Aile içinde, sosyal yaşamda, kurumlarda, ekolojik alanlarda herhangi bir olumsuzlukla veya sorunla karşılaştığımız zaman en kolay çözüm yolu olan sorunlarımızı ya halının altına süpürürüz ya da öteler görmezden geliriz.
Bu işlem belki sorunları anlık çözeriz ama halının altında sorunların yıllar içinde çimlenip kök salacağını unuturuz.
Bir sorunu çözmeye çalışırken, belki başka sorunların ortaya çıkmasına sebep oluyoruz.
Taşkale her yönü ile sit alanı edilmişken köylünün bir çivi bile çakmasına izin verilmez iken ve de her tarafı tarih kültür kokan, belki de Arkeolojik kazılarla ortaya çıkarılacak toprak altında yatan tarihe sahip Taşkale’ye kim sahip çıkacak.
Belediyelerin tasfiye edilmesinden sonra köyler, muhtarların kısıtlı bütçeleriyle personel eksikliğiyle nefes almaya çalışıyorlar, bu eksiklikler muhtarlara büyük bir vebal ve sorumluluk yüklemektedir.
En son olarak köyün jeolojik yapısından kaynaklanan nedenlerden dolayı köy yollarının su sızdırarak toprak kaymalarına sebebiyet vermesi nedeniyle asfaltlama çalışmaları yapılarak çözüm aranmıştır.
İnsan düşünüyor acaba bu kadar kültüre ve tarihe sahip, her bakımdan sit alanı ilan edilmiş kültür vadisi olan köye çözüm olarak kapkara asfalt mı yapılması gerekiyordu?
Yolları asfaltlamak ulaşım için önemlidir, caddeleri sokakları yapabilirsiniz ancak bazı yerler vardır ki kesinlikle asfalt bu yerleşim yerlerine ihanettir, bu yerlerden biri de Taşkale’dir.
Taşkale’ye yapılan asfalt yakışmadı, köyün bu sorununa İl Özel İdaresi, Karaman İl Kültür Ve Turizm Müdürlüğü dünyadaki örneklerini araştırarak başka bir çözüm bulmalıydı. Taşkale’nin kültürü, turizmi kapkara yollarla yara alarak insanlarından sonra Otantikliği, özelliğini kaybetmiştir.
Taşkale’nin bütün özelliklerini taşıyacak bir plan bir vizyon yapmak yerine yolları karartmak doğru bir yöntem değildir.
Yorumlar
Kalan Karakter: