Adayları bilgilendirmek amacıyla, Koordinatör Muhammet Ali
Orak’ın hazırlayıp sunduğu Tercih Dönemi Özel Yayını’nın ilkinde üniversitedeki
sağlık eğitimi ele alındı.
Programa Tıp Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
“Tıpta insanın hem bedenini hem ruhunu konuşuruz”
Programda ilk olarak söz olarak KMÜ Tıp Fakültesi Dekanı ve Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. Dursun Odabaş, tıp mesleğinden ve KMÜ Tıp Fakültesinin
avantajlarından bahsetti. Prof. Dr. Odabaş, “Tıpta insanın hem bedenini hem
ruhunu, hem çocukluğunu hem büyüklüğünü konuşuyoruz. Yani tıp, insanı
konuşuyor. Tıp tahsili yapmak isteyenlerin insanlarla arası iyi olan, insana
karşı sabırlı, saygılı, insana sevgi duyan, insana hizmet etmek için uğraşan insanlar
olması gerekiyor.” dedi.
“Tıpta ustanın yanında, hastanın başında öğrenilir”
Prof. Dr. Odabaş, ‘doktor’ kelimesinin tıp mesleğinin tam
karşılığı olmadığını; bunun yerine tabip ya da hekim kavramlarının kullanılması
gerektiğini belirterek “Tıp eğitimi, çok iyi bir usta çırak meselesidir.
Ustanın yanında, hastanın başında öğrenilir. Biz talebelerimizi en güzel
şekilde yetiştirmek zorundayız. Çünkü yarın ben de benim talebelerimin önüne
güvenle yatıp muayene olabilmeliyim. Bütün arkadaşlarımız bu düşüncededir.”
şeklinde konuştu.
“Bizim mesleğimiz dünyanın en güzel mesleğidir”
Tıp mesleğinin inceliklerine de değinen Odabaş, sözlerine
şöyle devam etti: “Tıp Fakültesinde okuyarak zengin olma dönemi geçti. Bu,
tıbbın ruhuna da uygun değil. Tıpta okuyan insanların insana hizmet etme
anlayışında olmasını istiyoruz. Bu özelliği olmayan tıbba gelirse maalesef
insanlara kötülük yapar. Bir kişi, ben maddi hiçbir şey beklemeden insana nasıl
yardımcı olabilirim diye düşünebiliyorsa, bu mantığı varsa Tıp Fakültesine
gelsin. Tıp; kaba, asık suratlı, insana tepeden bakan, insanı sevmeyen ve
sabırlı olmayan insanın işi değil. Tıp Fakültesine gelecek olanların aynı
zamanda zeki insan olması lazım; bilgiyi, hastayla beraber çok hızlı
yorumlayacak bir insan olması lazım. Çünkü bizim hastanın karşısındaki
zamanımız saniyelerle yarışır. Tıp Fakültelerine gelen öğrencilerin hemen hepsi
ilk yüzde 1’lik dilimdedir; bu da süper zeka demektir. Hekimlerin çok hızlı
karar vermesi lazım; bunun için de pratik zekalı olması ama aynı zamanda da
dürüst olması lazım. Diğer mesleklerin hepsinde insanları bekletebilirsiniz ama
tıpta bekletemezsiniz. Bizim mesleğimiz, zamanla yarışmak şeklinde giden bir
meslek. Bunun için de çok iyi bir bilgi zemininiz olmalı. Sonra, sabırlı
olmanız ve hastaya vakit ayırmanız lazım. Kısaca özetlersek tıp mesleğinde
‘ilgi, bilgi, hastaya vakit, dürüstlük’ ilkeleri önemli. Hasta kesinlikle
kandırılacak birisi değildir ama ikna edilecek birisidir; onun gönlünü
rahatlatmalısınız, bunu bekler hasta. Siz çok yorgun ve bitkin olsanız bile
asık suratlı değil, güler yüzlü, mütebessim ve yumuşak yüzlü olmalısınız. Bu
özellikleriniz varsa tıbba gelin. Bir de şunu göze alın tıbba gelirken; ömür
boyu okuyacaksınız. Eski bilgilerinizi tazeleyeceksiniz ve yeni bilimsel
yayınları takip edeceksiniz. Bunlara hazır olan gençlerimiz gelsinler. Bizim
mesleğimiz dünyanın en güzel mesleğidir.”
