Dünya, bu yolculukta yorulup gölgesinde
soluklandığımız ağaç gölgesi gibidir.
Gurbet, Dünya’ya gözlerini ilk açtığında gördüğün
melekten, vatandan ayrı yaşamanın adıdır.
Hasret elemdir. Hasret ölüm, bir ömür
gözlerinden gitmeyen nemdir.
Gurbet acıdır. Gurbette ölmek daha acıdır.
Hasta olmak insanı üzer. Gurbette hastalanmak
daha çok üzer.
Gurbette bir sabah kardeşimin acı haberiyle
uyanmıştım. Annemin figanları, babamın inleyerek ağlaması unutamadığım acı
günlerdi.
*****
Gurbette 48 yaşında kaybettiğim kardeşimi, vatan
toprağına teslim etmiştim.
Her tenha bulduğum yerde ağlıyordum.
Kardeşimin vefatından 4 ay sonra, bende kalp
krizi geçirdim.
Den Helder hastanesi, oradan ambulansla Alkmaar
hastanesine sevk ettiler.
Anjiyo yapan doktor, telefonla birisiyle konuştu
konuştu, sonra bana uzattı telefonu,
buyurun konuşun dedi. Ben kendime gelmiştim.
Alo dedim.
Kadiyolog olan oğlum, Baba, babam benim, korkma
emin ellerdesin. Baypas olman gerekiyor.
Ben yoldayım geliyorum diyordu.
Doktorlar toplanmıştı başıma.
Hafif gülümsedim, bağrımı yarıp acımı çıkarabilirler
mi ki dedim.
Sonra Anam, canım anam geldi aklıma, ya ben de
ölürsem?
Babam dirayetliydi ama Anam ne yapacak?
Beni Alkmaar’dan Amsterdam VU hastanesine sevk
ettiler.
Alkmaardan ambulansa binerken, hayat arkadaşım,
kadınım, torunlarım bana bakıyorlardı.
Onları görünce gözlerimden yaşlar süzüldü
birden.
Amsterdam da sabah erkenden ameliyat
edeceklerini söylediler.
Oğlularıma tembih ettim, aman ha kalp krizi
geçirdiğimi anam duymasın, duyurman anama dedim.
Amsterdam da sabah hemşireler geldi, ameliyata
hazırlıyorlardı.
İki oğlum, damadım, bir tanem kızım geldiler.
Hepsinin bir yuvası vardı, kendi ayakları
üzerinde duruyorlardı.
3 ü de karşımdaydı. Oğullarım, kızım ölebilirim,
bir birinize sımsıkı sarılın.
Birlik olun. Annenizi sizlere emanet ediyorum.
Ölürsem Ona iyi bakın üzmeyin. Anneniz size
emanet dedim.
Gözlerimden yaş boşandı birden.
Kadınımı evlatlarına emanet ettim.
Ya benim Anamı, garip anamı kimlere emanet
edebilirim ki.
Anam dedim..Anam .Vallahi ölmekten korkmuyordum.
Anamın halini düşünüp üzmekten korkuyordum.
Sadece kafamda, zihnimde yeni acı gören ciğeri, yüreği
yaralı Anam vardı.
Aman oğlum ,anam duymasın dedim..
Anam her zaman Ayetül Kürsü oku kuzum derdi.
İçimden Ayetül kürsü okumaya başladım.
Kaç kere okudum bilmiyorum. Sonra kelime-i
şahadet getirmeye başladım. Uyumuşum.
6 Saatlik ameliyattan sonra, ölmedim.
Günlerce hastanede yattım.
Tabi anama telefonda edemiyordum.
Babamın haberi vardı.
Annem, babama Allah Allah Ali'm beni günlerdir
aramaz oldu be hacım, sen bi arasan diyormuş.
Babam da işi vardır, arar yahu acele etme deyip
geçiştiriyormuş.
Hastaneden evime gelmiştim artık.
Babam anneme anlatmış, ameliyat olduğumu ve eve
geldiğimi.
Telefon çaldı.
Allo dedim,
Kuzum, kuzum ciğerparem hastalandın mı? Anam
ağlıyordu.
Anam ben iyi oldum. Çok iyiyim valla iyiyim anam,
ağlama dedim.
*****
Yıllar hüzünle geçti. Anam hafta da bir kaç defa
arardı. Her telefonumuz da mutlaka anamın gözyaşı olurdu.
Bu yıl Koronadan dolayı izini iptal etmiştim.
4 Eylül de Cuma günü telefonda konuştuk.
Kuzum, seni çok ama çok özledim. Amma bu sene
gelmediğin iyi oldu virüs pek çoğalmış dedi.
Evine nurlar, bereketler yağsın dedi. Helalleştik.
Dualarla vedalaştık.
5 Eylülde annem beyin kanaması ve kalbin pıhtı
atması sonucu fenalaşıyor.
Hastaneye götürüyorlar.
Sıladan gurbete acı haber geldi. Annen
hastalandı dediler.
Vatana uçtum.
Anam yoğun bakımdaymış. Doktorlara yalvardım, bir
kere görüyüm.
Göstermediler.
Ambulansla Konya’ya sevk ederken gördüm.
Anam, anam ben geldim dedim.
Gözlerini açtı baktı tekrar yumdu gözlerini.
3 gün yatak 4. gün toprak diyen canım anam.
12 Eylül’de kalbin hızlanması, ritmin bozulup
durması sonucu Hak a yürüdü.
Ölmekten değil, üzmekten korktuğum, kimselere
emanet edemediğim, yüreği sevgi dolu meleğimi kendi ellerimle toprağa emanet
ettim.
Şimdi, dilimde bir şiir.
Koronadan iptal ettim izini,
Telefonda görüyordum yüzünü,
Neden koyup gittin hasta kuzunu,
Aah, böylemi ayrılacaktık anam..
Çocukluğum, yoksul günlerimiz, gençliğim annem
ile geçirdiğim günler film gibi geçti düşüncelerimden.
Bizim kuşak çok çile çektik, Annelerimize, babalarımıza
da çile çektirdik.
80 öncesi o netameli yıllarda,
Jandarmalar bileğime kelepçe taktığında,
Babasız büyüttüğüm Ali'm diyen feryadın hala
kulaklarımda.
Mekanın cennet olsun.
Tüm analarımızın, dünyaya gözümüzü açtığımızda
ilk gördüğümüz meleklerimizin, mekanları cennet olsun. Kabirleri nur dolsun.
Sevgili Ali Algın beyefendi bizleri yine hüzünlendirdi. Yüce rabbimden merhum valide’sine rahmet dilerim. Mekanı cennet olsun. Sabır ve selamet dilerim.
Amin.Çok teşekkür ederim Nazım bey.Allah razı olsun. Saygı ve selamlar.