Yüksek mahkeme; sosyal medya hesaplarını "herkese açık" olarak kullanan bayanlara yapılan uygunsuz yorumların suç sayılamayacağına ilişkin kararı üzerine, birkaç ay önce yayınladığım yazımı tekrar sizlere sunuyorum.
Çağımız bir taraftan bilim ve teknolojinin gelişmesi ve ilerlemesi, diğer taraftan, gelişen ve ilerleyen bu teknolojinin iyi ve doğru kullanılmaması sonucunda ahlak kurallarına karşı duyarsız ve ruhsuz bir neslin ortaya çıkmasına sebep oldu.
Bilim ve teknolojinin getirdiği yenilikleri kullanıp ve faydalanmak, hiç şüphesiz onun kötüye kullanılmasını gerektirmemektedir.
Bütün bunları yazmamın sebebi; "Aile Hâkimi" olan bir bayan öğrencimle yaptığımız uzunca bir görüşmedir
Bu görüşmede Aile Hâkimi olan öğrencimin anlattıkları, Türk aile yapısının hızla bozulmakta olduğunu gözler önüne sermekteydi.
Öğrencim özetle: "Hocam önümde çok sayıda boşanma davası var. Bu boşanma davalarında iki ana sebep ön plana çıkmaktadır. Bunlar BİLGİSAYAR ve CEP TELEFONLARI."
"Kadınların şikayetçi oldukları davalarda, eşlerinin, işten eve döndüklerinde, hemen bilgisayarlarının başına geçip gece yarısına kadar, arkadaşlarıyla yada yalnız olarak oyunlar oynadıklarını, bazı yanlış sitelere girdiklerini ve kendileriyle ve çocuklarla ilgilenmedikleri beyan ederek boşanmak istediklerini bildirmektedirler."
" Öte yandan erkeklerin şikayetçi oldukları davalarda da en büyük proplem, cep telefonları olarak öne çıkmaktadır. Şöyle ki:
"Biz bayanlar giyim, kuşam, alışveriş ve makyajda olduğu gibi, cep telefonunu kullanmada da aşırı gitmekteyiz. Bazı bayanlar, sosyal medya yı herkese açık olarak kullanmayı bir marifet sanıp, hiç tanımadıkları erkeklerle yazışmalar yapmakta, bazıları dahada ileriye gitmekte, onlarla telefonla görüşmeler yapmaktalar. Bunu farkeden erkek, uyarılardan sonra şiddete baş vurmakta, bunun üzerine kadın boşanmak için mahkemeye müracaat etmektedir"
"Hocam size anlatmaktan utandığım öyle şeyler var ki, inanın bir bayan olarak duyduklarıma çok üzülmekteyim. Bunlardan en hafif olan ikisini müsaadenizle anlatmak istiyorum.
Bir bayan sosyal medyada yazışıp tanıştığı erkek yüzünden, kocasından dayak yeyip darp edildiğinden bahisle, kocasını şikayet edip, uzaklaştırma kararı aldırdıktan sonra, sosyal medyada tanıştığı erkeği eve almaya başlamış ve bu tesbit edilmiş.
Bir diğeri; yaşı kırkın üzerinde, yaşları 18-19 olan iki kızı mevcut. Bu bayan sosyal medya üzerinden tanıştığı erkekle planlar yapıp, kocasının ölümüne sebep oluyor. Öz kızları mahkemede annelerinin aleyhine şahitlik yapıyorlar."Bunlar sadece ikisi, daha neler var neler.
----Peki senin tavsiyen nedir?
-----Hocam aslında devlet bu konuda üzerine düşenleri tam olarak yapmalı. Türk Aile Yapısını Korumak için tedbirler almalı, mümkünse akşam belirli bir saatten sonra örnek olarak söylüyorum, saat 21 den sonra ev interneleri kapatılmalı.Kitap okumak, aile içi sohbetler yapmak, çocuklarla oynaşıp, şakalaşmak için zaman bırakmak lazım.
Bayanlar özellikle evli bayanlar sosyal medyayı "Hekese açık" olarak kullanmamalı.Sadece tanıdık, dost ve ahbaplarıyla yazışmalılar.
Eğer herkese açık kullanacaklarsa, paylaşımlarının altına, yabancı erkeklerin yazdıkları iltifat dolu yazılara itibar etmemeleri, beğeni dahi yapmamaları, ısrar ederlerse onlara kapatmaları lazım. Sosyal medya kadın avcıları "Sülükler" le dolu. Bunların yaptıkları hiçbir yoruma cevap vetmemeleri gerekir.
"Hocam bir konu daha var ki; aileler tarafından mutlaka dikkate alınmalıdır. O da şu: Son yıllarda yapılan evliliklerin çoğu Sosyal medya yoluyla bulunup yapılmaktadır. Bunlar da çok uzun süreli olmayıp bir yılı bile doldurmadan son bulmaktadır."
Öğrencim;kendisinin ve yine savcı olan eşinin sosyal medya kullanmadıklarını beyan ederek konuşmamıza, iyi dilekler dileyerek son verdi.
Uzun zamandan beri paylaşıp paylaşmamakta karar veremediğim bu görüşmeyi, belki faydalı olur düşüncesiyle bugün sizlerle paylaştım.
Hayırlı, huzurlu ve sağlıklı bir hafta geçirmenizi diler,sevgi ve saygılar sunarım.