Lütfi Elvan Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilen panele KMÜ Rektörü Prof Dr. Namık Ak, İKEV Başkanı Mehmet Başar, AK Parti İl Başkanı Abidin Çağlayan, Ermenek Belediye Başkanı Atila Zorlu, TSO Başkanı Mustafa Gökhan Alkan ile akademisyenler, yazarlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Panel öncesinde KARTAP adına konuşan Osman Nuri Koçak, salonda bulunan kişi sayısına sitem ederek, “Gönlümüz istiyor ki dünyanın dört bir tarafından buraya bizlerle birlikte olmak için koşa koşa gelmiş hocalarımızı dinlemek, ilim adamlarımızı dinlemek, Yunus Emre’yi solumak herkese nasip olsun, Karamanlıya da bir görev olsun isteriz. Ama böyle böyle oluyor demek bu işler. Aksaklıklar için hepinizden özür dileyerek toplantıyı açıyorum” dedi.
Koçak, “UNESCO bildiğiniz gibi 2021 yılını Yunus Emre yılı olarak ilan etti. Sayın Cumhurbaşkanı bunun Türkiye’deki kutlamalarına birde Türkçe yılını ekledi. 2021 yılı Yunus Emre ve Türkçe yılı oldu. Yunus Emre ve Türkçe bir araya gelince ay ve yıldız birbirini buldu. Birbirine kavuştu ve çok da güzel yakıştı. Karaman harekete geçti o zaman ve ayla yıldız birbirine ne kadar yakıştıysa Yunus ile dilde o kadar birbirine yakıştı. Yunus ile Türkçe olunca Karaman’da uzunca bir süredir ciddi bir şekilde hareketsiz kalan bu alan yeniden hareketlendi. Rektörümüze ve hocalarımıza teşekkür ediyorum. Yunus Emre’yi bu yıl ciddi bir şekide toplumun gündemine sokmaya gayret ettiler. Belediyemize teşekkür ediyorum. Belediye araçlarında, ilan panolarında, afişlerde Yunus Emre’yi tekrar gündeme sokmak için çabaladılar. Valiliğimize teşekkür ediyoruz. Ellerinden gelen gayreti yapmaya çalıştılar. Bizde KARTAP olarak bir bilimsel seri başlatalım istedik. Bu panel başlangıçtı. Bundan sonra bir başka arkadaşımızın, hocamızın sizlerle birlikte olması gibi bir dizi eylemlikler hazırladık. Yunus ne kadar Karamanlıysa, Yunus ne kadar bizimse Yunus’un mesajı da o kadar dünyalı, o kadar insanlığa ait. Tüm insanların ortak değeridir Yunus” diye konuştu.
Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Namık Ak’ın Yunus Emre konusunda kısa konuşmasının ardından panele geçildi. Panelin oturum başkanlığını yapan Av. Ömer Karayumak ilk olarak Konya Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alaaddin Aköz’e söz verdi.
AKÖZ: YUNUS EMRE KARAMANLIDIR
Prof. Dr. Aköz, Anadolu’da isim koyma kültüründe herkesin bildiği gibi bir takım şeylerin akıllara geldiğini belirterek, “Karaman tezini destekleyen bu tür bir telif eser falan yok. Yani bir menakıpname yok. Bütün kaynaklar doğrudan ilk defa Burhan Toprak tarafından Yunus Emre belgeler bilgiler ismiyle zikredilen ve arşivden alınan belgelerin öne çıkarılmasıyla başlayan bir süreç. Onu takip edenlerde yine arşivi deşelemeye başladılar. Merhum İbrahim Hakkı Konyalı hakikaten çok emek verdi. Saha çalışması da yaptı. Zaviyenin yerini tescilledi. İki tane zaviye var. 15. Yüzyılda Güney Çelebi diye Hacı İsmail’in oğlu bir zaviye oluşturmuş. Daha sonra onun oğlu İshak paşa diye birisi daha zaviye kurmuş. Bu isimleri duyan var mı diye sormak isterim. İşte tarihçilik burada başlyor. Eğer Yunus bizim bahsettiğimiz Yunus’sa burada bir problem var. Bunun üzerine gidilmesi lazım. Ben profesör kimliğimle söylüyorum ki gösterdiğim şu kayıtlardan sonra Yunus Emre Karamanlıdır.
Keşke bu panele Eskişehir’den yada başka yerden de katılımcılar olsaydı da sorular sorabilselerdi. Bu belge Hacı İsmail Zaviyesinin zaviyedarlığında bir anlaşlık üzerine yazılmış bir arz. Yani kısacası Osmanlı belgelerinde de Yunus Emre’nin Karamanlı olduğu tescillidir” diye konuştu.
Panel diğer konuşmacılar Makedonya Bilimler ve Sanatlar Akademisi üyesi Prof. Dr. Numan Aruç, Hollanda Akademisyenler Birliği Başkanı Drs. Veyis Güngör ile Kastamonu Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Dr. H. Ahmet Şimşek’in sunumları, panelistlere soru ve cevapların ardından panelistlere hediye töreni ile Panel sona erdi.
