AHKAL İBADET İLİŞKİSİ
Dipl.Ing. İbrahim YILDIRIM
Sevgili dostlar,
Allah’ın ibadetlerimize ihtiyacı yoktur. İbadetlere ve Allah’a kulluğa yani onun buyruklarını yerine getirmeye muhtaç olan insanın kendisidir. Biz hiç İbadet etmesek Allah’ın Şanından zerre miktarı eksilmez, sürekli ibadet etsek dahi O’nun Şanı, Yüceliği zerre artmaz, çünkü Allah Mutlak Yücedir. İBADETLERİN FAYDASI YAPANADIR, YAPILANA DEĞİL.
İbadetler iyilik üretmenin, kötülüklerden kaçınmanın, davranışsal bozukluklardan kurtulmanın, ahlaki ve insani ilkelerin kişiye ve topluma kazandırılması ve uygulanması içindir. Çünkü Allah katında gerekse toplumda, gerekse insanlar arasında bizim değerimizi; bizim iyilik olarak neler yaptıklarımız, ahlaki ilkelere göre yaşamımız ve insanlık için ürettiğiniz değerler belirler.
İbadetler genelde insanı fiziksel, ruhsal ve zihinsel gelişimini sağlayacak ameller/eylemler olmalıdır. Peki, yapılan ibadetler bizde bu durumu sağlıyor mu? Bunu herkes kendi vicdanında değerlendirmeli ve yanıtını kendisi verebilmeli.
Kur’an’da önerilen her tür ibadet, uyulması istenilen her buyruk bize ahlaklı ve iffetli olmayı kazandırır. İFFET, öncelikle bedenî hazlara ve egosal aşırılıklara ilgi duymaktan kurtarılmış bir ruhî yapıya sahip olmaktır. Buna “kalbin iffeti” denir. Bundan sonra tam iffete ulaşmak için eli, dili, gözü, kulağı ve genel olarak bütün bedeni ahlâka aykırı davranışlardan uzak tutmak gelir. Ahlakı davranışlarımızı çoğaltmanın yolu duygularımızı, dürtülerimizi kontrol edebilmektir. Zira hayatta başarılı ve mutlu olabilmenin yolu durgularımızı kontrol ederek yönetmekten geçer. Olumsuz, aşırı ve kötü duygu ve dürtülerimizi kontrol edebildiğimizde iffetli oluruz. İffetli olmak ahlaklı, terbiyeli, saygılı, nerede ne yapacağını, nasıl davranacağını bilen İNSAN OLMAKTIR.
Allah bizlere Kur'an da nasıl ibadet yapılacağını, buyruğuna nasıl uyulacağını ŞEKİLSEL boyutunu değil İLKESEL boyutunu bildirmiş, bizi bu temel ilkelerden sorumlu tutmuştur. Çünkü yüce Allah şekille ilgilenmez. Ama maalesef günümüz Müslümanları sorumluluktan kaçmak için şekilsel namaz kılıyoruz şekilsel oruç tutuyoruz. Böyle yaparak sorumluluklarımızı yerine getirdiğimizi zannediyor; iman etmiş gözüküyoruz. Ama gerçekte iman etmiyoruz. Öyle olmasa idik böyle perişan olmaz idik!
Yaptığımız ve yapacağımız ibadetlerin amacının bizi her tür kötü huy, kötü duygu ve dürtülerden arındırıp, ahlaken güzelleştireceğini söylüyor iddia ediyoruz da!!! NEDEN namaz kıldığımız halde namaz kılan bir hırsız, bir üçkâğıtçı, oruç tutan anasını babasını çoluk çocuğunu öldüren, tecavüzcü bir sapık, hacca giden bir yalancı, bir dolandırıcı, kurban kesen bir tefeci, hatta şehadet getirerek birbirini boğazlayan teröristler olabiliyoruz? NEDEN, menfaatimiz söz konusu olduğunda değerleri ve ilkeleri hatta dini imanı kenara iterek her türlü haltı yiyebiliyoruz NİÇİN?
Bu soruları yanıtlamak hiçte kolay olmasa gerek. Bu soruların tatminkâr yanıtı için; derinlemesine araştırıp düşünmek gerek. Sonraki paylaşımlarımızda derinlemesine düşünüp, araştırıp neyi nasıl yapmamız gerektiğinin tekniklerini ve yöntemlerini bilimsel olarak sizlerle paylaşmaya çalışacağım Allah izin verirse (inşallah).
‘DÜŞÜNMEK; BİZE AKTARILAN BİLGİYE BİLİMSEL BİR KUŞKUYLA YAKLAŞARAK SORGULAMAK; DEĞİŞİK BAKIŞ AÇILARIYLA O BİLGİLERİ İRDELEYEREK ZENGİNLEŞTİRMEKTİR. HİKMET İSE; DOĞRUYLA YANLIŞI BİLGECE BİR BİRİNDEN AYIRA BİLME DEMEKTİR.’ Demiştik ya!
Hoşça, dostça, sevgiyle kalın.