Bu cinayetin üstünden aylar mevsimler geçmişti.
Süleyman, kara topraĝa, Mehmet zindana düşmüş.
Mahkeme ,Mehmed’e 22 yıl hapis cezası vermiş.
Her iki ailede kendi acısına bürünmüş..Zaman her derde ilaç misali geçip gidiyordu.
Osmanlı bir çok cepheler de savaşı kaybetmiş. Anadolu da asayiş bozulmuş.Can ve mal güvenliĝi kalmamıştı..
Her toplumun içinde iyi ve kötü insanlar hep olmuştur..Karadaĝ’ın eteklerine yerleşen bir mülteci köyünde de ,güzel ahlaklı , iyi insanların olduĝu gibi kötü insanlar da çıkmıştı.
Karadaĝ’a bu göçmen köyünden Şevket ismin de “Çuku” lakaplı bir hırsız tebelleş olmuş..
Karadaĝ’ın eteklerin deki bütün köyleri rahatsız eder olmuştu.
Çuku ve avanesi her gün işi iyice azıtmış.
Köylerin mallarını gasp etmeye başlayan silahlı cete haline gelmişti..
Hacı Bayram’ın omuzları çökmüş, acıları yüzüne çizgi çizgi yazılmıştı ,Bardışa çıktı..
Dervişín yanına bir uĝrayım dedi kendi kendine..
Usul usul yürürken Derviş’in oĝlu Ali yi gördü..
-Ali kuzularımı güdüyorsun ,Baban evdemi dedi.
- Ali, Babam kapının önünde oturuyor Bayram emmi. Dedi.
-Hacı Bayram Dervişin yanına vardı, selam verdi,oturdu..
Derviş hanımına seslendi “iki ayran yapıver kadınım.
Bayram gardaşımla içelim” dedi.
Hacı Bayram dertliydi..
Derviş sordu.
-Hala uĝramadın mı? Mehmedin yanına, dedi.
-Uĝramadım öyle kızgınım, kırgınım ki tarif edem Derviş ..
“Elin mazlumuna kıydı, Döne kadının yüzüne bakamıyom,baksam aĝlayacam..Benim bir oĝlum düşmanla vuruştu, şehit oldu evlat acısını bilirim. Amma bu hiç uĝruna, Döne kadının acısı benden büyük..
Amma anasını götürüyom,yemek ,harçlık falan gönderiyom Ona” dedi.
-Derviş ,Hacı Bayram sen affedeceksin ,Olmasa iyiydi amma oldu bir kere.
Bak Şehit üstüne şehidimiz var..Köyümüzden altı yiĝit şehit oldu..Akınlı Hasan Hüseyin’in ikizleri doĝmuş..Baba yüzü görmeden yetim kaldılar dedi..
-Hacı Bayram,Yav Derviş bu eşkiya meselesi ne? Bir de köyümüzün başına bu belamı olacak dedi..
- Valla bilmem,çoban sürülerin den koyun alıp gidiyorlarmış.
Geçen çobanlar anlattı beş,altı kişilermiş..Çuku diye biri elbaşıymış, dedi..
Çuku karşıdan çan seslerini duydu..
Yanındakilere gidin şurdan iki koyun alın gelin yiyelim dedi..
Çobanlar iki kardeşdi..Her toplumun içinden kötü çıkar ya bu iki kardeş.
Hemen gülücükler saçmış ceteye..
-Çuku aĝamın yiyeceĝi koyun olsun, kaç tane isterseniz götürün dediler..
Çuku bu iki kardeşi yanına çaĝırdı..
Yalaka kişiliklerini bir bakışta anladı..
-“Sizi sevdim ula ben.Siz benim adamımsınız bundan gayri. Köyünüzün zenginlerini,yalnız,arkası olmayanları, iyi atı olanları bana bildirin yeter..Amma öyle at çalarken silahı falan olamayanları bildirin.Çatışma falan çıkmasın” diye kahkaha attı..
Bu iki kardeş Çuku’un ajanı olmuştu..
Çuku ve avenesi artık gece köylere inip at çalıyor..Bastırıklardan yaĝ,bal,kaynak ,yazılardan koyunları, İnekleri toplayıp götürüyordu..
Köylü kaymakama gidelim dedi..
Muhtar, “kime gidecegiz..
Asker her yerde vuruşuyor. Eşkiya yı,uĝursuzu kovalacak zamanı mı var Devletin.
Amma bekleyelim Deli müdür gelince ona bi danışalım ne yapalım diye”dedi.
Deli müdür, devletin görevli bir adamıydı..
Deli müdür, görevi gereĝi köylere gider, kahvehanelerde konuşurdu.
Bir konuşmasın da,
“Okuyun, okuyun dedi..Okuma ,yazma bilmeyenler bilenlerden öĝrenin..
Bakın, gelecekte havada uçaklar uçacak,uzaklar yakın olacak ,Ben bunları okuyom gazeteler,dergiler yazıyor.Otomobiller gelecek.Tarlaları traktörler sürecek” dedi
Kahvedekiler kahkaha atacaktı amma devletin adamı diye gülemediler,ancak gülmemek için dudaklarını gevdiler..
Müdür kahveden çıkıp atına binip gidince..Tüm kahve kahkahaya boĝuldu..
“Uçacakmışız hahaha..deli yav” dediler.
O günden sonra müdürün önüne bir “deli” eki koydular “Deli Müdür” oldu..
Ona yine de danışacaklardı..
Devam edecek..