Huzurlu İnsan (3) İşte Huzur
Ulvi EMRE
Sağlıkta ve ailede huzurlu olan bir insanın, çalıştığı iş yerinde de huzurlu olması gerekir.
Öncelikle, bir insanın yaptığı işi severek ve isteyerek yapması gerekir. İstenmeden yapılan her iş, insanda huzursuzluk yaratır. İşinde huzursuz olan kişi, bu huzursuzluğu evine taşırsa, evdekiler de huzursuz ve rahatsız olurlar. Bu huzursuz haliniz evdekileri rahatsız ettiği gibi, idareci iseniz yanınızda çalışan memurlarınızı; usta iseniz çalıştığınız yerdeki işçilere yansır ve onları da huzursuz eder.
Her iş yerinde sevgi, saygı, dostluk ve güven hâkim olmalıdır. Ancak bunlar, kurallarla, yönetmeliklerle elde edilecek şeyler değildir.
İnsanı huzursuz eden, işin büyüklüğü küçüklüğü değildir. Birçok insan yanlış kabulleri, yanlış anlamaları yüzünden hem kendisini, hem de etrafını rahatsız edip huzursuz etmektedir.
Ufak meseleleri büyüten, küçük zorluklar karşısında panikleyen, aklını ve mantığını doğru kullanamayan insanlar kendilerini huzursuz ettikleri gibi, etrafındakileri de huzursuz ederler.
İşinden dolayı sıkıntı içerisinde bulunan bir insanın sağlığı da bozulur, baş ağrısı, migren, stres, sinirlilik ve uyku bozukluğu halleri görülür. Ara sıra, işin başından uzaklaşıp, başka şeylerle meşgul olmak; sevdiğiniz bir müziği dinlemek, ufak bir bahçe gezintisi yapmak, sevdiğiniz bir arkadaşınızla sohbet yapmak insanı çok rahatlatır.
Daima istikbale bakınız. Geçmişe takılı kalmayın. Dünü iyi görüp yarınlarda yaşamak lazımdır. Bütün bunları yaparken peygamber efendimizin şu uyarısını hiç unutmayalım:
“HİÇ ÖLMEYECEKMİŞ GİBİ DÜNYA İÇİN, YARIN ÖLECEKMİŞ GİBİ AHİRET İÇİN ÇALIŞ.”
Size sıkıntı ve üzüntü veren şeyleri, bütün çabalarınıza rağmen halledemiyorsanız yapacağınız tek birşey vardır. O da DUA edip halledemediğiniz işi ALLAH’a havale etmektir. Tüm zorluklarda sığınabileceğimiz tek limanımız manevi dünyamızdır.