TEMA Gönüllüleriyle Buluştuk: İhtiyar olmayacağız, topluma hizmet ederek bahtiyar olacağız
Karaman TEMA gönüllüleri sadece toprağı değil, toplumdaki erozyonu da önlemek için de var güçleriyle sahadalar... Tema İl Temsilcisi Halil Başkalkan ve Tema Merkez İlçe Sorumlusu Suzan Özpeynirci ile Karaman'daki saha çalışmalarını konuştuk. Toprak Dede Hayrettin Karaca'nın dediği gibi; 'Olanın olmayana, bilenin bilmeyene borcu var bu dünyada' Bilmediklerimizi birlikte öğrenmek için sorduk... Çünkü hepimizin bu topraklara borcu var!
Kaç yıldır TEMA gönüllüsü olarak sahadasınız?
Halil Başkalkan: Ben 1998 yılının Eylül ayından itibaren Karaman Orman İşletme Müdürlüğü personeli olarak Semra Atçeken hanım ile Karaman Gönüllü Sorumluluğunu teslim aldığımızdan buyana 21 yıldır temsilci yardımcısı, 2 yıldır da TEMA İl Temsilcisi olarak 23 yıl boyunca gönüllü olarak sahalardayım.
Suzan Özpeynirci: 1998’de TEMA gönüllüsü oldum. 23 yıldır sahadayım. 1992 yılından buyana da çevreyi korumaya çalışıyorum.
TEMA gönüllüsü olarak bu topraklar için ne yapabiliriz?
Halil Başkalkan: TEMA Gönüllüsü olarak vakfımızın vizyon ve misyonu gereğince doğa bilincinin sırrına ermiş bir kamuoyu oluşturmak için gecemizi gündüzümüze katarak her türlü maddi harcamayı kendi cebimizden karşılamak kaydıyla anaokullarında minik TEMA, ilkokullarda yavru TEMA, ortaokullarda Ortaokul TEMA, Liselerde Lise TEMA ve üniversitelerde ise genç TEMA eğitimlerini yaparak çocuklarımızı geleceğe hazırlamak, bilinçli bir kamuoyu ortaya çıkarmak için koşuşturmaktayız. 81 ilimizde ve 336 ilçemizde, 97 mahallede 150 üniversite olmak üzere toplam 664 noktada bu çabamız sürmektedir. Köylülerimize çiftçilerimize çeşitli platformlarda erozyon, anız yakılmaması, çevre kirliliği, küresel ısınma, susuzluk, kuraklık konularında bilgiler vermekte, konunun önemine dikkat çekmekteyiz. Tarım alanlarının sadece ve sadece amacı doğrultusunda kullanılması için Toprak Koruma Kurullarında var olup, amaç dışına çıkılmaması için elimizden geleni yapmaktayız. Fosil yakıtlı Enerji santralleri havza planlaması yapılmadan çok sayıdaki HES Projeleri, altın, mermer ve madencilik faaliyetlerinin kısıtlanması veya tamamen yapılmaması için hukuk mücadelesi vermekteyiz. Ağaçlandırma konusunda ilk önce var olanı koruma ve yeni tesis sahaların çoğaltılması içinde Orman Genel Müdürlüğümüz ile protokollerimiz gereğince çalışmaktayız.
Toprak Kanunu TEMA Vakfımızın uzun uğraşları sonucu Meclisimizden çıktı. Hemen akabinde Su Kanununun çıkarılması için 10 yıldan fazladır çok büyük çaba sarf etmekteyiz. Biz şunu biliyoruz ki her bir karışını kanımızla, canımızla suladığımız toprakları korumak için her insanımızın borcu var. TEMA gönüllüsü olarak bende borcumu ödemeye çalışıyorum. Sonuç olarak toplumsal barışın topraktan geleceğine inanıyoruz.
Suzan Özpeynirci: Bıkıp usanmadan TEMA’yı anlatmalıyız. Hava, su, toprak ve doğal varlıkları korumayı anlatmalıyız. Küresel ısınma, kuraklık, gıda güvenliği gibi konularda ülkemiz maalesef üst sınırlarda yerini almıştır. Bu anlamda Karaman Tema Temsilciliği olarak sahada ve online eğitim çalışmalarımıza proğramlı bir şekilde devam ediyoruz. Toprağın, yeşilin ve suyun sesine kulak vermeye devam edeceğiz. Hepimize düşen görevler olduğunu hatırlatmaya devam edeceğiz. Karamanlı hemşerilerimiz topyekün mücadelemiz için bizimle her zaman iletişime geçebilir, dernek binamızda Tema ile tanışabailir, bir çayımızı içebilirler.
Peki TEMA’da nasıl gönüllü olunur?
