Teslim ol sesini duyan Kılbasanlı Mehmet, mavzerini kaptı,Yılanlı Mehmed'e bağırdı.
"Mehmet Ekşi Kuzulak deresine doğru inelim,sakın vurmak için ateş etme,bunlar daha çok genç jandarma kıymayalım bunlara" dedi.
Tekrar komutanın gür sesi duyuldu,"teslim olun"
Kılbasanlı rastgele askeri hedef almadan ateş etmeye başladı.
Bir taraftan da ağılın arkasından kayalıklara kaçmaya çalışıyordu.
Yılanlı yanına geldi. Kılbasanlı Mehmet , ben karşıya geçiyorum Yılanlı ,arkadan sen de kaç kayalıklara, dedi..
Kılbasanlı koşarak geçerken jandarmalar ateş açtı.
Kılbasanlı sağ bacağından vuruldu ama kendini kayalıklara attı.
Bağırdı ,Yılanlı dikkat et ben vuruldum dedi.
Jandarmalar ateşe devam etti,Yılanlı Mehmet yerinden kımıldayamıyordu.
Kılbasanlı kayalıklardan Ekşikuzulak deresine doğru ayağını sürüyerek kaçıyordu..
Karşı kayalıkta mevzilenen jandarmayı hiç hesaba katmamıştı.
Komutan tekrar "bağırdı teslim olun,etrafınız sarıldı.Teslim olun"
Kılbasanlı tekrar yan tarafa hedef gözetmeden ateş etti bir kaç el Yılanlı kaçsın diye.
Karşı kayalıkta mevzilenen asker tetiğe dokundu.
Kılbasanlı ateş edilen yere bakmak istedi, bakamadı.
Mavzer kurşunu yemişti Kılbasanlı, gözleri karardı. Küçük bir kayaya tutunmak istedi.
Olmadı,dizlerinin bağı çözüldü,kuvveti kalmamıştı.
Kayaya yaslanayım derken,taşın üzerine yığıldı.
Arkadan jandarmalar mermi yağdırıyordu. Yılanlı'nın olduğu yere, jandarma komutanı ileri doğru atıldı..Teslim ol kurtuluşun yok dedi.
Yılanlı baktı gerçekten durum kötüydü,kurtuluşu yok..İnşallah Kılbasanlı da teslim olur dedi kendi kendine.
Yılanlı mavzeri attı yere, ellerini kaldırdı.
Karşıdaki kayalığa mevzilenen asker bağırdı "Komutanım birini vurdum" dedi.
Bekçi koştu o tarafa. Baktı, Kılbasanlı küçük kaya parçasına yıkılmış öyle duruyordu.
Bekçi, Mehmet Mehmet ,bana bak aç gözlerini dedi.
Bekçi de Kılbasanlıydı tanıyordu Mehmed'i.
Mehmet gözlerini açar gibi oldu..Bekçi Ömer'i tanıdı.
Bir şey diyecekti,diyemedi..Kekeledi Sü.ley . man.....dedi.
Tekrar gözlerini yumdu Dö..ne A.na.hakkını he..lal et. dedi.
Kayaya kapaklandı Bekçi Ömer in gözlerinden yaş boşandı.
Yılanlı teslim olmuştu. Harun koşarak geldi bir tokat attı yüzüne.
Oradan yiğit bir jandarma eri. "Lan eli bağlıya eben de vurur, yiğitsen bunlar teslim olmadan vuracaktın" dedi, dipçiği vurdu Harun'un böğrüne.
"Defol ulan buradan " dedi.
Yılanlıya Mehmed'i göstermediler. Ellerine kelepçe vurdular Kılbasan'a doğru götürdü iki asker.
Kılbasanlı'nın yanında toplandılar..Ölmüş dedi komutan.
Bekçi Ömer ağladığını belli etmemek için gözlerini sildi.
Komutan, Ömer bunun anasını babasını biliyor musun? Atına atıp götürelim köye dedi.
Atını getirdiler. At feryat edercesine kişnedi ,kişnedi hırslandı,burnundan nefes verip sesler çıkardı..Ayağını yere vurup deşindi…
Mehmed'i kucakladılar, atın üstüne eyere yatırdılar.
Bekçi Ömer eliyle tuttu, at uslandı birden.
Ömer usul usul köye doğru gidiyordu, Mehmed'in naaşı ile, jandarma atı çekiyordu.
Baktı atın gözlerinden yaş geliyordu.
"Ömer abi at ağlıyor valla " dedi..Hepsi hüzünlendi.
Mehmet ağır ağır Nodaların oradan köye girdi.
Görenler bakıyordu. Köyün çocukları yığılmış atı takip ediyordu.
Hacı Bayram'ın kapıya yaklaşınca at durdu..Bir daha kişnedi.
Sanki "Ey Hacı Bayram ben sana yükü ağır, zor bir acı getiriyorum" diyordu.
Hacı bayram yorgun oturuyordu sekinin önünde..Kapı açıldı.
Bekçi Ömer, Bayram emmi dedi.
Hacı Bayram atın üstünde Mehmed'i görünce, öyle bir feryat etti ki.
Karadağ'ın kurtları kulaklarını dikti, canlılar ürperdi, kekikler, yavşanlar rüzgâr almışçasına sallandı, titredi.
Oğluuuummm ,oğlummmm diye. Kılbasan titremişti adeta..çelenlerdeki serçeler uçuştu.
Marzıya kadın koştu havlu ya Kuzummm ,kuzummm diye meledi...
Alime figan etti ağammm dedi.
Komşular yığıldı..Derviş'in Ali de koştu..Manzara acının da acısıydı.
Mevlüt ile Ali cenaze işlerini halletmeye koyuldu.
Hacı Bayram'ın hanesine ikinci bir ateş daha düştü. Yangın yüreklerindeydi.
Mehmet geride, sadece bir hikayesini bırakıp ebedi aleme göçmüştü.
Herkes bir şeyler demişti.
Kimi "yiğit adamdı,bizi Çuku dan kurtarmıştı "dedi.Kimi "su testisi su yolunda kırılır" dedi. Kimi "Döne ananın ahı tuttu" dedi.
Kahvenin köşesinde oturan aksakallı adam. Kafasını salladı.
"Ölmeye gör, her kafadan bir ses çıkar. Kimi bal akıtır,kimi kin kusar" dedi.
Amma Bahri, Bahtiyar ve Harun çok sevinçliydiler.
Devam edecek..