Panel öncesinde KARTAP adına konuşan Osman Nuri Koçak, salonda bulunan kişi sayısına sitem ederek, “Gönlümüz istiyor ki dünyanın dört bir tarafından buraya bizlerle birlikte olmak için koşa koşa gelmiş hocalarımızı dinlemek, ilim adamlarımızı dinlemek, Yunus Emre’yi solumak herkese nasip olsun, Karamanlıya da bir görev olsun isteriz. Ama böyle böyle oluyor demek bu işler. Aksaklıklar için hepinizden özür dileyerek toplantıyı açıyorum” dedi.
Koçak, “UNESCO bildiğiniz gibi 2021 yılını Yunus Emre yılı olarak ilan etti. Sayın Cumhurbaşkanı bunun Türkiye’deki kutlamalarına birde Türkçe yılını ekledi. 2021 yılı Yunus Emre ve Türkçe yılı oldu. Yunus Emre ve Türkçe bir araya gelince ay ve yıldız birbirini buldu. Birbirine kavuştu ve çok da güzel yakıştı. Karaman harekete geçti o zaman ve ayla yıldız birbirine ne kadar yakıştıysa Yunus ile dilde o kadar birbirine yakıştı. Yunus ile Türkçe olunca Karaman’da uzunca bir süredir ciddi bir şekilde hareketsiz kalan bu alan yeniden hareketlendi. Rektörümüze ve hocalarımıza teşekkür ediyorum. Yunus Emre’yi bu yıl ciddi bir şekide toplumun gündemine sokmaya gayret ettiler. Belediyemize teşekkür ediyorum. Belediye araçlarında, ilan panolarında, afişlerde Yunus Emre’yi tekrar gündeme sokmak için çabaladılar. Valiliğimize teşekkür ediyoruz. Ellerinden gelen gayreti yapmaya çalıştılar. Bizde KARTAP olarak bir bilimsel seri başlatalım istedik. Bu panel başlangıçtı. Bundan sonra bir başka arkadaşımızın, hocamızın sizlerle birlikte olması gibi bir dizi eylemlikler hazırladık. Yunus ne kadar Karamanlıysa, Yunus ne kadar bizimse Yunus’un mesajı da o kadar dünyalı, o kadar insanlığa ait. Tüm insanların ortak değeridir Yunus” diye konuştu.
Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Namık Ak’ın Yunus Emre konusunda kısa konuşmasının ardından panele geçildi. Panelin oturum başkanlığını yapan Av. Ömer Karayumak ilk olarak Konya Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alaaddin Aköz’e söz verdi.
AKÖZ: YUNUS EMRE KARAMANLIDIR
Prof. Dr. Aköz, Anadolu’da isim koyma kültüründe herkesin bildiği gibi bir takım şeylerin akıllara geldiğini belirterek, “Karaman tezini destekleyen bu tür bir telif eser falan yok. Yani bir menakıpname yok. Bütün kaynaklar doğrudan ilk defa Burhan Toprak tarafından Yunus Emre belgeler bilgiler ismiyle zikredilen ve arşivden alınan belgelerin öne çıkarılmasıyla başlayan bir süreç. Onu takip edenlerde yine arşivi deşelemeye başladılar. Merhum İbrahim Hakkı Konyalı hakikaten çok emek verdi. Saha çalışması da yaptı. Zaviyenin yerini tescilledi. İki tane zaviye var. 15. Yüzyılda Güney Çelebi diye Hacı İsmail’in oğlu bir zaviye oluşturmuş. Daha sonra onun oğlu İshak paşa diye birisi daha zaviye kurmuş. Bu isimleri duyan var mı diye sormak isterim. İşte tarihçilik burada başlyor. Eğer Yunus bizim bahsettiğimiz Yunus’sa burada bir problem var. Bunun üzerine gidilmesi lazım. Ben profesör kimliğimle söylüyorum ki gösterdiğim şu kayıtlardan sonra Yunus Emre Karamanlıdır.
Keşke bu panele Eskişehir’den yada başka yerden de katılımcılar olsaydı da sorular sorabilselerdi. Bu belge Hacı İsmail Zaviyesinin zaviyedarlığında bir anlaşlık üzerine yazılmış bir arz. Yani kısacası Osmanlı belgelerinde de Yunus Emre’nin Karamanlı olduğu tescillidir” diye konuştu.
Panel diğer konuşmacılar Makedonya Bilimler ve Sanatlar Akademisi üyesi Prof. Dr. Numan Aruç, Hollanda Akademisyenler Birliği Başkanı Drs. Veyis Güngör ile Kastamonu Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Dr. H. Ahmet Şimşek’in sunumları, panelistlere soru ve cevapların ardından panelistlere hediye töreni ile Panel sona erdi.