iş bulanlar fabrikalarda işçi olarak çalışmaya, iş bulamayanlar, hamallık ya da kendince pazarlarda evlerinin önünde yetiştirdikleri sebzeleri satıp geçimlerini sağlamaya çalışmaktadırlar.
Bunların sebeplerini burada yazacak olursam fincancı katırlarını ürkütürüm. Bunların sebeplerini yazmakta olduğum "Bir Devrin Anatomisi" adlı kitabımda uzunca anlatacağım.
Peki, bu 20 bini aşkın köy neden boşaldı? Bu "Milletin Efendisi" olanlar köylerini neden terk ettiler? Bu köylerde Cumhuriyet döneminde açılan okullar neden kapatıldı, burada hizmet veren öğretmenler başka yerlere neden gönderildi?
Neden dünyanın kendi kendine yeten 7 ülkesinden biri iken, bugün yiyeceklerini ve hatta samanını dahi ithal etmek zorunda kalan bir ülke haline geldik.
Bütün bunların sebeplerini düşünmenizi sizlerin derin ufuklarınıza bırakıyor, yarın orta kalemiz olan MAHALLEMİZ in nasıl mahalle olmaktan çıkarıldığını eskiden nasıldı, şimdi hangi hallere geldiğini sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Tüm dostlarıma, arkadaşlarıma ve öğrencilerime hayırlı, huzurlu ve sağlıklı günler diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.