Sevgili dostlar
Toplum olarak genelde sürekli dert yanarak, pek çok şeyden şikayet ederek, dertlenerek yaşıyoruz. Oysa dert yanma, yakınma, şikâyet etme, devamlı dertleri sıkıntıları söyleme; istemediğimiz şeylerin olması için dua etmektir çekim yasası gereği. Buda kendimize beddua eder gibi dua etmek anlamına gelir.
Bundan önceki paylaşımlarımızda bilincimizi etrafımızdaki veya yaşadığımız olaylara yönlendirdiğimiz zaman yaşamımızı etkileyen güçlü bir süreç oluşturur, diye vurgulamıştık. Ne düşünür, ne konuşur, ne hissederek yansıtır isek yaşamımızı da etkiliyor.
Alman kişisel gelişim uzmanları eğitim seminerlerinde şöyle derler:BESCHWERDEN IST WIE BETEN FÜR DAS, WAS DU NICHT WILLST=Dert yanma, yakınma devamlı dertleri sıkıntıları söyleme istemediğimiz şeylerin olması için dua etmektir.
YÜCE YARATICI ALLAH 17/11 DE ŞÖYLE SESLENİYOR BİZE:HAL BÖYLEYKEN, İNSAN YİNE DE [ÇOĞU ZAMAN] İYİLİK İÇİN DUA EDİYORMUŞCASINA (TUTKUYLA) KÖTÜLÜK İÇİN DUA EDER; ÇÜNKÜ İNSAN [YARGILARINDA] TEZ CANLIDIR/ACELECİDİR.
Lütfen beddua eder gibi dua etmeyelim, ne kendimize ne de toplumumuza!
Hoşça, Dostça ve Sevgiyle kalın. İnşallah tekrar görüşmek dileğiyle.
Beddua, Farsça’da “kötü” anlamına ge¬len bed ile Arapça’da “dileme, isteme” gibi anlamlara gelen dua kelimelerinden oluşmuş bir bileşik isimdir.