GÖNÜLDEN DUYABİLMEK..!

Paylaşmış olduğum bir yazıda özetle; yapılan bir bilimsel araştırmada " Her yaratılmışın kendine özgü bir iletişim yeteneği olduğu, güzel seslere güzel tepkiler verdiği, konuşulanları duyup anlayıp ona göre kendini hazırladığı tespit edilmiştir." Diye yazmıştım.
Yüce yaradan, yaratmış olduğu her varlığa özel yetenekler sunmuş ve onları kullanmayı öğretmiştir.
Yanan, ya da en güzel tabirle yakılan ve kesilen ağaçların feryatlarını acaba kaç kişi duyabildi? Kaç kişi onların yanarken, kesilirken duydukları acıyı hissedebildi? 
Onların hepsi birer canlı, duyarlar, hissederler, onları yakan, kesen nankör insanlar gibi duygusuz, insafsız ve vicdansız değildirler.
Siz hiçbir ağaca sarılıp ona tatlı sözler söylediniz mi? Yine siz açmış bir güle bir çiçeğe tatlı bir dille "Canım; Allah’ım seni ne güzel yaratmış, sen renginle gözlerimize, kokularınla burnumuza, ciğerlerimize rayiha saçıyorsun...." diye seslendiniz mi?
Bu ağaçları yakanlar ve kesenler, sanıyorlar mı ki! Bu yaptıklarının hesabını yüce Allah sormayacak. Kestikleri ve yaktıkları her bir ağaç sayısı kadar cehennem ateşinde yanıp işledikleri suçun cezasını çekeceklerdir.
Belki o zaman yaktıkları ve kestikleri ağaçların birer canlı olduklarını anlayabileceklerdir.
İnsanoğlu, kendinden başka hiçbir varlığa yaşama hakkı tanımayarak ve onların yaratılış hikmetlerini düşünüp saygı duymayarak, kendi sonunu hazırlayıp, kendi mezarını kazdığını anladığı an çok geç kalmış olacaktır.
Atıklarla, plastiklerle,
Toprağa atılan hormon ve tarım ilaçlarıyla tertemiz olan ana kucağımız ve son yatağımız olan TOPRAĞI kirlettik.
Akarsularımızı, derelerimizi, nehirlerimizi, denizlerimizi fabrika atıklarıyla, kanalizasyon atıklarıyla kirlettik.
Tertemiz olan HAVA mızı fabrika bacalarından çıkan dumanlarla, araba egzozlarından çıkan gazlarla, yakılan ormanlardan çıkan dumanlarla kirlettik.
EY İNSANOĞLU SEN NE KADAR NANKÖRSÜN..!
Bir gün gelecek TOPRAK da, SULAR da HAVA da bu yaptıklarının intikamını senden alacak ve sana yaşama alanı bırakmayacaktır.
Bindirildik bir alâmete, gidiyoruz hızla kıyamete.
Hayırlı, huzurlu ve sağlıklı bir hafta geçirmenizi diler, sevgi ve saygılar sunarım.