Eğitim Bir-sen'den Kahvaltı

Karaman’ın Sarıveliler İlçesinde Eğitim-Bir-Sen İlçe Temsilciliği, üyelerine özel kahvaltı programı düzenledi. Barcın Otel altındaki Lezzet Lokantası’nda gerçekleşen toplantıya katılım oldukça yüksek oldu. “Medeniyet Sendikacılığı Yapıyoruz” Program, Sarıveliler Eğitim- Bir- Sen İlçe Temsilcisi Mustafa Esen’in açılış konuşmasıyla başladı. Kuru bir sendikacılık yerine medeniyet sendikacılığı yapmayı tercih ettiklerini belirten Esen; “Bizler dünyayı güzelleştirmek gibi bir vazifemiz olduğuna inan insanlarız. Bu anlamda daha iyi, daha güzel , daha adil ve daha yaşanabilir bir Türkiye inşa etmek için vatan sath-ı mahallinde var gücümüzle çalışıyoruz. Bizlere destek veren tüm üyelerimize müteşekkiriz. Sizler insanlığın yüz akısınız; yaptığınız işin, durduğunuz yerin önemini/ ağırlığını bilin. Burası terkedilmemesi gereken bir mevzidir.” Esen, toplu sözleşme sürecindeki kazanımların önemsenmesi gerektiğini vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: “Sendikamızın hükümetle görüşmeleri neticesinde  memurların taban aylığına yapılan 175 TL’lik zammın, yüksek maaşlı memurlarla düşük maaşlı memurlar arasındaki makası daraltarak  ücret dağılımındaki adaletsizliği önemli ölçüde gidermrktrdir; ayrıca öğretmenlerin özel hizmet tazminatına yapılan; Ocak ayında 75 TL,Temmuz ayında 75 TL olmak üzere toplam  150 TL’lik artışın öğretmenlerimizin emekliliğine 5.250 TL’lik yansıması olacak. Henüz iki toplu sözleşmeye yetkili olarak katılmamıza rağmen toplam 18 kazanım elde ettik. Kim ne derse desin bu büyük bir başarıdır.” Söz alan teşkilatlanma başkanı Süleyman Mücahit İyiyolbulan, türban sorununu mecliste hükümetin; kamusal alanda da Eğitim-Bir Sen’in çözüme kavuşturduğunu dile getirdi. Bunların dışında toplantıda sendikalı olmakla sendikacı olmanın farkı anlatılarak, Eğitim-Bir-Sen’in proaktif düşünme becerisine sahip değerli üyelerine sendikalı değil de sendikacı olmanın daha çok yakıştığını vurguladı. Toplantı; Eğitim-Bir Senliler olarak hiçbir zaman elde ettiğimiz başarıları yeterli görmeden, çalışmalarımıza daha da ivme kazandırarak daha mutlu, daha aydınlık, daha müreffeh bir Türkiye sloganıyla sona erdi.