Prof. Dr. Odabaş, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Tıp
Fakültesinin hem eğitim-öğretim hem de fiziksel altyapı bakımından hiçbir
eksiği olmadığını vurgulayarak Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesini kazanan
öğrencilerin Türkiye’deki diğer Tıp Fakülteleriyle aynı düzeyde eğitim
alacağını vurguladı. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Tıp Fakültesinin
eğitim-öğretim gereçlerinin son teknolojiye sahip olduğunu belirten Odabaş,
“Tıp Temel Eğitim Sistemimiz çok üst düzeyde. Anatomi dersimiz için aldığımız
maketlere 1.5 milyon civarında masraf ettik. Bizim üniversitemizde tüm imkanlar
var. Fakültemiz hem bina olarak hem öğretim üyesi kadrosu olarak yeterli. İlk
dönem tıbba ısındırma derslerimiz vardır. İkinci dönem Temel Tıp Dersleri ile
öğrenciler artık tabip olma yoluna girer.” dedi. Prof. Dr. Odabaş ayrıca
üniversitenin kütüphanesinin 7/24 açık olduğunu, fakülte kütüphanesinin de geç
saatlere kadar açık kalacağını ve öğrencilerin burada istediği yayına
ulaşabileceği bir altyapıyla karşılaşacağını söyledi. Odabaş, üniversitedeki
wireless altyapısıyla da öğrencilerin kendi cep telefonları ya da
bilgisayarlarını kullanarak istedikleri bilgiye ulaşabileceğini sözlerine
ekledi.
Tıp Fakültelerindeki eğitim sistemine de değinen Prof. Dr. Odabaş,
şunları kaydetti: “Tıp Fakülteleri Türkiye’de üç tür eğitim yapar. Birisi
entegre sistemdir; biz de KMÜ olarak ona dahiliz. Bu sistemde bütün Tıp
Fakülteleri entegre olarak aynı eğitimi yaparlar. Burada verilen eğitim ve ders
konuları aşağı yukarı aynıdır. Hacettepe’si, Gazi’si, Ege’si, Eskişehir’i,
Kayseri’si, bunların hepsi entegre sisteme dahildirler. İkincisi aktif eğitim
sistemidir; bu sistem çok benimsenmedi. Bu sistemde her şey öğrenciye
bırakılır. Konuyu öğrenci anlatır, hoca dinleyicidir. Bu sistem tutmadı;
öğrenciler maalesef bu yarışa katılmadılar. Çünkü evden hazırlanıp gelmeleri
gerekiyordu; oysa ders anlatımı hep hocadan bekleniyor. Aslında sistemin karma
olması gerekiyor; yani hem hoca katılacak ders sürecine hem de öğrenci
hazırlanıp gelecek. O zaman hakikaten zevkli olur. Bunu entegre eğitim
sisteminde de temin etmeniz mümkündür. Adam olacak öğrenci, derslerde kendini
belli eder; çalışır, okur, öğrenir, derse müdahil olur. Üçüncü eğitim şekli de
klasik eğitimdir; çok az okulda kaldı bu. Klasik eğitimde kimin, ne zaman, ne
anlatacağı belli değildir.”
Prof. Dr. Odabaş, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Tıp
Fakültesi öğretim üyeleri tarafından Karaman’da ilk kez gerçekleştirilen
ameliyatlardan söz ederek KMÜ Tıp Fakültesi ile birlikte Karaman Eğitim ve
Araştırma Hastanesindeki yatak sayısının artırılacağını müjdesini verdi ve KMÜ
Tıp Fakültesinin Karaman’daki sağlık hizmetlerine ciddi katkı sunduğunu ifade
etti.
“Ergonomik ve üzerinde çalışılmış bir binamız var”
Programda ikinci olarak söz alarak Ahmet Keleşoğlu Diş
Hekimliği Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Sümeyye Çelik Özsoy, yeni
açılan bir fakülte olmalarına rağmen çok şanslı olduklarını; kendilerine ait,
çok ergonomik ve üzerinde çalışılmış bir binalarının bulunduğunu söyledi. Dr.
Öğr. Üyesi Çelik Özsoy, “Kliniklerimizin ve sınıflarımızın ayrı olması bir
avantaj. Ayrıca her sınıfımıza ait amfilerimiz var; bunlar son teknolojiyle
donatılmış ve öğrencilerimizin eğitim alması açısından keyifli ortamlar.
Öğrencilerimiz staja çıkmadan önce Preklinik Laboratuvarlarında eğitim
alıyorlar. 60 kişilik, son teknolojiye sahip Preklinik Laboratuvarlarımız var;
burada hocamız eğitim verirken, yapılan işlemi kamera sistemiyle öğrencilerimiz
masalarındaki bilgisayarlarından izleyebiliyorlar. Üçüncü sınıfta
öğrencilerimiz Fantom Laboratuvarlarında eğitim alıyorlar; bu laboratuvarımız
sayesinde öğrencilerimiz gerçek hastalara işlem yapmadan önce burada maket hastalarda
işlem yapıyorlar.” dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Çelik Özsoy, fakültenin içerisinde, bilimsel
yayınların bulunduğu, öğrencilerin ders çalışabileceği ve bilgisayar
kullanabileceği ferah bir kütüphanenin, ayrıca etüt salonunun bulunduğunu
söyledi. Dr. Öğr. Üyesi Çelik Özsoy, “Fakültemizde her bölümde yeterli hocamız
var; hocalarımızın hepsi donanımlı, tecrübeli ve öğrencilerle buluşmayı
heyecanla bekliyorlar. İlerleyen zamanda akademik kadro sayımız daha da zenginleşecek.”
şeklinde konuştu.
“Fakültemize hastalar ya ağrı ya da estetik şikayetle
gelirler”
Fakültede sekiz bölüm ve bu bölümlere ait sekiz klinik ile
bir adet de entegre kliniği bulunduğunu söyleyen Çelik Özsoy, konuşmasına şöyle
devam etti: “Fakültemize hastalar ya ağrı ya da estetik şikayetle gelirler.
Öğrencilerimiz mezun olmadan önce her kliniğimize çıkarak bütün hastalardaki
yapılacak olan işlemlere hakim olarak mezun olacaklar. Tıp Fakültesi gibi Diş
Hekimliği Fakültesi de sabır gerektiren ve yetenek isteyen bir bölüm. Diş
Hekimliği Fakültesinden mezun olan bir öğrenci hekim sıfatıyla mezun olur. Diş
hekimliği daha çok baş boyun anatomisi ağırlıklı olmakla birlikte öğrenciler
hekimlik alanındaki tıp derslerine yani anatomi, histoloji, fizyoloji,
mikrobiyoloji gibi derslere de hakim olmak zorundadır. Öğrenciler bu derslerin
uygulama kısımlarını Tıp Fakültesi bünyesinde, teorik kısımlarını ise
Fakültemizde alacaklar. Diş Hekimliği programı beş yıl ama bizim için ilk üç
yıl çok önemli. Biz dört ve beşinci sınıfta öğrencilerimize hasta yani insan
emanet ediyoruz. Üçüncü sınıfta öğrencilerimizi kliniklere gözleme çıkarıyoruz;
dört ve beşinci sınıfta ise öğrencilerimize staj yaptırıyoruz. Karaman’daki tek
Diş Hekimliği Fakültesi olduğumuz için hasta sayımız yeterli olacaktır ve
öğrencilerimiz bu sayede birçok işlemi yapma imkanı bulacaklardır.”
“KMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi, Türkiye’de 10’uncu”
Programda üçüncü olarak söz alan Sağlık Bilimleri Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Ali Şahin, fakültelerinde eğitim-öğretime üç bölümle devam
ettiklerini ve bunların Hemşirelik, Beslenme ve Diyetetik ile Sağlık Yönetimi
bölümleri olduğunu ifade etti. Genç ve dinamik bir akademik kadroya sahip
olduklarını belirten Prof. Dr. Şahin, akademik personellerin başarı sıralaması
açısından KMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesinin bu yıl Türkiye’de onuncu sırada
olduğunu söyledi.
Üniversitenin öğrencilere sosyal ve kültürel açıdan gelişme
fırsatı sunduğunu dile getiren Prof. Dr. Şahin, “Bunu sağlayan en büyük
faktörlerin başında öğrenci toplulukları gelmektedir.” diyerek üniversitede
faaliyet gösteren 60’ın üstündeki topluluktan üçünün kendi fakülteleri
bünyesindeki öğrenciler tarafından kurulduğunu dile getirdi. KMÜ Sağlık
Bilimleri Fakültesinin akademik kariyer imkanlarından da söz eden Prof. Dr.
Şahin, özellikle Hemşirelik bölümünden önceki yıllarda mezun olan bazı
öğrencilerin hali hazırda kendi bünyelerinde öğretim üyesi olarak görev
yaptıklarını söyledi. Prof. Dr. Şahin, üniversitenin sosyal imkanlarına da
değinerek Karaman’da okuyan hiçbir öğrencinin yurt sıkıntısı yaşamadığını,
üniversitede öğrencilerin her türlü spor branşını icra edebilecekleri sahaların
olduğunu ve kongre gibi etkinlikler için şehir dışına giden öğrencilerin
desteklendiğini dile getirdi.
“KMÜ’de en çok öğrencisi olan okullardan birisi Sağlık
Hizmetleri Meslek Yüksekokulu”
Programda söz alan KMÜ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu
Müdürü Prof. Dr. Murat Yıldız ise yüksekokulun üniversitedeki en çok öğrenciye
sahip akademik birimler arasında ilk sıralarda yer aldığını ifade ederek tercih
dönemi sonunda okullarına yerleştirilecek 1.175 öğrenciyle birlikte öğrenci
sayılarının 3 bine yaklaşacağını söyledi. Normal öğretim ve ikinci öğretim
olmak üzere 23 programda eğitim-öğretim verdiklerini dile getiren Prof. Dr.
Yıldız bu programlardan mezun olan öğrencilerin sağlık sektörünün her
aşamasında yardımcı personel olarak yer aldıklarına dikkat çekti. Dikey Geçiş Sınavı
hakkında da bilgiler paylaşan Prof. Dr.
Yıldız yüksekokullarını bitiren her öğrencinin bu imkandan
yararlanarak bir üst öğretim kademesi olan lisans eğitimine geçebileceklerini
dile getirdi. Yüksekokullarından mezun olacak öğrencilerin iş imkanları hakkında
da bilgi veren Prof. Dr. Yıldız “Öğrencilerimiz KPSS sınavı ile kamu sektöründe
çalışabilecekleri gibi özel sektörde sağlık hizmeti veren birçok kurumda da
görev alabilirler.” dedi. Yüksekokul bünyesindeki üç program dışında bütün
programlarda öğrenim gören öğrencilere 30 iş günü yaz stajını zorunlu
tuttuklarını dile getiren Prof. Dr. Yıldız, gerek okulda gerekse stajlarda
gerçekleştirdikleri uygulamalar sayesinde öğrencileri donanımlı sağlıkçılar
olarak mezun ettiklerine dikkat çekti. Prof. Dr. Yıldız, sözlerini “Donanımlı
ve dinamik bir akademik kadroya sahip olan yüksekokulumuzu tercih edecek bütün
öğrencileri Türkçenin başkenti, hoşgörünün ve Yunus’un memleketi Karaman’a bekliyoruz.”
şeklinde sonlandırdı.
Geleni Tekrar Çağıran Yer: Ermenek
Programda son olarak söz alan Ermenek Uysal ve Hasan Kalan
Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğr. Gör. Yusuf Alparslan Argun,
yüksekokulun bulunduğu Ermenek ilçesi hakkında “geleni tekrar çağıran bir yer”
tanımlamasında bulunarak Ermenek’in öğrenciler için ATV ile safari
yapabilecekleri, dağ yürüyüşü gerçekleştirebilecekleri, Mennan Kalesine
tırmanabilecekleri, 5 bin yıllık mağaraları dolaşabilecekleri, Turkuaz Gölü
üzerinde ve çevresinde çeşitli etkinlikler yapabilecekleri bir ilçe olduğunu
ifade etti.
Yüksekokul binasının Ermenekli hayırsever Hasan Kalan
tarafından yaptırıldığını belirten Öğr. Gör. Argun, bu sayede okulun donanımı
için gerekli olan kaynağın üniversite tarafından tamamen binanın iç yapısına
aktarıldığını ve okulun son teknoloji ile donatılarak tüm imkanlara sahip bir
yüksekokul haline geldiğini söyledi.
“Eğitim, öğrencileri ufuklarına ve hedeflerine götürecek bir
araçtır”
Üniversite bünyesinde iki tane Sağlık Hizmetleri Meslek
Yüksekokulu olduğuna dikkat çeken Argun, “Aslında biz diğer üniversitelerin
yanı sıra kendi içimizde de tatlı bir rekabet halindeyiz Bu da öğrencilerin
bizi tercih etmelerindeki en büyük etmenlerden biri olmalı. Çünkü bu rekabet
iki yüksekokulu da sürekli gelişmeye teşvik etmektedir.” dedi. Yüksekokula bu
yıl ilk öğrencilerini alacaklarını ifade eden Argun, “Biz öğrenciye ufuklarını,
hedeflerini veririz. Eğitim onları ufuklarına ve hedeflerine götürecek bir
araçtır. Dolayısıyla eğitimi vererek bu aracı da veririz. Öğrencilerin yapması
gereken bu araca binip o ufka yelken açmaktır.” diyerek sözlerine son verdi.
Üniversite YouTube üzerinden canlı olarak gerçekleştirilen
Tercih Dönemi Özel Yayını, 13 Ağustos Cuma günü saat 21’de 'Fen ve Mühendislik
Eğitimi ile Teknik Eğitim’ temasıyla devam edecek.
Programın yayımlanacağı sosyal medya hesapları şu şekilde:
https://www.youtube.com/UniversiteKMU
https://www.facebook.com/UniversiteKMU
Yorumlar
Kalan Karakter: