Ermenek’te yalancı Cennet’ten Cehennem’e gidilen günün başlangıç noktası 28 Ekim 2014 öğle saatleri dir. İşleyen kömür ocakları ve her eve yansıyan az çok paralar, baraj kamulaştırmasından sağlanan gelirler, Ermenek esnafını ve dolaylı olarak halkı varlıklı hâle getirmişti. Artık bu akarlardan hiçbiri 7 yıldır akmıyor. Ocaklar kapalı işlemiyor. Baraj kamulaştırmalarından sağlanan gelirler de çoktan bitti.
Yöre halkı işsizlik ve yoksulluk içinde yaşarken, diğer yandan yürekleri yanık analar, boynu bükük çocuklar, hak arayan maden şehitlerinin karıları…
Tamı tamamına yedi yılı dolduruyor 18 şehit ailesinin hakları şu ve bu sebeple verilmemiş, çaresizlik içinde yaşayan, analar, babalar ve torunlar! Hak arayışı içinde çıkmaz sokağa itilmişler gibi. Umutsuzca boynu bükük çaresiz bekliyorlar.
Maden Ocağı işletmecileri sorumluluktan kurtulmanın yolu olarak Cenne Kömür İşletmeleri Ltd. Şti’ için iflas talebinde bulunmuşlar. Mahkemede bunu kabul etmiş. Hak arayıcılar/mağdurlar iyice aşılması güç engellerle önleri tıkanmış, işler sürüncemede zamana bırakılmış. Karşılarında güçlü bir sermaye ve avukat ordusu, yapabilecekleri çok fazla bir şey yok. Geçmişte kendilerine imtiyazı sağlayan siyasetçiler de pek oralı olmadıkları anlaşılıyor.
Tüm Türkiye genelinde olduğu gibi Cenne Kalesi çevresindeki yer altı zenginliklerinin tamamı devletin, devleti var eden milletin ve o coğrafya oturan insanların ortak malıdır. Ruhsat sahipleri öncelikle şunu dikkate almalarında yarar var. Yerel bazı siyasi güçlere, siyasetçilere ve bazı sivil toplum örgütlerine dayanarak bir noktaya kadar gidilebileceklerini görmeleri gerekir. Bu nedenle yasal prosedürü işleterek ocakları açmalı ve bir an önce faaliyete geçerek var olduğunu iddia ettikleri borçlarını ve maden işçilerinin ve şehitlerinin haklarını ödemeleri doğru bir hareket olur.
Sonuç olarak, ruhsat sahipleri yolu daha fazla uzatmadan, yerin altında yatan, bilinçli olarak işletilmesi durdurulan maden ocaklarının açılıp işletilmesi yöre halkının isteği olduğu gibi aynı zamanda 18 tane maden işçisinin de bir an önce tazminatlarının ödenmesi talepli derinden gelen acılı talepleridir.
Ruhsat sahipleri, harar dolusu dolarların çekilen acılar karşısında işçi ve işveren için ne kadar anlamsız olduğunu görmeli ve çözüm yalları aramalıdır. İşler çözüme varıncaya kadar, bu konuda yazılarıma devam edeceğim.