Cumhuriyet kurulmuştu.Vatan toprakları istiladan kurtulmuş,nahiyelere karakollar açılmış,asayiş sağlanmaya çalışılıyordu..
Karadağ da Mehmet'lerin yokluğu bazılarının işine gelmişti.
Bahri hemen Çuku’nun köyüne haber saldı. Çuku Karadağ’a dönmüştü yine.
At hırsızlığına devam etmeye başlamıştı..
Bahtiyar ve kardeşi Bahri yataklığa devam ediyordu.
Jandarma Çuku eşkıyasına baskın kararı almış Halisgümü bölgesini ablukaya almıştı.
Çuku sabah silah ve teslim ol sesleriyle uyanmıştı.
Bir kaç saatlik çatışma sonu yanında ki tek köylüsünü, sen devamlı ateş et ben arkadan dolanıp ateş altına alacam diyerek. Karanlıktan da yararlanıp,
Oradan atına binip Navra bölgesine kaçtı..
Jandarma Çuku'nun köylüsünü yakaladı ama Çuku yoktu.
Bölgede sabah arama yapalım diye asker operasyona ara verdi...
Navra da her gün ki gibi bir gündü.
Çoban Kör Salih ve arkadaşları pilav yemeye hazırlanıyordu.
At ayak sesleri gelmeye başladı.
Kör Salih, Bu ne lan Durmuş bu vakit dedi..
Durmuş gözlerini açtı,bilmem der gibi.İsa,durun bakalım geliyor kimse dedi..
Atlı iyice yaklaştı, iyice baktılar üçü de o yana.
Kör Salih okkalı bir küfür bastı...., at hırsızı dedi..
Çuku geldi baktı sofra da etli pilav var. Ooo ula çobanlar kaynanam seviyor, dedi.
Kör Salih,severdir gel buyur.Dedi.
Çuku aç ve yorgundu, pilava kaşık salladılar.
Kör Salih çoban salıkta ocağa odun atıyordu durmadan.
İçice ısınmıştı, pilavı yiyen Çuku’yu tatlı bir uyku basmıştı. Esnemeye başlamıştı.
Kör Salih'in sağ gözü görmezdi ve yumuk dururdu hep. Tek gözüyle avını süzen Kartal gibi Çuku’yu süzüyordu.
İçinden Ulan Kör Salih dedi,
“Mustafa Kemal koca ülkeyi kurtardı düşmandan, ben bir avuç Karadağ'ı şu pis heriften kurtaramayacam mı?” Diye düşünmeye başladı. Çoban saldıktan dışarı çıktı.
Salih'in ardından Durmuş da çıktı dışarı, “Ne ula kör oğlan dalıp gidiyorsun hayırdır, dedi.
Salih, Ula Durmuş, ben bu dürzüyü vuracak bu gün, dedi.
Durmuş, Kafayımı yedin adam da mavzer var bizde bir bıçak var neyle yok edecen?
Salih ,bakacam bugün bu iş bitmeli dedi.
Çuku, çobanların gariban olduğunu biliyordu, silahları olmadığından emindi.
Çoban salığın sıcaklığı ve işkembenin doluluğu uykuya daldırıyordu.
Mavzeri kucağına aldı kepeneğe uzandı.
Uykuya dalmıştı birden. Durmuş ,İsa bu manyak vuracakmış bunu dedi..
İsa ve Durmuş dışarı çıkıp Salih'e yalvardılar.
Sakın, adamda mavzer var, bizde bir şey yok bizim üçümüzüde öldürür.
Diyorlardı ama Salih duymuyordu onları.
Usulca Çoban salığa girdi. Çuku uyuyordu.
Durmuş ile İsa bu manyak bizi öldürdecek diye hızla ordan uzaklaştılar.
Salih, Çukuyu epey süzdü, öksürür gibi yaptı. Çuku derin uyuyordu.
Kör Salih'in kafasında ki tek düşünce “Mustafa Kemal vatanı kurtardı ben de Karadağ ı kurtarmalıyım bu eşkiyadan” diyordu.
Usuldan iyice yaklaştı Çuku’nun yanına. Tekrar öksürür gibi yaptı. Çuku uyuyordu.
Mavzere uzandı, Usuldan çekti, mavzerin kayışı Çuku'nun eline takıldı, Salih hızla asıldı mavzeri Çuku uyandı ama mavzer Salih'in elindeydi.
Çuku’ya doğrulttu silahı.
Salih ne yapıyorsun kendine gel dedi.
Baktı Salih kararlı, oyun oynamayı denedi Çuku,
Silah boştu dedi.
Kör Salih, valla deneriz Çuku dedi.
Yettin ula Çuku bu Karadağ da Mehmet'ler biter mi sandın.
Tetiğe bastı, çoban salık yıkılacak gibi sallandı sanki. Bir daha dokundu Çuku kalkacak gibi oldu kalkamadı.
Yaktığın canlar yeter gayrı dedi bir daha bastı. Çuku seğridi, titredi ve sessizce uzandı.
Kör Salih dışarı çıktı Durmuş ile İsa eyvah Salih'i vurdu Çuku diye düşünürken,
Kör Salih bağırdı, gelin ulaa vurdum dedi.
Geri döndüler geldiler, Çukuyu ağılın arkasına gömdüler.
Köye vardı Salih, Satı ağaya, ağa ben Çukuyu vurdum gömdüm ağıla dedi.
Satı ağa soruşturdu, zaten Çuku ya vur emri çıkmıştı.
Devlet Kör Salih’e ödül verdi. Çuku yu ata sardılar jandarmalar köyüne götürdüler.
Derviş'in Ali başkası ile evlendi. Hacı Bayram, Marzıya kadın evlat acılarıyla çok yaşamadı hanelerinde kimse kalmadı.
Döne kadın da bir kaç yıl sonra Hakka yürüdü.
Yılanlı Karakızın Mehmet hapisten çıktı,yıllar sonra vefat etti
Derviş'in Ali'nin sakalları ağarmıştı,torunu Ali ile yürüyordu bardışta,
Oğlum Hacı Bayram'ın evi buraydı ,nişanlım Alime gilin evi buraydı dedi torununa..
Gözlerinden iki damla yaş süzüldü.
Torunu Ali içinden dedi ki. “İnsan ölmedikçe içindeki ilk aşkıda ölmüyormuş demekki” dedi.
SON.