ORUÇ İBADET Mİ? AÇ BIRAKMA CEZASI MI?
Dipl.Ing. İbrahim YILDIRIM
Sevgili dostlar,
Önceki paylaşımımızda demiştik ki; Allah’ın bizim ibadetlerimize ihtiyacı yoktur. İBADETLERİN FAYDASI YAPANADIR, YAPILANA DEĞİL. Yüce Yaratıcının oruç buyruğunu bilimsel bakış açısıyla analiz edip irdeleyelim. Görelim oruç bize ceza olan bir buyruk mu, bir ibadet mi, yoksa bizim için yararlı yapılması istenilen bir buyruk mu?
Yüce Allah hiçbir şekilde, hiçbir zaman ilkesiz ve kuralsız iş yapmaz. O yaratırken, bizlere bir buyrukta bulunurken her şeyi plan program içeren, ilahi yasalara/kurallara ilke ve maksada /amaca dönük iş yapar veya buyurur. Yani Allah bir ilke koymuşsa bir kural koymuşsa bir iş yapmışsa onun mutlaka ve mutlaka ilkesi ve maksadı vardır. Yarattığı her şey Kur’an’daki her buyruğu boşuna değil mutlaka belirlenmiş amaç ve ilkeleri vardır. İlke ve maksat ikilisi birbirinin varlığını gerekli kılar. Çünkü maksatsız İlke, ilkesiz maksat/amaç olmaz.
Her şeye gücü yeten ve ilmi sonsuz olan Allah evreni, varlığı yaratırken sonsuz yaratım ilminden bir kısım kullandığı bilgiyi plan program dâhilinde evrenin ve her varlığın içinde erişime açık halde bıraktı. İnsanlığın gelişimini sağlayan bilimsel çalışmalar; Allah’ın erişime açık bıraktığı bilgilerin keşif edilerek kullanılıp uygulanmasından başka bir şey değildir. Zira Allah’ın erişime açtığı yaratım bilgileri mutlaka ve mutlaka hem Kur'an'da buyruklarında, hem de tabiatın içerisinde keşfedilebilir, izi sürülebilir, takip edilebilir şeyler olması lazımdır. Aksi halde; insanın düşünce geliştirmesi, anlam geliştirmesi dolayısıyla teknoloji ve bilim geliştirmesi, bilimsel çalışmalar yapabilmesi imkânsızdır.
Kur’an’daki anlamı Sıyam/Oruç: İbadet amaçlı oruç tut buyruğundaki insanda erişime açık yaratma bilgisini bilimsel çalışmalar ve araştırmalarla şimdiye kadar en doğru buyruktaki değeri ve hikmeti Japon bilim insanı Yoshinori Ohsumi “OTOFAJİ” kavramı ile keşfedip ortaya çıkartabilmiştir. “Otofaji Nasıl Çalışır” araştırması ile 2016 yılında Nobel Tıp Ödülü’nü kazanmıştır. Geçmişten günümüze bizim ulema takımı, İlahiyatçı proflar, akademisyenler, Allah’ın orucun ve insanda erişilebilir bilgisini izleme, araştırma, bulma çabası yerine; sakız çiğnemek, kan aldırmak orucu bozar mı? Cennette nasıl bir şarap sunulacak falan, filan gibi hiç ilmi değeri olmayan tartışmaları yaparken.
Nedir bu Tıp Nobel ödülü kazandıran OTOFAJİ Mucizesi?
Bu mucize bedeninizin kendi kendini yenileyerek gereksiz ve zarar görmüş hücreleri aç kalarak, oruç tutarak, uzun süre yemek yemeyerek vücudu zararlı atıklardan temizle sürecine adıdır otofaji. Otofoji, hücrelerimizin adeta bir temizlik ekibi gibi çalışarak yaşlanmayı yavaşlattığı, pek çok kronik hastalıkların tedavi olunduğu, hastalıkları önlediği ve vücudu genç tuttuğu inanılmaz bir mekanizma! Ne ilginçtir ki bütün tıp camiası kronik hastalıkların tedavi için şu anda tekrar açlığa yöneldi. Gelecekte herkes açlıkla doğru tedavi olacak fikri, tıp dünyasında oldukça kabul görüyor.
Kur’an’daki anlamı SIYAM/ORUÇ: İbadet amaçlı oruç doğru yapılırsa; aç kalarak sağlığımızı koruma, kavuşma yanında, kendimizi tanıma çalışması yapmaktır. Açlığı fark eden insan kendisinin farkına varır. Oruç insanın kendisinin farkına varmasını sağlayan çok iyi bir araçtır.
Oruç insanın dilini tutması, kötü söz söylememesi, susmasıdır. Oruç insanın kendisini kötü eylemlerden, söylemlerden kendini uzak tutmasıdır. Oruç insanın başkasına zulüm etmemek, başkasının hakkını gasp etmekten kendini uzak tutmaktır… Bunları da başarabildiğimizde gerçek oruç tutmuş oluruz.
Bir sonraki yazımızda varlık ve buyruk içerisindeki erişilebilir bilgiler ışığında sağlıklı oruç tutarak kronik hastalıklardan nasıl şifalar bulabileceğimizden bahsedeceğiz İnşaALLAH!
Saygı, Sevgi ve Muhabbetlerimle!