Karaman'da Ramazan Sohbetleri (11)

TAKİP ET

 'Ruhu doyanın karnı zaten doyar' der büyüklerimiz… On bir ayın sultanı Ramazan ayı birazda iç dünyamızda hasbıhal ayıdır. Bu ramazan ayında birbirinden değerli konuklarımızla ruhumuzu doyuracak sohbetler ile Karaman'da eski ramazan geleneklerine birlikte ışık tutacağız.

Varlık âleminde her şeyin bir kalbi vardır. Senenin kalbi de ramazandır. Ramazan hatıraları yüzümüzde hep tatlı bir tebessüm... Ramazan ayı bir dingin mevsim, en çok da kalbin orucu! Birlikte iyileşmenin yollarından biri...

İstedik ki ramazan sohbetleri; hem bizleri iyileştirsin, hem de ruhumuza iyi gelsin.

Karaman’da Ramazan gelenek ve göreneklerimizi birlikte kayıt altına alacağımız konuklarımız bakalım ne Ramazan hikâyeleri anlatacak?

Ramazanın gelişini bize ne hatırlatır? Çocukluğumuzun ramazanları nasıldı? Konuklarımızla birlikte Karaman’daki Ramazan hatıralarımıza birlikte ışık tutmaya devam ediyoruz.

Bugün ki konuğumuz Emekli Eğitimci, KESOB eski Genel Sekreteri Sayın H.İbrahim İNCEKARA.

İbrahim İncekara, Ramazan ile ilgili düşüncelerini ‘Uyanış Ramazan sohbetlerine’ anlattı.

“Ramazan ayının geldiğini hatırlatan Ramazan ayının ulviyeti Ramazan topu atılması akşam ezanının daha anlamlı olarak okunması Ramazan pidesi tahinli pide bunlar bize Ramazan'ı daha çok hatırlatıyor

Ramazan ayının bize hissettirdikleri dinimizin Emri İslam'ın şartının yerine getirilmesi, manevi huzur, Kur'an-ı Kerim tilavetleri, mukabeleler, hatimli Teravih namazı kılınması.

Çocukluğumuzda unutamadığımız Ramazan anımız İlkokul 5 ve ortaokul yıllarımızda arkadaşlarımızla birlikte teravih namazında camileri Gezer Her gün Teravih namazını farklı bir camide kılardık. Böylece Karaman'ın camilerini de çocukluğumuzda tanımış olduk. Büyüklerle birlikte Teravih namazı kılmak birlik beraberlik ruhunu pekiştirirdi.

Ramazan ayında yemekler biraz daha özenle hazırlanır ve yemek çeşidi de daha fazla olurdu. Çocukluğumuzda çorba, ilisıra dolması, kuru fasulye, nohut, calla, etli ekmek, tahinli pide, palize, kadayıf, hoşaf sofralarımızdan eksik olmazdı o yıllarda tahinli pideyi tahinini ve yağını biz alır götürür fırına verirdik ve aile sayımıza göre tahinli pide yatırırdık.

Tarhana çorbası, Calla, bulgur pilavı ve hoşaf. Iftar menümüz olsun iyi bir calla için de tarif vereyim. Aile sayısına göre bir toprak güveç tenceresi seçilir. Tencerenin tabanına bir miktar kuyruk yağı konur daha sonra kuzu eti serilir. Üzerine orta boy doğradığımız patlıcan, biber, soğan, sarımsak konur ayrı bir yerde tencerede hazırladığımız ev salçası, tereyağı, içine koyacağımız diğer baharatların yer aldığı karışım üzerine dökülür. Üzer i kapak veya alüminyum folyo ile kapatılır etli ekmek ve Pide fırınında odun ateşinde koltuk dediğimiz bölümde 3 saat kalarak pişirilir.

Son yıllarda Ramazan ayında oruç tutmayanlarda çoğalma var Özellikle Ben buradan genç kardeşlerimize dinimizin gereği olan sağlığımız el verdiği sürece oruçlarını tutmalarını oruçlu olanlara saygı göstermelerini rica ediyorum. Böylece vücudumuzu da hiç olmazsa dinlendirmiş oluruz. Ramazan ayının feyzinden, bereketinden de istifade etmiş oluruz Hayırlı Ramazanlar, bereketli bir ramazan ayı geçirmemizi temenni ediyorum.”

HABER/Röportaj: Yasemin KÜÇÜKCİCİBIYIK