Halil Başkalkan: TEMA’da ilk önce gönüllülük formu dolduruluyor. 25 yaşından küçükler bir defaya mahsus 10 TL gönülüllük bağışı yapıp 25 yaşından büyükler ise yine bir defaya mahsus 30 TL gönüllü bağışı yaparak TEMA vakfımıza ömür boyu gönüllü olurlar. Formlar büromuzdan temin edilebilir, yada internetten tema.org. sayfasına gidip gönüllülük işlemlerini çevrimiçi olarak gerçekleştirebilirler.
Suzan Özpeynirci: 0-25 yaş arası 10 TL, 25 yaş üstü 30 TL’ye internetten veya TEMA temsilciliğimize gelerek üye olunur.
TEMA Vakfı’nın Karaman’da, gönüllü sayısı nedir?
Halil Başkalkan: Karaman TEMA Temsilciliğimizin şuan için 6 bin 359 gönüllüsü var. Ancak kaydı yenilemediği için görünmeyen gönüllülerimizin toplamı 20 bine yakındır diye düşünüyorum.
Suzan Özpeynirci: 6 bin 354 TEMA üyemiz bulunuyor.
TEMA’nın çalışmaları hayatınıza neler kattı?
Halil Başkalkan: TEMA çalışmaları benim için bir yaşam biçimi oldu. Ağaçları tanıdım, tohumları tanıdım, büyümelerine şahit oldum. Erozyonun en kötüsünün içinde bulundum. Orman yangınlarının içinde oldum. İçim kan ağlayarak göllerimizin kuruduğunu gördüm. Var olanı korumanın önemini kavradım. Yeni yetiştirmenin çok zor ve zahmetli olduğunu, büyük bedeller ödenmesi gerektiğini idrak ettim. Toprağı işlemezsek üretmezsek her gün sofranızdan bir kaşık yiyeceğin kaybolduğunu ve onu elde etmek için tekrar tekrar fahiş fiyatlar ödediğimizi gördüm.
Suzan Özpeynirci: Doğayı tanıdık. Daha çok okuyoruz. Her şeyi daha dikkatli kullanıyoruz. Alışverişlerde “istek mi, ihtiyaç mı” diyoruz. Gelecek nesillerin hayatına katkı sağlamak gibi çok özel duygular kattı. Bizden sonra çocuklarımız için bir şeyler yapıyor olmak gerçekten çok olumlu duygular barındırıyor.
Okulları ziyaret ediyorsunuz. Çocukların, gençlerin dijitalleşen dönemde doğaya bakış açıları nedir?
Halil Başkalkan: Okullarda verdiğimiz eğitimlerin neticesini almaya başladık diye düşünüyorum. Çocuklarımız doğa ile barışık, temiz bir çevrede yaşamak istediklerini her daim tekrar etmeye başladılar. Görev verildiği zaman göreve hazır doğasever bilinçli çocuklar olduğunu görmek umudumuzu diri tutuyor.
Suzan Özpeynirci: Çocuklar bizi görünce çok mutlu oluyorlar. TEMA geldi diyorlar. Yapılan araştırmalarda öğrencilerin ormanda etkinlik yapmaktan mutlu oldukları belirlenmiştir. Dijitalleşen bir dönem yaşıyoruz, buradan ailelere çağrımız şu olur; çocuklarınızla mutlaka doğada zaman geçirin, ağaç isimlerini kitaplardan değil doğadan öğrensinler.
Karaman için önerileriniz var mı?
Halil Başkalkan: Küresel ısınma ve iklim değişikliği ile rüzgar erozyonu çok kuvvetli bir şekilde şehrimizde kendini hissettiriyor. Bunun önüne geçmek için Karaman tüm kurum ve kuruluşları ve STK’lar ile üzerine gitmemiz gerekir değilse kuraklığı, kıtlığı ve açlığı çocuklarımıza ve torunlarımıza miras olarak bırakacağız. Bunun olmaması için hesabı biz ödemeliyiz. Doğal beslenmenin, doğal yaşamın önemini pandemi döneminde çok daha iyi anladık. Sürdürülebilir yaşam ilkesiyle başta toprağımız olmak üzere, tüm doğal varlıkların korunması için tüm her birimiz gönüllü olmalıyız.
İhtiyar olmayacağız, topluma hizmet ederek bahtiyar olacağız.
Suzan Özpeynirci: Halkımızın doğa ve çevre için daha duyarlı olması gerekli. Çevre temizliğine özen gösterilmeli. Gürültü kirliliği, görüntü kirliliği yok edilmeli. Daha çok park olmalı ve temiz tutulmalı. TEMA Vakfına gönüllü olmalılar. Orman yangınlarından sonra doğa daha önem kazandı. Covid-19 salgınında doğanın önemini çok daha iyi anladık. Fosil yakıtların azaltılması gerekiyor, hava kirliliği önlenmeli. İhtiyar olmayacağız, topluma hizmet ederek bahtiyar olacağız.
Röportaj: Sultan AKBULUT
Fotoğraflar: Yasemin GÖN KÜÇÜKCİCİBIYIK